"bariyeri" - Traduction Turc en Arabe

    • الحاجز
        
    • حاجز
        
    • الحواجز
        
    • الحائل
        
    • حواجز
        
    Senden aldığımız karanlık enerjiyi bariyeri yok etmek için kullanabiliriz. Open Subtitles القوة المظلمة ستنسحب منك وسيتم توجيهها نحو الحاجز ، وستحطمه
    Oradan da hızla vücut dokularına ulaşır ve bunlar arasında kan beyin bariyeri denen bir zar da vardır. TED ومن هناك فإن الجراثيم تستطيع الوصول بسرعة إلى أنسجة الجسم ومن بينها نسيج يُدعى الحاجز الدماغي الدموي.
    Ama bilim insanlarının hâlâ çözemediği bir yöntemle menenjit bakterisi bu bariyeri kandırarak içeri girmeyi başarabilir. TED ولكن بطرقٍ يحاول العلماء للآن فهمها وفهم كيف تخدع الجراثيم المسببة لالتهاب السحايا هذا الحاجز لكي تسمح لها بالعبور.
    Ancak herkesin sessiz kalmalarının sebebi benim 'psikolojik korku bariyeri' dediğim şeydi. TED ولكن السبب الرئيسي للصمت كان هو حاجز الخوف النفسي
    Ve bu psikolojik korku bariyeri çok uzun yıllar işe yaradı. Ancak şimdi İnternet, teknoloji, Blackberry, SMS çıktı ortaya. TED وكانت خطة حاجز الخوف النفسي ناجحة ولسنوات طويلة وحينما جاءت الإنترنت والتقنية بصفة عامة كالرسائل القصيرة والبلاكبيري
    Doğru, ama Samantha Morrison'la konuştum, bariyeri alçaltmanın bir yolu var. Open Subtitles نعم , ولكني تحدثت مع سامنثا ماريسون وهناك طريقة لإنزال الحواجز
    - Kafasındaki kanser nasıl iyi haber olur? - Kan-beyin bariyeri kafandaki kanı vücudundaki kandan ayırır. Open Subtitles يفصل الحائل الدمويّ الدماغيّ الدّم داخل دماغكَ عن الدّم بجسدكَ
    Başka bir deyişle, siz ve diğer insanlar arasındaki bariyeri yok ettiniz. TED أي بمعنى آخر لقد قمت بإزالة الحاجز بينك وبين الأفراد الآخرين
    İcabına bakarım! Bu bariyeri sen mi koydun! Open Subtitles هل أنت الشخص الذي وضع الحاجز على هذا العالم
    ' İyi çocuk ol ve bariyeri kaldır... Open Subtitles كن ولداً مطيعاً وأبعد الحاجز الآن يا جانيمبا
    Piku-Han, Onu burdan uzaklaştırıcam... bariyeri yok etme şansını kullan. Open Subtitles إنظر أنا سأحاول أن أُغريه بالنزول إلى الجحيم وعندما تكتشف كيفية التخلص من الحاجز تعال إلى الأسفل
    FBI arabası bariyeri kırıp geçmiş. Open Subtitles سيارة المباحث الفيدرالية تجاوزت للتو الحاجز.
    Peki, hacker'ın bariyeri geçip hayaletine ulaşması ne kadar sürer? Open Subtitles كم من الوقت لدينا قبل أن يخترق من خلال برنامجها الحاجز ويصل لشبحها؟
    12 saat kadar, bilirsin, bariyeri kaldırıp, ortalığı temizlememize izin vermelerine kadar. Open Subtitles لمدة 12 ساعة, حتى فتحوا الحاجز وسمحوا لنا بتنظيف المكان
    İnsanlar danstan çıkıp gidiyor, bariyeri aşıyorlar. Open Subtitles الحضور من البشر يتركون الحفل ويعبرون الحاجز.
    Eğer ağacı iyileştirebilirsek, kampın etrafındaki bariyeri de eski haline getirebiliriz. Open Subtitles سنعالج الشجرة ونستعيد الحاجز المحيط بالمعسكر.
    yani uyarılar olarak ilerler. Bölgesel anestezi ise bir elektrik bariyeri kurarak çalışır. TED التخدير الموضعي يعمل من خلال إنشاء حاجز كهربائي
    Bildiğimiz gibi üssün çevresinde elektronik alarm bariyeri var. Open Subtitles كما علمنا جميعاً بالطريقة الصعبة، ثمّة حاجز إنذار إليكترونيّ حول محيط المنشأة
    Vücutlarının içinde bir çeper yoktu, hicap-baş örtülerini içlerinde taşıyorlardı; bu bariyeri çoktan aşmışlardı. TED لم يكن لديهن أي ستار لأجسامهن ولا غطاء لذاتهن لقد تخطين هذه الحواجز النفسية
    Siz ve diğer insanlar arasındaki bariyeri yok ettiniz. TED فأنت بهذا قمت بإزالة الحواجز بينك وبين الأفراد الآخرين
    Adamın ümüğünü sıkmadan sizi hapsettiği bariyeri kaldırmama imkân yok. Open Subtitles لا يمكنني حلّ الحائل الذي يحبسكم إلّا حين أخنقه.
    bariyeri kolaylıkla aşacak. Open Subtitles ستغمر حواجز نهر التايمز

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus