Berlin'den acil bir telefon bekliyorum. Hemen dönerim. ..bu gece. | Open Subtitles | اٍننى منتظر مكالمة تليفونية عاجلة من برلين ، سأعود فورا |
Size Berlin'den bir posta gönderdi ve posta adrese vardığında sizi aramamızı istedi. | Open Subtitles | وقد ارسلت لك بريد من برلين قد طلبت منا ان خبرك عندما يصل |
Karım bu sabah Berlin'den geldi. | Open Subtitles | لقد وصلت زوجتى من برلين في الصباح الباكر |
İkinci aşama, Berlin'den gelecek gizli sevkiyatı bekleyecek. | Open Subtitles | المرحلة الثانية ، سيقابل وكيل العريف شحنة سرية من برلين |
HUGH LUNGHI, YALTA'DA İNGİLİZ DELEGESİ Stalin savaşın kazanıldığını biliyordu. Neticede, Ruslar o zaman Berlin'den sadece 40 km uzaklıktaydı. | Open Subtitles | أدرك ستالين أن النصر تحقق، حيث لم يبعد الروس سوى أربعين كيلومتر فقط عن برلين |
Burkina Faso'daki köyüm Gando'dan, Almanya, Berlin'den bir mimar olmak büyük bir adım. | TED | من غاندو, قريتي في بوركينا فاسو إلى برلين في ألمانيا لأصبح مهندس معماري هي خطوة كبيرة جداً جداً |
Yarın, saat 13:00 civarında her şey yolunda giderse Berlin'den "Valkyrie" şifresini alacağız. | Open Subtitles | غدا ، تقريبا الساعة 1300 اذا سار كل شئ على ما يرام فاٍننا سنتلقى من برلين الكلمة الرمزية فالكيرى |
Berlin'den buraya çok yorucu bir yolculuk yaptım. Biraz dinlenmek istiyorum. | Open Subtitles | رحلتي من برلين الي هنا كانت متعبة اريد ان استعيد نشاطي قليلا |
Berlin'den Varşova'ya, Varşova'dan Lublin'e, Lublin'den tekrar Varşova'ya ve Varşova'dan Treblinka'ya kadar. | Open Subtitles | من لوبلين؟ من برلين الى وارسو من وارسو الى لوبلين من لوبلين الى وارسو ومن وارسو الى تريبلينكا |
Berlin'den bir doktorun yardımıyla yeni bir tür estetik cerrahi keşfetmişti. | Open Subtitles | وقال أنه قد اكتشف وسيلة جديدة لإجراء عملية تجميل بمساعدة دكتور من برلين أهلا |
Uçak Berlin'den kalkmış, bu da Walsh'ın söylediğine göre tetikçinin geldiği yer. | Open Subtitles | لقد اقلعت هذه الطائره من برلين من حيث قال "والش"ان القناص سيأتى |
Berlin'den iki mühendisimiz gelmişti. Yemekten önce içki içtik. | Open Subtitles | كان لنا اجتماع مع أحد المهندسين الكبار قادمين من برلين شربنا |
Sana Berlin'den bir mikrodot yolladığını biliyorum. | Open Subtitles | أنا أعلم أنها قد أرسلت لك ميكروفيلم من برلين |
Berlin'den Bangkok'a kadar dünyanın en tehlikeli ajanı olarak biliniyor. | Open Subtitles | معروف من برلين لبانكوك. بالجاسوس الأخطر في العالم. |
Berlin'den bir masraf raporu getirmişsin hâlbuki Alman bürosu hiç giriş yapmadığını söylüyor. | Open Subtitles | لقد ظهرت في تقرير المصروفات. من برلين , حيث حيث يقول المكتب الألماني أنك لم تسجل نفسك. |
Evet, neyse, Berlin'den grafikler geldi. | Open Subtitles | حسناً, بكل الأحوال العمل الفني جاء من برلين |
Yedi yaşımdayken ailem Berlin'den buraya taşındı. | Open Subtitles | اسرتي انتقلت إلى هنا من برلين عندما كنت في السابعة |
Berlin'den uzaklaşmayı düşünüyordum. | Open Subtitles | لقد كنت أفكر أريد أن الخروج من برلين لبعض الوقت. |
Ekselansları yüzbaşı Brandt Berlin'den bir mesaj göndermiş. | Open Subtitles | سعادتك الكابتن برانت أرسل رسالة من برلين |
"Clay'in düşüncesine göre Sovyetler, Doğu Alman halkından değil Doğu Berlin'den sorumlulardı ve Sovyetlerin oradaki sorumluluklarını bilmeleri gerektiği konusunda kararlıydı. | Open Subtitles | كانت رؤية كلاي هي أن السوفييت كانوا مسؤولين" عن برلين الشرقية ،وليس الألمان الشرقيين وكان مصرًا على أن السوفييت سوف يعترفون بمسئولياتهم هناك |
Hamburg, Berlin'den epey uzak. | Open Subtitles | هامبورغ بعيدة عن برلين |