Boş, anlamsız, gereksiz bir aktivite zihni boşaltmak için birebir. | Open Subtitles | سخيفة وبدون هدف وذات نشاط رتيب جيّدة جداً لتصفية الذهن |
Boş, anlamsız, gereksiz bir aktivite zihni boşaltmak için birebir. | Open Subtitles | سخيفة وبدون هدف وذات نشاط رتيب جيّدة جداً لتصفية الذهن |
Ve bize bulut gözlemlemenin amaçsız doğasını hatırlatır, ne kadar amaçsız bir aktivite olduğunu. | TED | وتذكرنا بأن مشاهدة السحب تتميز بكونها بلا هدف يا له من نشاط لا هدف له |
Yada iki insanın aynı hareketleri yaptığı ve doruğa çıktığı bir aktivite. | Open Subtitles | أو أن هناك نشاطاً من نوع آخر يتشاركه شخصين... حركة متكرّرة، للوصول إلى الأوجّ... |
Ve onlar bunu yapıyorlar çünkü onlar keşfetmek istiyorlar, ve siz "Aman bu çok anlamsız bir fırsat" diyebilirsiniz. fakat bu anlamsız değil. Bu anlamsız bir aktivite değil, çünkü, yani, karıncaları düşünün. | TED | إنهم يفعلون ذلك فقط لأنهم يريدون أن يكتشفوا, ستقول : أوه , إنها فرص تافهة" ولكنها ليست كذلك, إنها ليست نشاطاً عبثياً, لأنه, أقصد انظروا الى النمل. |
Eylem önceden kaydedilmiş ve sizden uzakta bir zaman ve mekanda gerçekleştiğinde bunu izlemek pasif bir aktivite gibi görünür. | TED | وعندما يتم تسجيل العمل مسبقا ويعرض في مكان و زمان بعيد، تبدو مشاهدته وكأنه نشاط سلبي. |
Eğer yapmaktan çok hoşlandığınız bir aktivite varsa, bu aktiviteyi gösteriş ve başarıyla yapan başkalarını da seyretmekten muhtemelen hoşlanacaksınız. | TED | إن كان هناك نشاط تستمتع به بالفعل. فغالبا ستحب مشاهدة الآخرين وهم يفعلونه بمهارة، و فن. |
Fiziksel bir aktivite olduğu kadar kişisel bir ifade yanı da var. | TED | إنه تعبير عن الذوق بقدر ما هو نشاط بدني. |
Birinci Adım: Beraber yapabileceğiniz bir aktivite bul. Oğlanın, ilgilendiği bişi var mı? | Open Subtitles | الخطوة الأولى، ابحث عن نشاط مشترك، هل لدى الصبي أي اهتمامات؟ |
Geçici lobda daha önce hiç görmediğimiz bir aktivite var. | Open Subtitles | هناك نشاط في شحمة الأذن الدنيوية... نحن توا ما رأينا. |
- Raporlara göre paranormal bir aktivite yokmuş. | Open Subtitles | التقرير الذي إستنتج كان هناك لا نشاط فوق طبيعي. |
Bu çok yorucu bir aktivite çünkü senin neye ihtiyacın olacağını düşünmeliyim halbuki sen neye ihtiyacın olduğunu bilirsin. | Open Subtitles | إنه نشاط مرهق لإن علي أن أتصور ما الذي تحتاجينه بينما أنت تعرفين ما الذي تحتاجينه |
Kartımda olağan dışı bir aktivite varmış da... | Open Subtitles | وقالوا إن هناك نشاط غير طبيعي على البطاقة |
Yeşil ve mavi renkler az bir aktivite olduğunu gösteriyor. | Open Subtitles | اللون الأخضــر والأزرق يُشيران إلى نشاط منخفض جــداً |
Masada oynanabiliyor yani bir spor değil, bir aktivite. | Open Subtitles | انها من الممكن ان تلعب طاولة, ذلك يجعلها نشاط, ليس رياضة. |
Bilmem, bir aktivite falan? | Open Subtitles | لـاـ أعلم ، ربما نشاط ما ، أو شئ من هذا القبيل. |
Justin Cannady isimli bir adamla yasa dışı bir aktivite içerisinde olduğunu tespit ettik. | Open Subtitles | نحن نشك أنه كان متورط فى نشاط اجرامى مع رجل يدعى جاستن كانادى |
Üç adet soru mevcut. Birincisi mutlulukla ilgili bir soru: Çok kötü ile çok iyi arasında değişen bir skalada, nasıl hissediyorsunuz? İkincisi, bir aktivite sorusu: Yeme, çalışma ve televizyon izleme gibi 22 farklı aktiviteden birini seçmek üzere, ne yapıyorsunuz? | TED | توجد ثلاثة أسئلة : أول سؤال عن السعادة : كيف تشعر ، في مقياس يتدرج من سيئ للغاية و يصل إلى جيد للغاية؟ السؤال الثاني ، عن الأنشطة : ماذا تفعل؟ في قائمة تحتوي 22 نشاطاً مختلفاً و تتضمن أشياء مثل الأكل ، العمل ، ومشاهدة التلفزيون؟ |
Ya da, sen bir aktivite yapabilirsin. | Open Subtitles | أو أنتِ قد تمارسي نشاطاً |
Daha önce böyle bir aktivite görmedim. Bu adamlar gerçekten harika iş çıkarıyorlar. | Open Subtitles | {\pos(192,210)} يا إلهي، لم أرَ قط نشاطاً كهذا من قبل، إنّهم يقومون بالتزاوج فعلا. |