Şey, sen Grant'in hayatının bir parçasısın... ve bu da demek oluyor ki benim hayatımın da bir parçasısın | Open Subtitles | أنت جزء من حياة غرانت و هذا يعني أنك جزء من حياتي ايضن |
Yani benim hayatımın önemli bir parçası tıpkı çamaşır makinesi senin için neyse bu da benim için o. | Open Subtitles | انها قطعة من حياتي انها مثل الغسالة بالنسبة لك. |
Ama benim hayatımın bir parçası olmak istiyorsan, eninde sonunda, er ya da geç onun da bir parçası olacaksın. | Open Subtitles | وغن كنت تريد ان تكون جزءاً من حياتي, بالنهايه, عاجلاص ام آجلاً , سوف تكون جزءاً من حياته أيضاً. |
benim hayatımın seçimini babam yaptı. | Open Subtitles | والدي قد إختار لي حياتي |
sen Grant'in hayatının bir parçasısın... ve bu da demek oluyor ki benim hayatımın da bir parçasısın | Open Subtitles | أنت جزء من حياة غرانت و هذا يعني أنك جزء من حياتي ايضن |
İstediğin gibi kaçabilirsin, ama benim hayatımın bir parçası olmak istemezsin. | Open Subtitles | يمكنك الهرب قدرما تشائين، ولكنك لن ترغبي بأن تكوني جزءاً من حياتي |
Ama ben hep mücadeleci olmuşumdur ve bu benim hayatımın en büyük mücadelesi. | Open Subtitles | ولكني كنت مقاتلة دوماً وهذا هو الأهم المعركة من حياتي |
O benim hayatımın bir parçası ve hayatında olmamı isterse olacağım. | Open Subtitles | ولكن هي جزء من حياتي ، وإذا أرادت أن أكون والد لها ، فسوف أكون |
Hayatın kötüki benim hayatımın bir parçası olmak istiyorsun, | Open Subtitles | إذا كنتي تريدين أن تكوني جزءًا من حياتي بشدة |
benim hayatımın hiç özel bir kısmı olamaz mı? Hiç? | Open Subtitles | هل هناك أي جزء من حياتي لاتتدخلي به، أي؟ |
Benim adım Kevin Hart, ve bu gece benim hayatımın en iyi gecesi oldu. | Open Subtitles | اسمي كيفن هارت، وكان هذا أفضل ليلة من حياتي سخيف. |
Bunca yılda sonra o benim hayatımın bir parçası oldu. | Open Subtitles | في السنوات الاخيرة اصبحت جزء من حياتي |
O artık benim hayatımın bir parçası değil. | Open Subtitles | انه لم يعد يشكل جزءا من حياتي. |
Sen benim hayatımın hangi kısmına aitsin, Rişi? | Open Subtitles | إلى أي جزء من حياتي تنتمي يا ريشي ؟ |
Bu dava benim hayatımın üç yılını temsil ediyor | Open Subtitles | هذه القضية اخذت ثلاث سنوات من حياتي |
Onun sayesinde sen benim hayatımın bir parçası oldun. | Open Subtitles | لقد أصبحتِ جزءاً من حياتي بسببه هو |