Petar Popara Blacky ve Marko Dren'in bulunduğu çetede... | Open Subtitles | بيتر بوبرا، الملقب بـ بلاكي وماركو درين. |
"Blacky'e selamımı ilet oradan bir yere kımıldamasın. | Open Subtitles | "بلغ بلاكي تحياتي وأخبره بأن لا يأتي بأي تحرك" |
Yoldaş Blacky, emirleriniz yerine getirildi... | Open Subtitles | رفيق بلاكي! لقد فتشنا الجيوب، وجردنا الجنود من أسلحتهم |
Çünkü uyuşturucu işini yapan eski bir sınıf arkadaşımdı. Blacky! | Open Subtitles | لأنّ الرئيس المحلي كان زميلاً لي في الصف واسمه (بلاكي)0 |
Blacky gitmesine izin ver. Yani trenin içine demek istiyorum. | Open Subtitles | لنهدأ جميعاً ضع هذه البندقية جانباً يا بلاكي) إتركه يذهب) |
Neyse, cılız kollarım olduğundan dirseğime kadar sokabiliyordum. Blacky'yi doğurturken bir saatimi kaybet-- | Open Subtitles | على أي حال ، لديّ أذرع نحيفة لذا دخلت هناك ...حتى مرفقي لقد فقدت ساعتي أولّد بلاكي |
O zaman Blacky ile evlen kardeşim. | Open Subtitles | تزوجي العم بلاكي أختي. |
Blacky dostum sana ne yaptılar böyle? | Open Subtitles | يا إلهي، رفيق بلاكي! مالذي فعلوه بك! |
Yaşamını ve gençliğini bunun için feda eden Blacky'miz. | Open Subtitles | بلاكي الذي ضحى بحياته وبشبابه |
Petar Papora Blacky'yi. Bu gece, onu öldürme sahnesini çekeceğiz. | Open Subtitles | بيتر بوبارا بلاكي. |
İstersen sana Blacky'de esrar ayarlayabilirim. | Open Subtitles | يمكنني أن أحصل لك على سيجارة ممنوعات من عند (بلاكي)0 |
Burası Blacky'nin yeriydi. Ama işler hep böyle değildi. | Open Subtitles | كانت هذه البضاعة ملكاً لـ(بلاكي) لكنها لم تكن دائماً ملكه |
Çünkü burası uğursuz bir yerdi. Carrot burayı en güvenilir satıcısı Blacky'ye verdi. | Open Subtitles | كان المكان منحوساً فسلّمه لتاجره الذي يثق به كثيراً؛ (بلاكي)0 |
Sonra şu Blacky'ye bak. Her tarafı altın. Altın zincir, altın saat. | Open Subtitles | وها هو (بلاكي) المكسو بالذهب ؛ عقد ذهبي وساعة ذهبية |
Yarın ödeme günü, sana birkaç içki alırız. Adama yalan söyleme. Ödeme yapılsa bile, Blacky diğer dokuz adama yaptığı gibi ona da acımayacaktır. | Open Subtitles | لا تكذب على الرجل لو كنا نأخذ أجراً بلاكي) سوف يتخلص منه) |
Earl ve Blacky, Camel'i bu halde görürse her şey biter. | Open Subtitles | بمجرد أن يكتشف (إيرل) و(بلاكي) الأمر فهو منتهي |
Blacky ve adamlarına, bir daha sana dokunamaması için ona bir ders vermelerini söylememi iste. Marlena, sorun değil. | Open Subtitles | أخبريني أن أخبر(بلاكي) أن يعلمه أن لا يمس أشيائى |
Kızlar, August'un Blacky'e... harekete geçer geçmez senin peşinden gelmesini emrettiğini duymuş. | Open Subtitles | لقد سمعته يعطي (بلاكي) الأوامر إنهم قادمون من أجلك بمجرد أن يتحرك القطار |
Kardeşim ve en iyi dostu Blacky. | Open Subtitles | . وأعز أصدقائه، بلاكي! |
Blacky dayı! | Open Subtitles | عم بلاكي هجوم... |