Annen beni aradı ve... senin eve gelmeni istiyor, bilirsin. | Open Subtitles | أمّك اتصلت بي و تريدك حقا ان ترجع للبيت، تعرف |
Ama Judy Nash beni aradı ve senin mutlu olmadığını, senin aslında evli olduğun adama değil, bana âşık olduğunu söyledi. | Open Subtitles | و لكن جودي اتصلت بي و قالت لي أنك غير سعيدة أنك تحبينني أكثر من الرجل الذي تزوجته |
Evet, sonra beni aradı ve sesinin sarhoş gibi geldiğini söyledi. | Open Subtitles | نعم ، بعدها إتصلت بي و أخبرتني بأنك تبدو سكران |
Ama fotoğrafçı beni aradı ve teşekkür etti. | Open Subtitles | لكن المصورة إتصلت بي و شكرتني |
Senin eleman Bretton James var ya? Yardımcısı beni aradı ve bugün seninle görüşmek istediğini söyledi. | Open Subtitles | مساعد "بريتون جيمس" اتصل بي وقال أنه يمكنك المرور لرؤيته اليوم |
"Sonra beni aradı ve tuhaf davrandığı için özür diledi." | Open Subtitles | ثم اتصل بي وقال آسف لأنني غريب |
Sonra bir gün beni aradı ve.. ...hamile olduğunu söyledi. | Open Subtitles | وفي يوم اتصلت بي وقالت انها حبلى أعتقد أنه إبني |
Muhafazakar bir arkadaşım beni aradı ve | Open Subtitles | لا أعتقد صديق محافظ إتصل بي وقال"لا أستطيع أن أفعلها |
Bilmiyorum. Bugün beni aradı ve hasta olduğunu söyledi. | Open Subtitles | لا اعلم، لقد اتصلت بي و اخبرتني بأنها مريضة |
beni aradı ve "California nasıl?" diye sordu. | Open Subtitles | اتصلت بي و سألتني " كيف هي كالفورنيا؟ " |
Ve bir gün beni aradı ve T.Ray'den ayrıldığını söyledi. | Open Subtitles | و يوما ما اتصلت بي... و قالت بأنها تركت تي.راي - شكراً |
Alicia beni aradı ve bıraktığı noktadan çok hoşnut olmadığını belirtti. | Open Subtitles | حسنٌ ؛ ( إليشيا ) إتصلت بي و قالت بأنها لسيت سعيدة بالطريقة التي تعاملت بها معكَ |
- Aslında beni aradı ve normalden de çok tuhaf davrandığını söyledi. | Open Subtitles | في الواقع، مورين اتصلت بي وقالت إن كنت خارج عقلك أكثر من الطبيعي |
2001 yılında San Fransisko'ya taşınmış olan annem beni aradı ve yeşil kart dilekçemin sonuca ulaştığını, yani artık ABD'ye taşınabileceğimi söyledi. | TED | في عام 2001، والدتي، والتي انتقلت إلى سان فرانسيسكو، اتصلت بي وقالت انه تم الموافقة على طلب تصريح الدخول لأمريكا، والذي يعني تبعًا بأنه يمكنني الانتقال إلى أمريكا. |
beni aradı ve delillerin kendinde olduğunu söyledi. | Open Subtitles | إتصل بي وقال إن بحوزته ماأحتاجه |
beni aradı ve Callo'nun önemsiz olduğunu söyledi. Tüm kırmızı bayraklar açıldı. | Open Subtitles | إتصل بي وقال أن (كالو) كان حقيراً وهذا ما أثار شكي |