Ama ayrılman gerektiğini anlayana dek bizimle beraber burada kalabilirsin. | Open Subtitles | و لكن يمكنك البقاء معنا حتى تشعرين برغبتك فى الذهاب |
Şehir hastanesine ulaştığımızda bizimle beraber bir kaç bin kişi vardı. | Open Subtitles | ،عندما وصلنا إلى مستشفى المدينة كان معنا عدة آلاف من الناس |
bizimle beraber eğitim aldın, teknede bizimle beraber geldin, bizimle beraber savaşırken yaralandın. | Open Subtitles | لقد تدربت معنا.. لقد أتيت في القارب معنا.. لقد أَصبت أثناء قتالك معنا |
Bir sürü insan bize ulaşıp bizimle beraber | TED | الكثير من الناس كانوا يعملون معنا جاهدين في محاولة رفع الوعي |
Avrupa'da gördüğümüz uzun yıllar bizimle beraber olacak. | TED | ما رأيناه في أوروبا سيكون حاضراً معنا لسنوات عديدة. |
SHW: Bileklerimizi bu şekilde savuracağız Siz de bizimle beraber yapın. | TED | سوفي: سنقوم بتحريك معصمنا هكذا، وستقومون بذلك معنا. |
Bundan dolayı, belki tarihimizden, geçmiş tarihimizden bu karakteristikleri bizimle beraber günümüze getirmişizdir. | TED | وبالتالي، من المحتمل أن نكون قد جلبنا معنا هذه الخصائص من ذلك الماضي، الماضي السحيق. |
Ve Lagos'a, bu gece bizimle beraber olan harika, yetenekli film yönetmeni Bond Emeruwa ile tanışmaya gittik. | TED | و ذهبنا إلى لاغوس لمقابلة بوند امريوا, المخرج السينمائي الرائع الموهوب و المتواجد معنا الليلة. |
Ama benim asıl delice istediğim şey, bu uzay bilimcilerini bizimle beraber derinlere indirmekti. | TED | ولكن ما كنت أرمي إليه حقا هو أخذ علماء الفضاء معنا الى الاعماق |
Yarattığımız her yeşil alan bizimle beraber yaşayan insan dışı her canlı için bir davetiye. | TED | وفي كل مساحة خضراء نخلق يتم توجيه دعوة لغير البشر إلى التعايش معنا. |
Aramızda konuştuk ve Ira, Bart'ın bizimle beraber kalmasını istiyor. | Open Subtitles | ونحن ناقشنا الامر، وايرا يريد بارت ان يعيش معنا |
İnsanlar Aziz Crispin Günü bizimle beraber savaşırken, onlar burada değildi. | Open Subtitles | في حين أنها لم تكن هنا أي حياة حارب معنا في يوم عيد القديس كريسبين ل. |
bizimle beraber olmana sevindim, Crown. Hazır, takım... Yüzbaşı. | Open Subtitles | أنا سعيد بوجودك معنا يا كراون اجعل هؤلاء الرجال ينتظمون بالتشكيلة بسرعة يا نقيب كاردويل |
Genç Ben, Lane onu vurduğundan beri bizimle beraber. | Open Subtitles | بن الشاب، كان على طول معنا دائما لحين اطلق عليه لين النار |
Kocam ve ben Damien'in bizimle beraber kiliseye gelmesini istiyoruz. | Open Subtitles | أنها رغبتى و رغبة زوجى أن نصطحب داميان معنا الى الكنيسه |
Charlie, Terry'e bizimle beraber kalmasını önerdim, boş odamız var. | Open Subtitles | لقد كنت أقول لتيري اننا نرحب بك للإقامة معنا |
Senin de bizimle beraber San Francisco'ya otelimizin ortağı olarak gelmeni isterim. | Open Subtitles | سوف أصبح سعيدا لو عدت معنا الى سان فرانسيسكو لتكون شريكا لنا فى الفندق الذى سنبنيه |
Paco, Eee, Miklo bir süre için bizimle beraber kalacak? | Open Subtitles | باكو, ميكلو سيبقى معنا لفترة... جد له مكانا في غرفتك |
8 yaşımdayken sağır kuzenim bir yıl bizimle beraber kaldı. | Open Subtitles | وأنا في الثامنة، كان لديّ قريباً أصماً عاش معنا لمدة سنة |
5 saniye bizimle beraber meseleye odaklansaydın, bunu durdurabilirdin. | Open Subtitles | إذا كنتِ عملتِ معنا لخمس ثواني كنتِ أوقفتِ هذا |