Hepiniz dondurma külahına benziyorsunuz. | Open Subtitles | أنتم أيها الرفاق تبدون كما لو كنتم . حزمة من مخروط الأيس كريم |
Hepiniz dondurma külahına benziyorsunuz. | Open Subtitles | أنتم أيها الرفاق تبدون كما لو كنتم . حزمة من مخروط الأيس كريم |
Affedersiniz. Beni tanımadığınızı biliyorum ama oldukça ilginç birine benziyorsunuz. | Open Subtitles | عذراً، أعرف بأني لا أعرفك، ولكنك تبدين شخصية مثيرة للإهتمام |
Evlat edinmek herkese göre değildir ama sizler çok sevecen insanlara benziyorsunuz. | Open Subtitles | التبني ليس للجميع ولكنكما تبدوان من الأشخاص الذين لديهم حب كثير لمشاركته |
Şehir Operasında tanıdığım birine benziyorsunuz. | Open Subtitles | تشبهين سيدة كنت اعرفها في دار الاوبرا العامة |
Sen ve babam sandığımdan daha çok birbirinize benziyorsunuz biliyor musun? | Open Subtitles | حسناً , أنت و أبي متشابهان جداً أكثر مما إعتقدت , أتعلم ذلك؟ |
Sesiniz aynı, tıpatıp benziyorsunuz ama o değilsiniz. | Open Subtitles | لربّما صوتك مثل صوته وأنت تشبهه تماماً لكنك لست هو |
Bak, siz gerçekten iyi bir aileye benziyorsunuz. Eminim bunlarıda atlatırsınız. | Open Subtitles | انظروا, تبدون كعائلة لطيفة أنا واثق أنكم ستحلون الأمر معاً |
Geçen şükran günü boşalttığım çöp tenekesine benziyorsunuz! | Open Subtitles | تبدون مثل البراز الذي اخرجته في عيد الشكر الماضي |
Sen ve Peyton uzaklaşmak bilmeyen, kan emici böceklere benziyorsunuz. | Open Subtitles | فأنت وبيتن تبدون كالآفة التي لن ترحل أبدا |
Mumya eli alacak birisine benziyorsunuz. Üzgünüm, ama yardımcı olamam. | Open Subtitles | تبدين وكأنكِ من النوع الذي يحب يد المومياء آسفة ولكني لا أستطيع أن أجلب ذلك لكِ |
Bakın, başınıza bela olmak istemiyorum. İyi birine benziyorsunuz. Yardım etmeye çalıştığınızı biliyorum ama vaktinizi boşa harcıyorum. | Open Subtitles | لا أريد أن أكون مصدر إزعاج , تبدين لطيفة أعرف بأنكِ تحاولين المساعدة فحسب |
Büyük, şişman ve tüylü bir canavara benziyorsunuz. | Open Subtitles | سيدتى إنك تبدين كوحش ضخماً مشعراً وسميناً |
Ama iyi insanlara benziyorsunuz. Gergin olmama gerek yok herhâlde. | Open Subtitles | لكنكما تبدوان رائعين و أنا متأكد بأن ليس هناك شيء أتوتر بأمره |
- Yardıma ihtiyacımız var. - Diyeceğim o ki, siz ikiniz boka benziyorsunuz. | Open Subtitles | ـ نحتاج إلى مساعدة ـ أنا سأقول، أنتما الاثنان تبدوان كالنّجَس |
Ama seni özleyeceğim, Catherine. Arkadaşım Greer'e benziyorsunuz. | Open Subtitles | لكني سافتقدك كاثرين انتي تشبهين صديقتي جرير |
Sen ve Kyle bazen birbirinize çok benziyorsunuz. | Open Subtitles | انتي وكايل متشابهان للغايه في كثير من الأوقات |
Hayret, nasıl da benziyorsunuz. İnanılır gibi değil. | Open Subtitles | بالتأكيد انك تشبهه تمام تشابها ملحوظا |
Açıkçası, siz insanlar hepiniz birbirinize benziyorsunuz. | Open Subtitles | كي اكون صادق معك كلكم تشبهون بعضكم بالنسبه لي |
Selülit olmuş İkiz Kuleler'e benziyorsunuz. | Open Subtitles | انتما تشبهان برجين توأمين اكتنزا بالشحم |
ikiniz çok benziyorsunuz. | Open Subtitles | كلاكما تملكان الكثير من التشابه مثير للاهتمام |
benziyorsunuz dedi. Beni anneme benzetti! | Open Subtitles | قال أننا متشابهتان قال أني مثل أمي |
Evet. Sen ve abin, birbirinize çok benziyorsunuz. | Open Subtitles | أجل، أنت وأخوك متشابهون كثيراً |
Hepiniz birbirinize benziyorsunuz dediğinde ne demek istediğini anladım. | Open Subtitles | لقد استوعبتُ ما أشرت إليه، عندما قلت أنّنا جميعاً نبدو متشابهين |
Modayı takip eden birisine benziyorsunuz. Yeni moda bu mu? | Open Subtitles | أنت تبدو كشخص مواكب للتطور هل هذا أمر متطور؟ |
Ona o kadar çok benziyorsunuz ki kendimi 10 yaş genç hissediyorum. | Open Subtitles | أنك تشبهينها جداً ,أشعر بأني صغرتُ عشر سنوات |
Siz kesinlikle Harp Okulu mezunlarına benziyorsunuz. | Open Subtitles | تَبْدو بالتأكيد أفضل في البدلة الرسمية |