"bir kazaydı" - Traduction Turc en Arabe

• كانت حادثة
• كان حادثاً
• كان حادثا
• كان حادث
• كَانَ حادثاً
• كان حادثًا
• مجرد حادثة
• مجرد حادث
• كانت حادثه
• كان حادثة
• من الحوادث
• كَانَ حادث
• كان هذا حادثاً
• مُجرّد حادث
• نتاج حادثة

bir kazaydı baba. Başını taşa falan çarpmış olmalı.
لقد كانت حادثة لابد أنها صدمت رأسها بصخرة

Yaralanması bile gerekmiyordu. Bu bir kazaydı. Ben de sonradan anladım zaten.
.و كان من المفترض إلا يتعرض للأذى لقد كانت حادثة

Kıskandın ve kavga ettiniz düşüp başını çarptı, bir kazaydı ve sevgilisi de olaya şahit oldu.
كنت غيورة، تشاجرت. ضرب رأسه. لقد كان حادثاً.

- Biz suyun 10 metre altında bir araba enkazında tanıştık. - Evet, ama o bir kazaydı. - Manny bana zarar vermez.
ـ أننا أجتمعنا في حطام السيارة تحت الماء ـ لكن كان حادثاً

Etrafında başka kimse yoktu. Feci bir kazaydı, ama kazadan başka bir şey de değildi.
هو كان حادثا سيئا، ولكن هذا هو كلّ شيء هو كان حادثا.

Bu bir kazaydı ve bu iş böyle sonlanmalıydı.
لقد تقرر أنه كان حادث و كانت هذة هي نهاية الأمر

Dawnie, çok üzgünüm. Çok üzgünüm. bir kazaydı!
داوني أنا آسفة أنا آسفة جداً لقد كانت حادثة

bir kazaydı. Kaç kere anlatmam--
..لقد كانت حادثة , كم عدد المرات التي كنت

Ayaklı merdivenden düşüp kafamı çarptım. Aptal bir kazaydı.
سقطتُ عن سلم نقّال فصدمتُ رأسي كانت حادثة حمقاء

O bir kazaydı. Soruşturma sonucu kaza olduğuna karar verildi.
لقد كانت حادثة ,التحقيق قال انها كانت حادثة

- Babam çıldıracak. - Bu bir kazaydı.
ـ أبي سوف يُحَطِّم مُؤخِّرتي ـ كان حادثاً

O, öğrenim gezisinde yaşanan talihsiz bir kazaydı.
ذلك كان حادثاً مأساويا خلال الرحلة الميدانية

Vera'ya sorun. Ona sorun. Bu bir kazaydı.
أسأل فيرا أسألها كان حادثاً أنا برئ هو وقع

Bu bir kazaydı. Eğer anlattıkların doğruysa, bu bir kazaydı.
انه كان حادثاً, اذا ما قلتيه كان الصحيح فهذا كان حادثاً

bir kazaydı, Dedektif. Hep söylediğim gibi.
لقد كان حادثا ايها المحقق كما قلت لكم سابقا

Bunun saldırı olduğunu düşünmüyorum Sanırım bir kazaydı
أنا لا أعتقد بأنه كان أعتداء لقد كان حادثا

Provada olan görülmemiş bir kazaydı.
لقد كان حادث مخيف ما حدث لزميلك السابق أثناء البروفات

Hayır, hayır bu bir kazaydı.
أخفتَني كثيراً لا، لا، هذا كَانَ حادثاً

Ama olanlar korkunç bir kazaydı.
لكن ما قد حصل كان حادثًا مروعًا.

Belki de bütün bunların üstüne düştü, yani bir kazaydı.
لربما وقعت كل هذه عليه وكان الأمر مجرد حادثة

- bir kazaydı. - Bu filmin hepsi bir kaza.
إنه مجرد حادث جوني- حسب رأيي هذا الفلم بكامله كارثة-

Sadece küçük bir kazaydı ve bana pek bir şey olmadı.
لقد كانت حادثه بسيطه وأنا لم أتأذى بالدرجه

Benim yaptığım bir kazaydı, ve... evet... bu aklımdan çıkmıyor.
ما قمت به كان حادثة ونعم ، أنا مطاردة بسببه

Doğru teknoloji ile tamamen önlenebilir bir kazaydı.
يمكن الوقاية من الحوادث بالتقنية الصحيح تماماً

Sesini yükseltme, seni duyabilir. Duygularını inciteceksin. Bu sadece bir kazaydı.
يُمْكِنُ أَنْ يَسْمعَك ، ستَجرحُ مشاعرهُ ، كَانَ حادث فقط

Bu bir kazaydı! Hiçbir şeye zarar vermeyin. Susan?
توقفوا، لقد كان هذا حادثاً لا تخربوا أي شيء

Belki bu olan şey bir kazaydı.
ربما الأمَر كلّه كان مُجرّد حادث.

Derek'i istedik mi sanıyorsun? O bir kazaydı.
هل ظننت أنا كنا نريد ديريك لقد كان نتاج حادثة