Teğmen, size hatanızı göstermek gibi bir hakkım ya da niyetim yok. | Open Subtitles | أيها المساعد , ليس لدي الحق , ولا النية لإشارة خطأك |
Demek istediğim biliyorum ki senden bir şey bekleme gibi bir hakkım yok. | Open Subtitles | أعني أعرف أنه ليس لدي الحق في انتظار شيء |
Aslında sizi sorgulamak için burada alıkoyma gibi bir hakkım var. | Open Subtitles | فالواقع لدي الحق في الإبقاء عليك لمزيد من الإستجواب. |
Ona, bırakmasını söyleme gibi bir hakkım yok. | Open Subtitles | ليس لدي الحق بطلب تخليها عن حياتها |
Roland'la çıkmanı istemediğimi söylemek gibi bir hakkım yoktu. | Open Subtitles | ليس لدي الحق... أن أطلب منك التوقف عن الخروج مع (رولاند). |
bir hakkım var. | Open Subtitles | لدي الحق |