bu çalışmaya, kuramsal fizik ve atom fiziği üzerine sahip olduğu uzmanlığını kattı. | Open Subtitles | أتت الى هذا العمل مع ما تحمله من خبرة في الفيزياء النظرية والذرية |
bu çalışmaya dahilsiniz ve hayatımı siliyorsunuz. | TED | فأنت في الواقع جزء من هذا العمل. وأنت تمحو حياتي. |
Görevimiz daha fazla ve daha fazla insanı bu çalışmaya dahil etmek. | TED | مهمتنا اليوم هو إشراك العديد والعديد من الناس في هذا العمل. |
bu çalışmaya ilk kez 29 yaşındayken rastladım ve çok zor bir ayrılıktan geçiyordum. | TED | لقد اكتشفت هذه الدراسة عندما كنت في 29 من عمري ولقد كانت حالتي صعبة بعد انفصالي عن حبيبي. |
Bana bu çalışmaya dahil olmam için para ödüyorlar. | Open Subtitles | أريد أن أكون واضحاً, هو ان يدفع لي راتباً للمشاركة في هذه الدراسة |
bu çalışmaya katılabilmen için birçok bağlantımı kullandım. | Open Subtitles | اضطررت للاتصال ببعض المعارف لتسجيلك في تلك الدراسة |
bu çalışmaya sebep olan niyeti artık tam olarak biliyorsunuz. | TED | أنت الآن تعرف النوايا الحقيقية التي أدت إلى إنشاء هذا العمل. |
Ve bu çalışmaya başladığım gibi Dünya Bankası'ndan bir memorandum aldım, önce hukuk bölümünden; şöyle söylüyorlardı: "Bunu yapmaya izniniz yoktur. | TED | و بمجرد بدئي لهذا العمل وصلتني مذكرة من البنك الدولي, من القسم القانوني أولا قائلين فيها, "أنه غير مسموح لك بمثل هذا العمل |
Bana bu çalışmaya dahil olmam için para ödüyorlar. | Open Subtitles | أريد أن أكون واضحاً, هو ان يدفع لي راتباً للمشاركة في هذه الدراسة |
Birkaç yıl önce bu çalışmaya ilk kez rastladığımda bir ayrıntı beni gerçekten etkiledi; söylentiye göre katılımcılardan ikisi altı ay sonra evlenmişler ve tüm laboratuvar ekibini düğüne davet etmişlerdi. | TED | اذن عندما صادفت هذه الدراسة قبل بضع سنوات، علق بذاكرتي حقّا أحد التفاصيل، حيث شاع خبر زواج مشاركين بعد ستة أشهر، وقاموا بدعوة الجميع بالمختبر. |
bu çalışmaya bir yıl önce başladık. | Open Subtitles | بدأنا هذه الدراسة قبل عام. |
bu çalışmaya Kevin'i sokmam için beni ikna ettin. | Open Subtitles | (أنت من أقنعني بوضع (كيفين على تلك الدراسة |