Bazıları ise kendini kurtaramayacak kadar yorgun düşüyor. | Open Subtitles | والبعض الآخر شديد التعب والإرهاق لإنقاذ أنفسهم |
Bazıları, doğal yollarla ölür. Bazıları ise, bu şansa sahip olamayabilir. | Open Subtitles | البعض يموت موتةً طبيعية والبعض الآخر ليسوا من المحظوظين. |
Bu yüzden, bazı eyaletler bunlara izin verdi Bazıları ise yasakladı. | TED | وبالتالي بعض الولايات قررت السماح بها، وبعضها قرر منعها. |
Bazıları vazgeçmeyi red eder, ve acı sonlarına tutunur, Bazıları ise artık dayanamayıp dramatik bir tutku krizi ile paramparça olurlar. | TED | بعضها يرفض الإستسلام وتصمد إلى نهاية مريرة، في حين لم يعد آخرون يستطيع التحمل فتتفتت في نوبة حماس درامية. |
Birçok kızla birlikte oldum... bazıları sorun yaşamayı seviyordu... Bazıları ise sevmiyordu | Open Subtitles | ...لقد جرّبت الكثير من الفتيات ...بعضهنّ كان يسحقّ العناء و البعض الآخر لا |
Bazıları ise hala beraber vakit geçirmekten keyif alacaklar her ikisi de artık katı yiyecek çiğneyemedikleri zaman bile. | TED | وبعضهم سوف واصلون استمتاعهم بصحبة بعضهم البعض عندما لا يكون اياً منهم قادر على مضغ الطعام الصلب بعد الاَن |
Bazıları ise gerçek koşulların farkında ama içlerinden şöyle geçiyor: "Yetimhaneler olması gereken şeytanlar." | TED | أما البعض الآخر فلديه علم أكبر بالأوضاع المعيشية هناك، و لكنهم رغم ذلك يعتقدون بأنه شر لا بد منه. |
Bazıları eskiden doğruydu. Bazıları ise ileride doğru olacak. | Open Subtitles | بعضها اعتادت أن تكون صحيحة، والبعض الآخر سيكون صحيحًا. |
Bazıları pencereleri açar, Bazıları ise paramparça eder. | Open Subtitles | حسناً، بعض الناس يفتحون نوافد، والبعض الآخر يحطمونها. |
Bazıları harika olacak, Bazıları ise sinir bozucu, ama hepsinin benimle bir bağı var. | TED | بعضهم قد يكون شخص عظيم ، والبعض الآخر قد يكون مزعج ، لكنهم كلهم مرتبطين بي . |
- Bazıları ise sadece sevişebileceği bayan arıyor. | Open Subtitles | والبعض الآخر يبحث" "عن صديقة يمكنه مضاجعتها |
Bazıları ise çok şöhretli bir yaşam. | Open Subtitles | والبعض الآخر تكون أسماؤهم، مشهورةللغاية! |
Bazıları HIV'in bağışıklık hücrelerine erişimini engelleyerek, Bazıları ise virüsün kendisini kopyalamasına karşı koyarak çalışıyor. | TED | بعضها يعيق وصول الفيروس إلى خلايا المناعة، وبعضها يعمل على منع الفيروس نفسه من التكاثر. |
Ayrıca bir de zaman skalası sorunu var, çünkü bazı işlemler saniyeler içerisinde gerçekleşir, bazıları dakikalar Bazıları ise günler, aylar, hatta yıllar içerisinde. | TED | كما يوجد مشكلة الأطر الزمنية. لأن بعض العمليات تستغرق ثانية من الزمن، وبعضها دقائق، والبعض أيامًا وشهورًا وسنوات. |
Sayfaların yarısı kadarı. Çoğu Arapça, Bazıları ise Rusça. | Open Subtitles | حوالى صفحة ونصف أغلبها بالعربية, وبعضها بالروسية |
Bazıları ise sınırı geçip kendi ülkeleri dışında sığınacak bir yer arayışındalar. | TED | بينما عبر آخرون الحدود باحثين عن مأوى خارج بلدانهم. |
Bazıları güçlerini bozulan nitratlardan... Bazıları ise sosisin içinde nefes alan küçük böceklerden aldığını söylüyor. | Open Subtitles | البعض يقول أنها مدعومة بالنترات المتحللة آخرون يقولون بحشرات صغيرة تحت قشرة النقانق |
Bazı hakemler puanlamayı verilen zarara göre Bazıları ise strateji ve tekniğe göre vermektedir. | Open Subtitles | بعض الحكّام يحتسبون النقاط إعتبارًا بالضرر التي تلحقه الضربة. بينما يعتمد آخرون على خطّة المقاتل وأسلوبه. |
Bazıları ise başkentte Zhang Dajing'te olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | و البعض الآخر يقولون أنه في "العاصمة مع "زهانج دا جينج |
Çoğunun geçmişi M.Ö. 3000-4000 yılları arasındaki Cilalı Taş Devri'ne kadar uzanır ve Batı Avrupa'dakilerden Bazıları ise yedi bin yaşındadır. | Open Subtitles | معظمها يعود إلى تاريخ العصر الحجري الحديث وهو 4000-3000 سنة قبل الميلاد و البعض الآخر في أوروبا الغربية ويعود تاريخها الى ما قبل سبعة آلاف سنة. |
Bazıları ise hiç öyle değil, "Terminatör"den fırlamış gibiler. Hatta, "Terminatör"den çıkıp gelmiş olabilirler. | TED | وبعضم ليس لطيفاً، وبعضهم مدمر بلا تردد، فى الحقيقة ربما يكونوا مدمرين مباشرة. |
Bazı insanlar birden fazla tanrıya tapınır, bazıları bir taneye, Bazıları ise hiç. | TED | قد يعبد بعض الناس عدة آلهة، بعضهم إلهًا واحدًا، وبعضهم لا يعبد أي إله |
Bazıları ise, evet, çok iyi değildi. | TED | أما البعض الآخر فلم يكن موفقًا. |