"bir şey biliyorsan" - Traduction Turc en Arabe

• تعرف أي شيء
• تعرفين شيئاً
• تعلمين شيئاً
• كنت تعرف شيئاً
• كنت تعرف أيّ شيء
• علمت شيئاً
• على علم بشيء
• تعلم شيئاً
• كنتَ تعرف شيئاً
• تعرفين اي شئ
• تعرف شىء

Bu işin arkasındaki insanları bulmamıza yardımcı olabilecek bir şey biliyorsan, bana hemen söyle.
لو تعرف أي شيء ,يمكن أن يساعدنا في معرفة المتورطين في هذا لتخبرني الان

Seni elememizi sağlayacak bir şey biliyorsan bunu bizimle paylaş.
لو تعرف أي شيء يساعدنا بإبعادك عن الشبهات أخبرنا

Eğer bir şey biliyorsan eğer bir şey söylediyse, bana söylemelisin.
إذا كنتي تعرفين شيئاً إذا أخبركِ أيّ شيء، يجب أن تخبريني

Candace, eğer bir şey biliyorsan, şimdi söyleme daha iyi olur.
كانداس، إذا كنتِ تعلمين شيئاً من الأفضل أن تخبريني به الأن

Eğer bir şey biliyorsan ve onu bildirmezsen bu seni de suçlu yapar!
إذا كنت تعرف شيئاً فعليك إخباري به وإلا تعتبر متستر على مجرم

Neyse, benim sorunum şu... bu konuda bir şey biliyorsan, sözümü kesip anlatabilirsin.
لكن على أي حال هذه مشكلتي وإذا كنت تعرف أيّ شيء إذا شعرت بشيء من ذلك أعلمني

bir şey biliyorsan, normal olmayan bir şey görürsen beni ara.
،لو علمت شيئاً ،لو رأيت شيئاً غير اعتيادي اتصلي بي

O yüzden eğer bilmediğim bir şey biliyorsan...
لو لم تكوني على علم بشيء أجهله...

Eğer Adalind Schade ile ilgili bir şey biliyorsan hemen söyle.
"لذا ، إذا كنتَ تعلم شيئاً عن "اداليند شايد فهذا هو الوقت لتتحدث

Eğer bir şey biliyorsan bana söylemelisin.
أريدك أن تخبرني إن كنت تعرف أي شيء

Evlat,eğer İkinci Dünya Savaşı hakkında herhangi bir şey biliyorsan, bir Japon'un, bir beyaz askeri herhangi bir suçla itham etmesinin asla ciddiye alınmadığını bilmen gerekir.
بُني, إن كنت تعرف أي شيء عن الحرب العالمية الثانية فأنت تعلم أن اليابانيون إن اتهموا جندياً أبيضاً.. بجريمة, أية جريمة, فإنها لن تؤخذ على محمل الجد.

Yani, Rachel'ın cinayeti hakkında bir şey biliyorsan..
لذا ، لو كنتَ تعرف أي شيء عن مقتل (راشيل)

Yani, eğer oğlumun durumuyla ilgili bir şey biliyorsan neler olup bittiğini ben de bilmeliyim.
إن كنتِ تعرفين شيئاً عن ابني فأحتاج لمعرفته

bir şey biliyorsan, bana söylemek zorundasın.
إذا كنت ِ تعرفين شيئاً فيجب عليك ِ أن تخبرينني

-Eğer bir şey biliyorsan... -Hayır, bilmiyorum.
إن كنتِ تعرفين شيئاً - لا، لا أعرف -

Bak, eğer bir şey biliyorsan bana söylemek zorundasın. Çünkü bunun altından kalkamam.
أصغي، لو تعلمين شيئاً عليكِ أنّ تخبريني، لأنّني ليس بوسعي تدبّر هذا وحيداً.

bir şey biliyorsan şimdi söylemenin tam sırası.
إذا كنتِ تعلمين شيئاً ما عن هذا الأمر، هذا هو الوقت المناسب لكي تتكلمي.

Eğer bir şey biliyorsan, söylemenin tam zamanı.
لو أنك تعلمين شيئاً فهذا هو الوقت المناسب

Eğer bir şey biliyorsan ya da duyarsan haber verirsin, tamam mı?
حسناً إذا كنت تعرف شيئاً أو سمعت شيئاً يجب أن أعرف

Eğer Joe McKenzie hakkında en ufak bir şey biliyorsan hemen söylesen iyi edersin yoksa kıçına tekmeyi basacağım, Frye.
إنْ كنت تعرف أيّ شيء عن (جو ماكنزي) فالأفضل أن تخبرني الآن، وإلا فلن أتساهل معك يا (فراي)

bir şey biliyorsan, bize de söyle.
، إذا علمت شيئاً . يجب أن تتصل بنا

Roman, eğer bir şey biliyorsan, bana söylemelisin.
(رومان) اذا كنت تعلم شيئاً أخبرني ؟

Tommy, bir şey biliyorsan anlatmalısın.
إذا كنتَ تعرف شيئاً يا (تومي) فعليكَ التحدّث

Sana yalvarıyorum eğer bize olanlar hakkında bir şey biliyorsan bana söyleyebilir misin lütfen?
اذا كنتي تعرفين اي شئ عن ماحدث لنا يمكنك فقط أن تقول لي ، من فضلك؟

Eğer bir şey biliyorsan, bana bir işaret ver.
إنظر لو أنك تعرف شىء ما أعطني إشارة فقط