"bile edemiyorum" - Traduction Turc en Arabe

    • لا يمكنني
        
    • لا أستطيع حتى
        
    • لا يمكننى حتى
        
    • لا أستطيع تخيل
        
    • لا أستطيع أن أتخيل
        
    • أستطيع حتى أن
        
    • يمكنني حتى أن
        
    • لا أستطيع التخيل أبداً
        
    Şu anda o duygu nasıl hayal bile edemiyorum, o ne geçiyor. Open Subtitles لا يمكنني أن أتخيل كيف يشعر الآن ، ما الذي يمضي فيه
    Hareket bile edemiyorum. Öyle tıkınmışım ki, seksin beklemesi gerekecek. Open Subtitles لا يمكنني التحرك معدتي ممتلئة يجب على الجنس أن ينتظرني
    Eh, deniyorum. Gerçi bebekten sonra ne olacağını hayal bile edemiyorum. Open Subtitles بالرغم انني لا يمكنني تخيل ما سيحدث بعد أن يولد الطفل
    İnsanların size kaç dava açacağını hayal bile edemiyorum ve hayal gücüm iyidir. Open Subtitles لا أستطيع حتى تخيل الدعاوي المدنية التي سيرفعها الناس ضدك، رغم خيالي الخصب
    Seni köpek maması işinde hayal bile edemiyorum. Fotoğrafçı olmak isterdim. Open Subtitles يا رجل , لا يمكنني أن أتخيلك في مهنة غذاء الكلاب.
    Hayatımın en mutlu geçen 11 senesiydi ve onunla evlenmemeyi hayal bile edemiyorum. Open Subtitles لقد كانت أسعد 11 سنة بحياتي لا يمكنني التخيّلُ بأنّي لستُ متزوّجًا بها.
    Hem erkek hem kadın olmak nasıl bir şey hayal bile edemiyorum. Open Subtitles لا يمكنني تخيل كيف هو شعور أن تكون رجل و أمرأة كلاهما
    Kapiyi açip buradan çikmama izin verdiginde nasil hissedeceksin hayal bile edemiyorum. Open Subtitles لا يمكنني التخيل عندما تفتح هذه الأبواب وتدعني أخرج
    Beyin cerrahı... St. Joseph's Hastanesi'nde. Şahsen, kendimi birinin kafatasını açarken hayal bile edemiyorum. Open Subtitles إنه جراح مخ وأعصاب، في مستشفى جوزيف شخصياً، لا يمكنني تخيل نفسي شقّ رأس أحدٍ ما
    O olmadan buranın nasıl bir yer olacağını hayal bile edemiyorum. Open Subtitles لا يمكنني ان اتخيل كيف سيكون هذا المكان بدونه
    Kardeşimle görüşmeye çalışmasını hayal bile edemiyorum. Open Subtitles لا يمكنني تخيّل بأنّه سيكون لديها الجرئة للإتّصال بأخّي
    Bilinçaltımda o yanında olmadan seninle sohbet bile edemiyorum. Open Subtitles لا يمكنني الحصول على محادثة معك بعقلي اللاشعوري بدون مطاردتها
    Yatakta nasıl olduğunuzu hayal bile edemiyorum. Open Subtitles لا يمكنني تخيل مايكون الوضع عليه وانتما في غرفة النوم
    Kimseyle doğru dürüst iki laf bile edemiyorum. Open Subtitles لا يمكنني حتى أن أتحدث مع أي شخص، بشكل طبيعي.
    Ona böyle korkunç bir şey yapabilecek birini hayal bile edemiyorum. Open Subtitles لا يمكنني تصوّر شخص قادر على فعل أمر مروّع كهذا له أحقاً ؟
    Öyle bir babam olduğunu hayal bile edemiyorum. Open Subtitles لا أستطيع حتى أن أتخيّل أن لي أبّ مثل هذا.
    Bir yıldır müracaat bile edemiyorum ve üniversiteye gitme konusunda şimdiden heyecanlandım. Open Subtitles أعتقدتُ بأنّك ستكون سعيداً. لا أستطيع حتى التقديم لمدة سنة، وانا فكّرت سابقاً بموضوع الذهاب إلى الجامعة.
    Onu yakalayamadım. Şimdi teşhis bile edemiyorum. Open Subtitles لم أستطع الإمساك به، والآن لا أستطيع حتى التعرف عليه.
    Onun nereye gittiğini tahmin bile edemiyorum. Open Subtitles لا يمكننى حتى معرفة إلى أين يذهب
    "Yapayalnız olsam acaba nasıl olurdu?" diye hayal bile edemiyorum. Open Subtitles لا أستطيع تخيل ما أشاهده إن كنت أهتم بشؤوني الخاصة
    Ben başka bir yerde yaşayan kendimi hayal bile edemiyorum, Open Subtitles لا أستطيع أن أتخيل نفسي أعيش في أي مكان آخر
    O kadar yaşlandığımı hayal bile edemiyorum. Open Subtitles لا أستطيع التخيل أبداً كوني بذلك العمر

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus