Yani bu babanın anlaşmasından bile daha iyi. | Open Subtitles | . . إذاً هذا عرض أفضل مما حصل عليه والدك |
Bence düşündüğümüzden bile daha iyi oldu. | Open Subtitles | في الواقع الأمر يمضي بشكل أفضل مما كُنت أتوقّع |
Bangkok'ta bile daha iyi Tai yemeği yiyemezsin. | Open Subtitles | لن تتناولي طعام تايلندي افضل من هذا بـ بانغوك |
Tekerleklerin üstüne kurulmuş bu şey, şu reklamdaki konuşan arabalardan bile daha iyi. | Open Subtitles | مجموعة العجلات هذه .. افضل من تلك السيارات المتكلمة في الاعلان التجاري |
Diyorum ki, bir parti İsa gelse bile daha iyi olamazdı. | Open Subtitles | اعني ان الحفلة لن تكون افضل حتى ولو ظهر المسيح. |
Haklısınız, Berlin'den bile daha iyi. | Open Subtitles | انك محق انها افضل حتى من برلين |
Broşürde bahsedilenden bile daha iyi! | Open Subtitles | هذا أفضل حتى من ماهو مكتوب في الكتيب نعم .. |
Belki House'ın insanlarla gerçek ilişkiler kurmaya çalışmasından bile daha iyi. | Open Subtitles | وربّما أفضل الآن إذ أقلّه يحاول (هاوس) عمل علاقات حقيقيّة مع الناس قلتُ "يحاول" |
Şimdi ise bana kendimden bile daha iyi tavsiyeler veriyorsun. | Open Subtitles | أنت تعطيني الآن نصائح أفضل مما أعطيها لنفسي |
Sinir devrelerinin işleyişi beklediğimizden bile daha iyi. | Open Subtitles | الوصلات العصبية تعمل حتى أفضل مما كنا نتوقع |
Turna balığınız kusursuz. Hatta Gundel'dekinden bile daha iyi. | Open Subtitles | طبق السمك كان رائعاً "وربما أفضل مما يقدمه مطعم "غونديل |
Erkeğinizi, kendinden bile daha iyi tanırsınız. | Open Subtitles | تعرفين رجلك أفضل مما يعرف نفسه |
Vay canına. Bu sirk fıstıklarından bile daha iyi. | Open Subtitles | لهذا فستق افضل من الفستق الموجود في السيرك |
Bu "Erkekler hakkındaki Dün" den bile daha iyi... | Open Subtitles | انها افضل من تلك البارحة عن الشبان الذين.. |
Ondan bile daha iyi bir BJ bu Billy Joel. | Open Subtitles | لا ، ولكن افضل من البي جي ذلك بيلي جويل |
Lois, bu makarna İtalya'dakinden bile daha iyi. | Open Subtitles | لويس هذه الباستا افضل من الايطالية |
Güneşli İspanya'dan bile daha iyi. | Open Subtitles | افضل حتى من اسبانيا المشمسة |
Bu şarap öncekinden bile daha iyi. | Open Subtitles | هذا النبيذ هو أفضل حتى من آخر واحد. |
Bu tahmin ettiğimden bile daha iyi. | Open Subtitles | هذا أفضل حتى مما توقعت |
Belki House'ın insanlarla gerçek ilişkiler kurmaya çalışmasından bile daha iyi. | Open Subtitles | وربّما أفضل الآن إذ أقلّه يحاول (هاوس) عمل علاقات حقيقيّة مع الناس |