Hayır, o bize ihanet etti. | Open Subtitles | لقد خاننا مرة ، من يضمن الا يفعلها ثانية؟ |
-, ama, bunun yolu, - General Dolgov bize ihanet etti, | Open Subtitles | لكن الطريقَ هو يُمكنُ أَنْ يَكُونَ لقد خاننا الجنرال دولغوف |
Ama Saunders, bize ihanet etti. | Open Subtitles | لكن سوندرز ، خيانة لنا. |
Baban bize ihanet etti, Adını bir daha duymak istemiyorum. | Open Subtitles | أبوك قد خاننا , و لا أريد أن اسمع إسمه مرة أخرى |
Kızı bırak gitsin. bize ihanet etti. Hemen polisi arıyorum, ayrıca bu bir emirdir. | Open Subtitles | دع الفتاة لحالها، لقد خانتنا سأتصل بالشرطة وهذا أمر |
Kendi babasına ihanet etti, bize ihanet etti, ve her birinize ayrı ayrı ihanet etti. | Open Subtitles | لقد خان والده لقد قام بخيانتنا ولقد قام بخيانة كل واحد منكم، يارفاق |
O zamanlarda biz İspanyolar'a Araplar'ı Afrikaya'ya geri sürmeleri için yardım ettik, ancak Katolik kral bize ihanet etti. | Open Subtitles | في ذلك الوقت ساعدنا الأسبان لطرد العرب :إلى أفريقيا, ولكن الملك الكاثوليكي غدر بنا |
-Juliana bize ihanet etti. | Open Subtitles | . جوليانا خانتْنا |
bize ihanet etti! | Open Subtitles | اقتله لقد خاننا |
Büro bize ihanet etti. | Open Subtitles | لقد خاننا المكتب |
Kesinlikle bize ihanet etti. | Open Subtitles | لقد خاننا تماما |
Kont Dooku bize ihanet etti. | Open Subtitles | الكونت دوكو , لقد خاننا |
- Anateo bize ihanet etti. | Open Subtitles | * لقد خاننا * أناتيو |
Bu adam bize ihanet etti. | Open Subtitles | هذا الرجل خيانة لنا. |
Musa ilk önce bize ihanet etti. | Open Subtitles | موسى خيانة لنا أولا. |
- Muhafız bize ihanet etti. | Open Subtitles | - الجارديان تمت خيانة لنا. |
O bize ihanet etti. | Open Subtitles | -كما لو أنه يكترث ، إنه قد خاننا . |
Ama Binbaşı, Voller bize ihanet etti. | Open Subtitles | لكن يا رائد (فولر) قد خاننا |
Bell bize ihanet etti. | Open Subtitles | قد خاننا (بيل). |
Buluşma saatinde prensin yatıyla denize açılmaya limana gitmek için çıktık ama hizmetçim prensese karşı bize ihanet etti, o da peşimizden yola çıktı. | Open Subtitles | حسناً, في الساعة المحددة تجهزنا للذهاب للمرفأ لنبحر في يخت الأمير, ولكن.. خانتنا خادمتي وذهبت للأميرة |
Bu Daniels'la ilgili, Nicky'le değil. O kız bize ihanet etti. | Open Subtitles | (هذا ما فعله (دانيالز) ، و ليس (نيكى - لقد خانتنا - |
Charlie Wright bize ihanet etti. Damon! | Open Subtitles | (تشارلي رايت) قام بخيانة (الثقةبيننايا (دايمن... |
Biz yerel askeri komutana güvendik, ama o bize ihanet etti. | Open Subtitles | لقد وثقنا بقائد عسكري محلي ولكنه قام بخيانتنا |
Piers bize ihanet etti.. | Open Subtitles | بيرس ) غدر بنا ) |
O kız bize ihanet etti. | Open Subtitles | خانتْنا. |