| Anneme iyi gelecek bir şey istiyorum hastanede ona hep aynı şeyleri veriyorlar. | Open Subtitles | أريد شيئاً لذيذاً لأمّي إنّها في المشفى، دائماً ما يحضرون لها الطعام نفسه.. |
| Bana doktorlardan bahsetmeyin. Başka bir şey istiyorum. | Open Subtitles | لا تحدثني عن الأطباء, أريد شيئاً مختلفاً |
| Sana kim olduğunu söylerim ama karşılığında bir şey istiyorum. | Open Subtitles | يمكنني أن أخبرك من هو، ولكن أريد شيئا في المقابل |
| Öyleyse tek bir şey istiyorum. Önce onu bulup konuşayım. | Open Subtitles | اذن أريد شيئا واحدا دعنى أجده أولا وأتحدث اليه |
| Sanki sahip olamayacağım bir şey istiyorum. | Open Subtitles | كأني أريد شيء لايمكنني أبداً أن أحصل عليه |
| Hiç de değil fakat bugün yaşadığım şeylerden sonra eğer yardım etmemi istiyorsan, ben de bir şey istiyorum. | Open Subtitles | على الإطلاق ولكن بعد ما مررت به اليوم إذا كنتِ تريدين مساعدتي، فأنا أريد شيئاً بالمقابل |
| Başka bir şey istiyorum. Beklenmeyen bir şey. | Open Subtitles | أنا فقط أريد شيئاً آخر أريد شيئاً غير متوقع |
| Tamam, Stella'ya söyle karşılığında bir şey istiyorum. | Open Subtitles | حسناً, و لكن أخبروا ستيلا أني أريد شيئاً بالمقابل |
| Ama bu burada işe yaramayacak bay Porter, çünkü ben sadece tek bir şey istiyorum. | Open Subtitles | لكن لن يجدي هنا يا سيد بورتر لأنني أريد شيئاً واحداً فقط |
| Başkalarını düşündüğümden değil tabi ki, karşılığında bir şey istiyorum. | Open Subtitles | وأنا لستُ إيثارياً بل أريد شيئاً في المقابل. |
| - Bana ver. - Senden bir şey istiyorum. | Open Subtitles | لا أريد أن أرغم على إيذائها أريد شيئا منك |
| bir kaç gün alır ama eğer Mandi görüntünün içindeyse o görüntüyü kesin bulurum ama karşılığında bir şey istiyorum biliyordum.. karşılıksız yapmayacağını biliyordum ne istiyorsun, Elliot? | Open Subtitles | سوف يأخذ التحقق عدة ايام لو ماندي وضعت شيئا سوف أجده سوف اجد الصور ولاكنني أريد شيئا بالمقابل |
| Alim efendilerin canı da. Ama ben de karşılığında bir şey istiyorum. | Open Subtitles | وحياة حكمائك، ولكني أيضا أريد شيئا في المقابل. |
| - Bu sefer farklı bir şey istiyorum. - Bunun için artık çok geç. | Open Subtitles | أريد شيئا مختلفاً هذه المرة لقد فات الأوان لطلب ذلك |
| Şöyle bir şey istiyorum; hem romantik hem de biraz tehlikeli olsun. | Open Subtitles | إليك ما أريد أريد شيء رومنسي لكن فيه القليل من الخطورة |
| Bu arada, size kardeş saat olduğunu söyledi zaman bu etki daha fazla bir şey istiyorum | Open Subtitles | بالمناسبة عندما أخبرتني بإن إختك لديها ساعة كنت أريد شيء أكثر رجولية من هذا |
| Peki o zaman, ben de aynı değerde ya da daha değerli bir şey istiyorum. | Open Subtitles | حسنا ، اريد شيئا يساوي او اكثر قيمة من العربة |
| Ekrandaki planları değil tutabileceğim bir şey istiyorum. | Open Subtitles | لا أريد مُخطّطات على الشاشة. أريدُ شيئاً يُمكنُني التمسك به. |
| Elijah'dan değil, Elijah için bir şey istiyorum. Bu istediğim şey senin için de geçerli. | Open Subtitles | بالواقع أريد شيئًا لأجله، وهو ذات ما أريده لأجلك. |
| Öksürüğümü yatıştıracak bir şey istiyorum sadece. | Open Subtitles | لا يا سيدتي، أنا فقط أحتاج لشيء ليخفف من كحتي |
| Gerçek bir şey istiyorum. Hikâyelerinizi allayıp pullamayın çocuklar. | Open Subtitles | أريد شئ حقيقي لا تغطوا قصصكم بالسكر يا أولاد |
| Kız özellikleri taşıyan ama insan içine çıkılabilir bir şey istiyorum. | Open Subtitles | اريد شيئاً من ميزات الفتيات ولكنه ما يزال قانوني |
| Senden sadece bir şey istiyorum. | Open Subtitles | أنا فقط أحتاج شيئاً منك. |
| Senden sadece tek bir şey istiyorum. | Open Subtitles | فقط أطلب شيئاً واحداً منكِ. |