| O gece öldürdüğünüz de, müşterilerinizden birisiydi. | Open Subtitles | وأنه كان أحد زبائنك ذلك الذي قتلت تلك الليلة |
| 36.2'lik kale koşucusunu şaşırtma ortalaman çağın en iyi ortalamalarından birisiydi. | Open Subtitles | نسبتك المئوية الـ362 لرمي الكرة نحو القاعدة كان أحد أفضل النتائج في عهدك |
| Ama hastaneden birisiydi, o değildi. | Open Subtitles | ولكنة كان شخصاً من المستشفي هذا المتصل كان هو |
| Zalim birisiydi ama o zaman görememiştim. | Open Subtitles | لقد كان رجلاً قاسياً مع أنني لم أستطع رؤية هذا وقتها |
| Doğru, geçmişte sorunlu birisiydi ama geçmişte kaldı bunlar, anladın mı ? | Open Subtitles | أجل، لقد كان رجل سيء لكن هذا كله كان في السابق، مفهوم؟ |
| Baban nasıl birisiydi? | Open Subtitles | ماذا كان يبدو أبيك؟ |
| Ve annem de sosyete girmiş birisiydi. Ben de sosyetedeyim. | Open Subtitles | و أمي كانت من الطبقة الارستقراطية و أنا كذلك |
| Seni içeride istemeyenler onlar değildi. Başka birisiydi. | Open Subtitles | ليس هم من لم يريدوا قبولكِ لقد كان شخصا أخر |
| Annemin bir arkadaşı doktordu ve çok saygın birisiydi. Sanırım hep onu düşündüm. Saygıyı. | Open Subtitles | لقد كان أحد أصدقاء والدتي طبيبًا، وكان مُحترمًا وأظنّني ...لطالما اعتقدتُ أنّي أريد ذلك الاحترام أيضًا، و |
| Hukuk fakültesindeki profesörlerimden birisiydi. | Open Subtitles | لقد كان أحد أساتذتي في كلية الحقوق. |
| Senin ekibinden birisiydi, Harry. | Open Subtitles | انه كان أحد طاقمك، هاري |
| Ama hastaneden birisiydi, o değildi. | Open Subtitles | ولكنة كان شخصاً من المستشفي هذا المتصل كان هو |
| Ben de ederdim ama sonra bir tanesiyle tanıştım ve oldukça düzgün birisiydi. | Open Subtitles | ولقد تعودت على هذا ولكن عندما تعرفت على شخصاً ولقد كان شخصاً محترماً جداً |
| Diğer adamı öldürmek zorunda kaldım. - İyi birisiydi ama. | Open Subtitles | تحتم علي قتل الشخص الآخر، لقد كان رجلاً طيباً |
| Gördün mü, eskiden Çok zengin ve güçlü birisiydi. | Open Subtitles | في تلك الأنحاء كان رجلاً ثرياً وذو نفوذ |
| İsa'dan çok önce, Judah'ın kralı Josiah adında birisiydi. | Open Subtitles | قبل ميلاد المسيح بمدة ملك جوداه كان رجل يدعى جوسياه |
| Derek şovda gayet iyi birisiydi ama sanırım iyi adamların bile bir kırılma noktası var demek ki. | Open Subtitles | ديريك كان رجل لطيف في العرض ولكن أعتقد أنة حتى الرجال اللطفاء لديهم نقاط ضعف |
| İyi birisiydi. | Open Subtitles | كان يبدو لطيفاً جدّاً. |
| Plajdaki, güzel ve sıcak yaz günlerinden birisiydi. | Open Subtitles | كانت من الأيام الجميلة الدافئة الصيفية على الشاطىء |
| O başka birisiydi. İsa'ydı o. | Open Subtitles | ذلك كان شخصا مختلفا ذلك كان المسيح |
| Calvin McGee, dış hatlarda çalışan altı bagaj şefinden birisiydi. | Open Subtitles | كالفين ماكجي كان واحدا من الستة المشرفين على عمال الحقائب للرحلات الدولية |
| O bizden birisiydi ve bu bizi de sinirlendirdi. | Open Subtitles | صدقني أنه كان واحداً منا و نحن لا نستخف بالقضية |
| Kızınız kimsenin unutamayacağı birisiydi. | Open Subtitles | لقد كانت شخص رائع, الجميع سيتذكرها ولن ينساها |
| - Kız, yardıma ihtiyacı olan birisiydi. | Open Subtitles | لقد كانت شخصاً يحتاج للمساعدة |
| Öğrenci değil. Koro kampına gelen birisiydi işte. | Open Subtitles | إنّه لا يرتاد هذه المدرسة لقد كان شاباً من معسكر الفرقة |
| Senin adamın Jeppie adını kullanıp kızları kaçıran Kratsov adına çalıştığı için, kirli birisiydi. | Open Subtitles | إذا, لقد كان رجلك ذو تعامل قذر تحت إسم, جى بى _ كان يعمل بأمرة رجل عصابه يدعى, كلاوتس ميتس _ |