Bu sabah kalkıp kafana bir mermi yemek istediğine mi karar verdin? | Open Subtitles | هل أستيقظت هذا الصباح و قررت أن تتلقي رصاصة في رأسك ؟ |
Frank, gömülmeden önce göğsüne yakın mesafeden bir mermi yemiş. | Open Subtitles | تلقى فرانك رصاصة في صدره عن قرب قبل أن يدفن |
Lanet olsun. Tek bir mermi kalmış. Ne kadar şiirsel. | Open Subtitles | تبقّت رصاصة واحدة سيكون الٔامر شبه شاعريّ |
50 seneyi aşkın bir süredir o bahçe yerinde duruyor ve henüz üzerinden tek bir mermi bile ateşlenmedi. | Open Subtitles | إنها موجودة منذ أكثر من خمسون عاما ولم تطلق طلقة واحدة منها |
Burada da 9 mm'lik tek bir mermi var. Kalbin etrafındaki keseyi delerek kan toplanmasına sebep olmuş. | Open Subtitles | وهنا، رصاصة من عيار 9 ملم ثقبت الكيس التأموري مسببة إندحاساً قلبياً. |
Yalnızca bir mermi onun kötü sonunu getirmeye yetecektir. | Open Subtitles | بدون اطلاق رصاصه واحده , هو وضع نهايه للشر فى نفوسنا |
Senin bacağında bir mermi var, ben daha hızlı kaçabilirim. | Open Subtitles | لديك برصاصة في ساقك ، يمكنني المناورة بشكل أسرع. |
Bak sana ne diyeceğim, o tetiği çekip kafaya bir mermi sıkmaya hazır olmadığın sürece şu dokuz milimliğin pek bir yararı olmaz. | Open Subtitles | سأخبرك شيئاً، ما لم تكن راغب بسحب هذا الزناد ووضع طلقة في الرأس حينها هذه الطلقة لن تساعدك كثيرها |
Tamam, diyelim ki bir mermi tehlikedeki güzel bir genç kıza çarpmak üzere. | TED | حسنًا، فلنفترض أن رصاصة في طريقها لإصابة فتاة جميلة في محنة. |
Adamlarımdan biri kafana bir mermi yerleştirir. | Open Subtitles | أحد السجناء الموثوق بهم سيضع رصاصة في رأسك |
Kafasına bir mermi sık, gitsin. | Open Subtitles | لمَ لا تقتله؟ أطلق رصاصة في رأسه اللعينة. |
Mark, kafasına bir mermi yemeyi hak edecek ne yapmıştı? | Open Subtitles | ما لم علامة القيام به ليستحق رصاصة في الرأس؟ |
bir mermi. Bir parça kendimize fazla güvenmiyor muyuz.? | Open Subtitles | رصاصة واحدة ألم نكن نحن شديدو الثقة نوعا ما؟ |
Bu gerçekten de çok komik, küçük bir mermi bir anda herşeyi açıkça görmeni sağlayabiliyor. | Open Subtitles | غريب حقاً كيف رصاصة واحدة فجأةً تجعل كل شيء واضح |
bir mermi de kafasına sık. | Open Subtitles | فلا تبخل في استعمال الرصاص تكفي رصاصة واحدة أخرى في الرأس |
Mesajımızı duyurmak için sadece bir mermi gerekiyor. Hepimiz şehit olacağız. Mesajımız duyulacak. | Open Subtitles | ستحتاج طلقة واحدة كي نصنع موقفاً سوف نكون شهداء ، الرسالة ستسمع |
Kuyruk kısmı .24 kalibrelik bir mermi. | Open Subtitles | إنها رصاصة من نوع عقب القارب من عيار 264 |
- Ama bir kovan var, öyleyse bir mermi ateşlenmiş, ve diğerleri sıcaktan patlamış. | Open Subtitles | لقد اطلق رصاصه واحده واما البقيه فقد انفجرو من الحراره |
Onu kafasına bir mermi ile cennete göndermem emredildi. | Open Subtitles | لقد أمِـرت أن أرسله للجنة برصاصة في رأسه |
Yaşadığımız onca şeyden sonra hiç kafalarına bir mermi sıkmanın doğru şey olduğunu düşünmedin mi? | Open Subtitles | بعد كل ما خضناه، لم يكن هناك لحظة شعرت فيها أن وضع طلقة في رأسهم كان هو الصواب؟ |
Kafama bir mermi sıkmayı tercih ederim. | Open Subtitles | فأنتم مخطئون أفضّل أن أطلق رصاصة على رأسي |
Stern, eğer bu fabrika gerçekten... ateşlenebilecek bir mermi üretirse, ben çok mutsuz olurum. | Open Subtitles | إذا استمر المصنع لانتاج هيكل واحد سليم سأكون سعيدا جدا |
Kurşun da sihirli değilmiş. Sıradan bir mermi. | Open Subtitles | ولم تكن رصاصة سحرية بل كانت رصاصة عادية. |
Eğer ikinci bir mermi varsa, ...etrafta ikinci bir tetikçimiz var demektir. | Open Subtitles | لو كانت هناك رصاصة ثانية، فهذا يعني أنّه كان هناك مطلق نار ثاني |
Kafasına bir mermi sıkın, sonra da nehre atın. Hayır! | Open Subtitles | -ضع طلقةً في رأسه، ومِن ثمّ ألقِه في النّهرِ . |
Başın arka tarafında tek bir mermi yarası vardı ve ölüm nedeninin bu olduğu sonucuna vardım. | Open Subtitles | كان هناك جرح مفرد بفعل الرصاصة في مؤخرة الرأس وقد استنتجت أنه سبب الوفاة |
Ben kafasında bir mermi alabilir miyim ve çölde burada gömüyorum. Beni anlıyor musun? | Open Subtitles | يمكنني أن أضع رصاصة في رأسك ودفنك هنا في الصحراء |