| O sadece bu aşkı yaşamak, sevgilisinin dokunuşlarını hissedip, sesini duymak istiyor. | Open Subtitles | هي فقط أرادت أن تعيش ذلك الحب لكي تشعر فقط بوقع صوته |
| Seni doğurduğum için en azından bana bu aşkı bir anı olarak saklamamda yardım et. | Open Subtitles | منذ أن ولدت ساعدني على الأقــل لأبقـي ذلك الحب كـ ذاكرة |
| Seni doğurduğum için en azından bu aşkı bir anı olarak saklamama yardım et. | Open Subtitles | منذ أن أنجبتك على الأقل ساعدتني على أبقاء ذلك الحب كـ ذاكرة |
| Bir gün sonunda bu aşkı bulmuş ve harika bir şeymiş. | Open Subtitles | وفي يوم ما وجد أخيراً ذلك الحب وقد كان رائعاً. |
| # Uzun yıllar yaşadık biz bu aşkı # | Open Subtitles | لوقت طويل كنا نستمتع بهذا الحب |
| Kendi içine, yeterince derine bakarsan bu aşkı bulacaksın. | Open Subtitles | انظر عميقاً كفاية بداخلك ستجد ذلك الحب |
| Ya bu aşkı nikâhtan sonra bulursam? | Open Subtitles | وماذا إذا وجدت ذلك الحب بعد الزواج ؟ |
| bu aşkı... Nasıl durdurabilirim? | Open Subtitles | ذلك الحب ، كيف يمكنني أيقافــه ؟ |
| Ben bu aşkı hayatım boyunca yaşamak istiyorum. | Open Subtitles | أريد مثل ذلك الحب خلال حياتي بأكملها. |
| Belki de bu aşkı kıskanır. | Open Subtitles | حتى أنه قد يحسد ذلك الحب. |
| Ve bu aşkı kutlamak için, gelin çok iyi arkadaşı, Tru Davies'den bir pasaj okumasını istedi. | Open Subtitles | ولنحتفل بهذا الحب, لقد طلبت العروس منأفضلصديقاتها(ترودايفس ) لتقرأ نذور اليوم , ( ترو ) ؟ |