"beklemiyorum ama" - Traduction Turc en Arabe

    • لا أتوقع
        
    - Hayır, beklemiyorum. Ama genelde o zaman çıkıyor. Open Subtitles كلا , لا أتوقع هذا الأمر لكن ذلك عادة ما يفعله
    Çiçek beklemiyorum ama birbirimizi arayacak mıyız? Open Subtitles حسنا, أنا لا أتوقع بعض الزهور. لكن هل سوف نتصل ببعض؟
    Bak, Simmons, bana neler döndüğünü doğrudan söylemeni beklemiyorum, ama seni temin ederim, bu yolculuk boşuna olmayacak. Open Subtitles انظر يا سيمونز ، أنا لا أتوقع منك فقط أن تقول لي ما يحدث و لكن أستطيع أن أضمن لك أن هذه الرحلة لن تضيع هدرا
    Beni affetmeni beklemiyorum, ama anlamana ihtiyacım var. Open Subtitles أنا لا أتوقع أن تسامحينى لكن أريدك أن تفهمى
    Anlarsın, bana inanmanı beklemiyorum ama onu daha yakından tanımayı çok isterdim. Open Subtitles كما تعلم , لا أتوقع منك أن تصدقنى ولكن أحببت أن أعرفها كثيراً
    Anlamanı beklemiyorum ama ben onu sevdim. Open Subtitles أنا لا أتوقع منك أن تتفهم الامر و لكني أحببته
    Benim için yapılabilecek bir şey yok. Neden böyle bir hâyâl kırıklığı yaşadığımı anlamanı beklemiyorum ama öyle. Open Subtitles لا يوجد شيء أستطيع فعله لا أتوقع منكَ أن تفهم سبب شعوري بالفشل
    Beni affetmenizi beklemiyorum, ama ederseniz beni Meeting Thayer'ın köşesindeki bir karton kutunun içinde bulabilirsiniz. Open Subtitles لا أتوقع منكم مسامحتي لكن لو لسبب ما أردتم يمكنكم إيجادي في صندوق من الورق المقوى على الزاوية
    Beni anlamanı beklemiyorum ama suçlanmayı hak etmiyorum. Open Subtitles لا أتوقع منك أن تقبل بهذا بالطبع, فأنـا لا أستطيع قبول رفضك هذا
    Bundan etkilenmenizi beklemiyorum, ama bunu içinde, Open Subtitles أنا لا أتوقع منك أن يكون راضيا عن هذا، و
    Beni tanımıyorsun, bu yüzden bana inanmanı da beklemiyorum, ama asla anneni incitmek niyetinde değildim ama bu dava tam da bunun hakkında. Open Subtitles إنك لا تعرفيني لذلك لا أتوقع منكِ ان تصدقيني ولكن لم يكن في نيتي أن أقوم بإيذاء والدتك
    Bana inanmanı beklemiyorum ama çoğunluğun iyiliği için bu. Open Subtitles أنا لا أتوقع منك أن تصدقني ولكن هذا من أجل الصالح العام
    Beni affetmeni beklemiyorum... ama tek yol buydu. Open Subtitles لا أتوقع منك أن تعفر لي، ولكن هذه الطريقة الوحيدة
    Anlamalarını beklemiyorum ama dışarıda tuhaf bir şeyin olduğunu biliyorlar. Open Subtitles لا أتوقع أن يفهموا ولكنهم يعرفون أن شيئاً ما غريب يوجد في الخارج
    Beni affetmeni beklemiyorum ama benimle yaşamanın bir yolunu bulman gerekecek çünkü bir yere gittiğim yok. Open Subtitles لا أتوقع أنكِ ستُسامحني ولكن عليكِ إيجاد .. طريقة للعيش معي .لأنني لن أبارح مكاني ..
    Affedilmeyi beklemiyorum ama en içten özürlerimi sunuyorum. Open Subtitles وبينما أنا لا أتوقع الغفران أنا أقدم أسفي البالغ
    Senden anlamanı beklemiyorum ama ben çok kişisel bir sağlık felsefesinin altına imzamı attım, tamam mı? Open Subtitles لا أتوقع منك أن تفهم لكني ساهمت بشكل محدد في فلسفة التعافي, حسناً؟
    Phesmatos tribum nas ex viras sequitas sanguinem. Bana inanmanı beklemiyorum ama bir şans daha vermeni istiyorum. Open Subtitles لا أتوقع أن تصدقيني، لكنّي أودك أن تمنحيني فرصة أخيرة.
    Anlamanızı beklemiyorum ama bu kargoyu Almanlar almamalı. Open Subtitles .. لا أتوقع منكم أن تفهموا, لكن هذه الحمولة لا يمكن أن يستحوذ عليها الألمان
    Bakın bana inanmanızı beklemiyorum ama o paraya ulaşamazsam bir sürü insan ölecek. Open Subtitles لا أتوقع أن تصدقوني ولكن لو لم أحصل على هذا المال فسيموت الكثير من الناس

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus