Ve bunun sebebi de, Birçoğunuz Büyük Kanyon'a gitmişsinizdir, ve Büyük Kanyon'un duvarlarını görmüşsünüzdür, ve o katmanları da görürsünüz. | TED | و ذلك لنفس السبب الذي دفع العديد منكم إلى الذهاب إلى غراند كانيون و كما ترون في جدار الغراند كانيون، توجد هناك طبقات |
Birçoğunuz muhtemelen, kanyonların nasıl biçimlendiğini merak ediyordur. | Open Subtitles | العديد منكم يتسائل : كيف تكونت هذه الوديان؟ |
Birçoğunuz babam hasta olup vefat ettiğinde yaşadığım zorluklara şahit oldunuz. | Open Subtitles | الرآني الكثير منكم في أوقات عصيبة لي عندما مرض والدي وتوفي |
Birçoğunuz onun, bunu yazdığı sırada, işitemediğini veya sağır olduğunu bilir. | TED | الكثير منكم يعرف أنه كان أصما , أو أصم بالكامل, عندما ألّف هذه المقطوعة. |
Şimdi, çoğumuz ve eminim ki Birçoğunuz için sadece şundan ibaret: Kışkırtıldığımda sinirlenirim. | TED | والآن، معظمنا وأراهن أن معظمكم يشعرون بهذا: أشعر بالغضب عندما يثير أحدهم غضبي. |
Birçoğunuz kanunlarla başımın derde girdiğini biliyorsunuz ve beraat ettiğimi. | Open Subtitles | أغلبكم يعلم بأنّ كان لدي تهمة قانونية مؤخراً، و أنّني برئت. |
Son olarak, Birçoğunuz beni bu hilkat garibesiyle öpüşürken görmüştü. | Open Subtitles | ومؤخرا معضمكم شاهدني و أنا أقبل هذا الشيء الغريب من الطبيعة |
Belki Birçoğunuz bu yönteme yabancı değil, ...ilk kez görüyor olsanız bile hiç endişelenmeyin. | Open Subtitles | بالفعل هناك العديد منكم يرى هذه الخدعة مألوفة و لكن من لم يرها , لا ينزعج |
Birçoğunuz, hastanenin 12 saatlik vardiya kuralını umursamıyor. | Open Subtitles | العديد منكم يتجاهلون.. سياسة المستشفى في نوبات الـ12 ساعة |
Birçoğunuz kapalı kapılar ardında ailesiyle evde oturmak isteyecek. Bu hiçbir şeyi değiştirmez. | Open Subtitles | العديد منكم سيرغب بالبقاء في المنزل مع عائلاتهم خلف أبواب مُقفلة، لن يُشكِّل هذا فارقًا |
Çünkü eminim Birçoğunuz gökteki muhteşem ışık gösterisini merak ediyordur. | Open Subtitles | لأنني متأكد بأن العديد منكم يتسائل عن العرض الضوئي المدهش في السماء |
Bazılarınız beni tanıyor olabilir bazılarınız oynarken izlemiş olabilir ve eminim Birçoğunuz da kim olduğumu bile bilmiyordur. | Open Subtitles | ، البعض منكم هُناك يعرفني ، البعض منكم رآني وأنا ألعب الكرة وأنا واثق تماماً مثل العديد منكم |
Birçoğunuz Lakota'yı duymuş olabilirsiniz; ya da en azından Siular adındaki daha büyük kabileler grubunu duymuşsunuzdur. | TED | العديد منكم سبق وأن سمع بلاكوتا أو على الأقل بالمجموعة الكبيرة من القبائل المعروفة باسم الـ "سو" |
Sanırım Birçoğunuz bir ya da daha fazla konuşmasını izlemişsinizdir. İnternette sekiz konuşması var, | TED | أفترض أن الكثير منكم قد شاهد واحدا أو أكثر من محادثاته. لديه ثمانية محادثات على الانترنت، |
Vanessa Garrison: Birçoğunuz bizi tanıyordur. | TED | فانيسا غاريسون: ربما يعرفنا الكثير منكم. |
Gelecek birkaç yıl içinde, Birçoğunuz GPS noktasının gururlu sahipleri olacaksınız. | TED | خلال البضع سنوات القادمة الكثير منكم سوف يصبحون من الملاك الفخورين بإقتناء أجهزة التعقب الصغيرة |
Muhtemelen Birçoğunuz şu anda kafanızdan bunu geçiriyorsunuz. | TED | أعني الكثير منكم الآن على الأرجح تفكرون. |
Eminim Birçoğunuz bu duyguyu bilirsiniz. | TED | أنا متأكدة أن الكثير منكم يعرفون هذا الشعور. |
Ve Birçoğunuz gibi kayıplarımızdan sorumlu olanlara büyük bir öfke duyarak. | Open Subtitles | و مثل معظمكم مع شعورى بالغضب تجاه أولئك المسؤولين عن خسارتنا. |
Ve en kötüsü de, yalnızca 3 hafta önce açıklandı, Birçoğunuz da görmüş olmalı, The Economist. | TED | والأسوأ من هذا كله، فقد أٌصدرت منذ ثلاثة أسابيع، وقد رآها معظمكم ، ذي ايكونومست. |
Biliyorum Birçoğunuz bu gece Pamela Lansbury'yi dinlemeyi bekliyordunuz ama ne yazık ki, üzücü haberlerim var. | Open Subtitles | أعلم أغلبكم كان متحمس باميلا لندسبري ستغني الليلة ولكن للأسف لدي أنباء سيئة |
Eminim ki Birçoğunuz onun namını duymuşunuzdur. | Open Subtitles | أنا متأكد أن معضمكم كان على معرفه بسمعته. |
Evet, eminim Birçoğunuz da bunu duymuşsunuzdur. | TED | نعم انا متأكد جدا كثير منكم سمع هذا ايضا |