Bir gün, Vandervoort'ta çalışan bir adam bana bakıp, "Pardon efendim ben her gün bu işi yapıyorum ve siz 37 numara değilsiniz." dedi. | Open Subtitles | وذات يوم نظر إليّ كاتب من فاندرفورت وقال: عذراً، يا آنسة، أممم، |
Yaşadığım bu hayatta insanlar bana bakıp isimler takar. | Open Subtitles | حصلت على هذه الحياة للعيش حيث الناس ينظرون إليّ وينادونني بإسمي. |
Ön dişlerimi kaybettiğimde abim bana bakıp "Ah, bu sana da mı oldu? | TED | لما فقدت سني الأمامي، نظر إلي أخي وقال، حدث هذا معك، أيضاً؟ |
ve bana bakıp neden diye sorduğun zaman. şu anı hatırla. | Open Subtitles | وحين تنظر إليّ وتسألني عن السبب فتذكّر هذه اللحظة. |
Tüm yaptığı bana bakıp gülümsemekti sadece, ...ve içimi bir anda sevinç kaplıyordu. | Open Subtitles | كل ما كان عليها فعله هو النظر إلي والإبتسام وسينير قلبي |
Bu projeye ilk başladığımda, insanlar bana bakıp şöyle diyorlardı, "Neden herkese ne yaptığını, nerede olduğunu söylemek isteyesin ki? | TED | عندما بدأت بهذا المشروع، كان ينظر إلي الناس ويقولون لي، "لماذا تريد إخبار الجميع عما تفعله وأين أنت؟ |
bana bakıp beni öptüğünde, bütün dertlerimi unutuyordum. | Open Subtitles | وعندمـا كان ينظر إليّ ويقبلني، كانت تذهب كل مخـاوفي. |
bana bakıp duruyor. | Open Subtitles | أنها تُراقبنى. |
Eğer bana bakıp üzülüyorsanız size bir kaç gerçekten bahsedeyim. | TED | و الآن، إن كنت تنظر إلي و تشعر بالأسف، دعني أوضح لك بعض الحقائق. |
bana bakıp çocuğuma bunu yaptığım için korkunç biri olduğumu söyleyebilirsiniz. | Open Subtitles | و أنت تستطيع أن تنظر لي و تخبرني كما أنا شنيعة لأنني أفعل هذا لطفلتي |
Bugün bana bakıp durdu. O kancığı neredeyse dövüyordum. | Open Subtitles | كانت تحدق بي طوال اليوم كنت سأضرب تلك العاهرة |
Küçük çocuklar bana bakıp, çığlıklar atmasın istiyorum. | Open Subtitles | أنا فقط أُريدُ أطفالَ صِغارَ للتَوَقُّف عن النَظْر لي وبُكاء. |
Ne zaman hareketlensem adamlar bana bakıp durdu. | Open Subtitles | في كل مرة أردت فيها أخذها, استمر الرفاق بالنظر إليّ |
Bebek arabasındaki bebek bile bana bakıp, beni yargılıyordu. | Open Subtitles | كان هناك طفل صغير في عربة ينظر لي و كأنه يحاكمني |
..ama bunun birinin bana bakıp da beğenmeyip geri vermesine benzemediğini söylemiştin. | Open Subtitles | ولكنك قلت أن الأمر وكأن أحدهم نظر إليّ وأعادني |
.. ama bunun birinin bana bakıp da beğenmeyip geri vermesine benzemediğini söylemiştin. | Open Subtitles | ولكنك قلت أن الأمر وكأن أحدهم نظر إليّ وأعادني |
İnsanlar bana bakıp neden üniformasız olduğumu düşünüyorlar. | Open Subtitles | الناس ينظرون إليّ متسائلين لما لا أرتدي الزي |
Sana yemin ederim bana bakıp parmağını uzattı. | Open Subtitles | أقسم بذلك .. بأنه نظر إلي وأعطني إشارة الأصبع |
bana bakıp çok güzel olduğumu söylüyor. | Open Subtitles | حينها تنظر إليّ وتقول بأنني جميلةٌ للغاية. |
Yo, nasıl bana bakıp bunu dersin? | Open Subtitles | كيف تستطعين النظر إلي وتقولين هذا؟ |
Ne çeşit bir adam bana bakıp çitleri düşünür ki. | Open Subtitles | أقصد , أي شاب ينظر إلي ويفكر بالسياج |
Çoğu kişi bana bakıp olmadığım birini görürler. | Open Subtitles | ينظر إليّ أغلب الناس ولا يرونني على حقيقتي. |
Havaalanı lobisinde sürekli bana bakıp duruyordu. | Open Subtitles | كان يحدق بيّ طوال الوقت في المطار |