Şimdi de Bu koşullar altında tuhaf gelebilecek bir ricam olacak. | Open Subtitles | والآن لدي ما قد يبدو في هذه الظروف الحالية طلباً غريباً |
Fakat Bu koşullar altında, yapabileceğim bir şey yok. Üzgünüm. | Open Subtitles | لكن فى هذه الظروف , لا يمكننى فعل شئ أسف |
Bu koşullar altında böyle bir şey hissetmen son derece normal. | Open Subtitles | في ظل هذه الظروف إنه من الطبيعي أن تشعري بهذه الأمور |
Ve bir kez Bu koşullar sağlandığında, yaptığınız her ne ise sadece onun hatırı için yapmak yetiyor. | TED | ما أن تتوافر هذه الشروط يصير ما تفعله مستحق الفعل في ذاته |
İnsanların Bu koşullar altında çalışmalarını istememelisiniz. | TED | لا يمكنك أن تطلب من الناس العمل في ظل هذه الظروف. |
Bu koşullar altında duruma el koymam gerek. Derhal. | Open Subtitles | وفى ظل هذه الظروف اعتقد اننى سأتنحى فورا |
Bu koşullar altında balo yapmak biraz katı kalplilik gibi gelebilir ama, iş hayatı öyle gerektiriyor. | Open Subtitles | قد يكون من قلة الشعور إقامة حفل راقص فى مثل هذه الظروف, ولكنى اُدير عملا هنا يا سيدى,وقد تم الترتيب لهذا بالفعل |
Bu koşullar altında endişeli olmanız gayet normal. | Open Subtitles | لديكم الحق بأن تكونوا قلقين تحت هذه الظروف الراهنة |
Keşke bunu Bu koşullar altında yapıyor olmasaydık, ama bu durumda... | Open Subtitles | و أود أننا لم نضطر لفعل ذلك في هذه الظروف ولكن نظرا للوضع الحالى |
Efendim, bunun yapay bir yaşam formu olduğunu düşünüyorum, ancak Bu koşullar altında bundan fazlasından emin olamam. | Open Subtitles | أنا متأكدة أن هذا نوع من أشكال الحياة الذكية لكني لست متأكدة من أي شيء أكثر تحت هذه الظروف |
Seninle Bu koşullar altında tanışmış olmaktan çok üzgünüm Eve. Ben Cristy. Cristy Keane. | Open Subtitles | آسفة أننا التقينا فى ظل هذه الظروف يا إيف أنا كريستى ، كريستى كين |
Bu koşullar altında bile... müttefik olup olmadığımızı sorabilirler. | Open Subtitles | حتى في ظل هذه الظروف من الممكن أنه سيمتحنك ليتأكد من تحالفنا |
Bu koşullar altında onun Underhay olduğunu söyler mi hiç? | Open Subtitles | تحت هذه الظروف,هل هى راغبة حقا فى ان تتعرف على الجثة على انه اندرهاى ؟ |
Bu koşullar altında bize yardımcı olma nezaketini gösterirseniz eğer, müteşekkir oluruz. | Open Subtitles | سنكون ممنونين لو استطعت مد يد العون لنا في هذه الظروف |
Onlar birbirlerinin icabına bakana kadar Bu koşullar altında beklemek zorundaydım. | Open Subtitles | و تحت هذه الظروف إضطريت للإنتظار حتى يعتنوا ببعضهم البعض |
Tamam, o zaman Bu koşullar altında, fena görünmediğim konusunda anlaşalım. | Open Subtitles | حسناً، فلنتفق على أني أبدو حسن المظهر في ظل الظروف الحالية |
Bu koşullar altında, mavi olan FOXO proteini ... ... hücrenin ortasındaki çekirdekteki... ... küçük bölmenin içine gitti ... ... ve bağlayıcı bir gen üzerine oturdu. | TED | تحت هذه الشروط, البروتين فوكسو بالأزرق دخل في النواة تلك المقصورة الصغيرة هناك في وسط الخلية -- ويجلس على جين مرتبط بها |
Ona yanlış anestezi verdiler - Bu koşullar nedeniyle. | Open Subtitles | لقد أعطوها مخدرا خاطئاً فى ظل الظروف المحيطة بها |
Bu koşullar altındaki vurup kaçma suçunun cezası 12-15 yıl hapis demektir. | Open Subtitles | جناية الدهس و الهروب بهذه الظروف عقوبتها 12 إلى 15 سنة حبس |