Çünkü Karen bir hanımefendi. Sen ise bir fahişesin. | Open Subtitles | لأن كارين سيدة محترمة و أنتي عاهرة |
Bazen bir hanımefendi bir beyefendiye böyle bir şey yapmamalı. | Open Subtitles | -و هذا شيء لا يجب علي سيدة محترمة أن تعطيه لسيد محترم |
Bütün hanımefendilerden daha iyi bir hanımefendi. | Open Subtitles | سيدة نبيلة بين السيدات النبيلات. |
Ne için kullanacağımı söyleyemem çünkü bir hanımefendi böyle şeyleri konuşmaz. | Open Subtitles | لا استطيع أن اقول لكم لماذا . لأن السيدة لا تناقش عملها |
Çok özel bir hanımefendi. | Open Subtitles | هي سيدة خاصة جدا. |
Oturup bir hanımefendi gibi çayımı yudumlayabiliyorum... | Open Subtitles | ...يإمكاني الجلوس وارتشاف الشاي كسيدة راقية و |
Bir handa çalışıyorsun ama bir hanımefendi gibi hareket ediyorsun. | Open Subtitles | تعملين في حانة لكنّكِ تتحرّكين كسيّدة راقية |
bir hanımefendi ata binerken bile medeni olmalıdır. | Open Subtitles | السيدة يجب دائما أن تكون متحضرة حتى عندما تركب |
Artık zengin bir hanımefendi. | Open Subtitles | انها سيدة اعمال الان |
Üzgünüm ama bazen iyi aile kızları da bir fahişe olabiliyor tıpkı bir fahişeden bir hanımefendi olabildiği gibi. | Open Subtitles | أنا آسف يا عزيزتى لكن أحيانا البنات الجيدات يكن عاهرات بينما عاهرة يمكنها أن تصبح سيدة عظيمة |
Haddini aştın, birader! Burada bir hanımefendi var! | Open Subtitles | انت, حسن ألفاظك هنالك سيدة محترمة هنا |
Bree böyle şeyler yapmaz. O bir hanımefendi. | Open Subtitles | بري) لا تفعل شيئاً كهذا أبداً) إنها سيدة محترمة |
- O bir hanımefendi. | Open Subtitles | - إنها سيدة محترمة |
Uygun olmayacağı için çünkü o bir hanımefendi. | Open Subtitles | ! هذا لانها سيدة محترمة |
Allahtan, bir hanımefendi değilsin. | Open Subtitles | لحسن حظي أنك لست سيدة نبيلة |
bir hanımefendi neye ihtiyacı olacağını asla kestiremez. | Open Subtitles | السيدة لا تعرف أبداً ماقد تحتاج |
bir hanımefendi paradan konuşmaz bayım. | Open Subtitles | السيدة لا تتحدث عن المال، سيدي. |
- Tam bir hanımefendi olmuş. | Open Subtitles | - هي سيدة حقيقية الآن. |
Albay içinse hep hanımefendi olacağım... çünkü o bana hep bir hanımefendi gibi davrandı ve davranacak. | Open Subtitles | ولكني سأبقى دائما سيدة راقية .... " بالنسبة للسيد " بيكيرينغ لأنه دائما يعاملني كسيدة راقية ... و سيبقى هكذا |
O zaman belki işemem gerektiği için arabadan çıkabilirim. Yani bir tuvalette, bir hanımefendi gibi. | Open Subtitles | إذن لعلّي أخرج لأنّي أودّ التبوُّل في الحمام كسيّدة. |
"bir hanımefendi daima medeni olmalıdır." | Open Subtitles | " السيدة يجب دائما أن تكون متحضرة " |
O bir hanımefendi, Poirot. | Open Subtitles | انها سيدة يا "بوارو" |