Yaklaşan bir depremi hissettim. Bu mümkün mü? | Open Subtitles | أنا أشعر بهزة قادمة هل ذلك ممكن حتى؟ |
Anneni geri getirmek istemen çok doğal. Keşke getirebiIsek ama Bu mümkün değil. | Open Subtitles | بالطبع تريدين احضار أمك مرة أخري وأتمني بأننا نستطيع , ولكن هذا مستحيل |
Bu mümkün, ama bildiğiniz gibi, ilk önce bize rapor vermek standart bir prosedürdür. | Open Subtitles | هذا محتمل لكنّ الإجراءات المتيعة تحتم عليهم الاتصال بنا |
Ancak vücudum olmadan Korkarım ki Bu mümkün değil, öyle değil mi? | Open Subtitles | في غياب جسدي، لن يكون هذا ممكناً للأسف، أليس كذلك؟ |
Diyelim ki bir sene boyunca yoluna çıkmadım ki Bu mümkün. | Open Subtitles | لنفترض أننى أخرتك واحدة أستطيع ذلك . ذلك محتمل |
Aşkım, senin yanında tüm acılarını paylaşmak isterim... ama Bu mümkün değil. | Open Subtitles | حبيبي , ليتني كُنت هناك واشاركك الآلام ولكن لا يمكن ذلك |
Bu mümkün ve zor da değil. | TED | ذلك ممكن وليس صعبا. |
Hatta Bu mümkün mü ki? | TED | هل ذلك ممكن من الأساس؟ |
Sizce Bu mümkün mü? | Open Subtitles | هل تعتقد أن ذلك ممكن |
Korkarım ki Bu mümkün değil. Sizi sorgulaması gereken benim. Neden buna boyun eğeyim? | Open Subtitles | أخشى أن هذا مستحيل ولكن يجب أن أسألك عن أمور |
- Bu mümkün değil. - İddianı biraz abartmışsın. | Open Subtitles | ــ هذا مستحيل يا سيادة العمدة ــ أنت تهول من فعلتك |
Ve ben de sana bunun imkansız olduğunu söylüyorum. Eğer Bu mümkün olsa bile bunun kendi bahçende cehennem olmasından farkı yok. | Open Subtitles | وأنا اقول لك أن هذا مستحيل ولو حدث فعلاً فيبدو أن أحداً أرسله |
Bu mümkün, Oberoth ve bunu öğrenmenin tek yolu var. | Open Subtitles | هذا محتمل, أوبريث وهناك طريقة واحدة لنكتشف ذلك |
Bu mümkün ama biraz abartılı, sizce de öyle değil mi? | Open Subtitles | هذا محتمل ، لكنّه صعب التصديق ألا تعتقدي هذا ؟ |
Bu mümkün olsa bile, sana bütün yaptıklarımdan sonra neden bana yardım edesin? | Open Subtitles | حتى إن كان هذا ممكناً هل ستفكرين بمحاولتها بعد كل ما فعلته بك ؟ |
tarayıcılar uzun mesafeli tarama yapmak zorunda kalsalar bile bulmalıyız emredersiniz kaptan Bu mümkün kaptan,ekibimi koruyordum | Open Subtitles | أدنى أنظمة المسح سيكون لديها مدى أكثر جهاز المسح الثلاثي أجل يا كابتن، هذا ممكناً كابتن، لقد كنت أحمي طاقمي |
Demek istediğin kayıp değil, saklanıyor. Bu mümkün. | Open Subtitles | أنت تقول أنه ليس مفقودا لكنه مختفي ذلك محتمل |
Brooklyn'den çıkıp 30 dakika içinde geri dönmek, Bu mümkün değil. | Open Subtitles | للقطع مدينة بروكلين والعودة في 30 دقيقة لا يمكن ذلك |
Biyolojik olarak Bu mümkün değildi. | TED | من الناحية البيولوجيّة، لا يمكن أن يكون ذلك ممكناً. |
- Bu mümkün. - Hayır mümkün değil. Bizim sınıfta kalmamız mümkün. | Open Subtitles | هذا ممكن لا هذا غير ممكن , الممكن هو ان افشل بصفي |
Eğer bu canlı yayın iki hafta önce çekildiyse Bu mümkün. | Open Subtitles | إنه ممكن لو كان البث الحي أطلق قبل أسبوعين |
Bu mümkün, domuz, blöf yapıyor olabilirim. | Open Subtitles | هذا ممكن يا خنزير ربما أكون أحتال إنه محتمل أيها الكتله المقرفه التعيسه |
Bu mümkün olsaydı bile ki değil, neden? | Open Subtitles | نعم, حتى ولو كان ذلك ممكنا, مع العلم أنه غير ممكن, لماذا؟ |
Ve biliyorsun ki, Bu mümkün olsa bile, doğru yol bu değil. | Open Subtitles | وتعرف حتى لو كان هذا ممكنًا هذا ليس السبيل لذلك. |
Bu mümkün değil. Ziyaretine gelen tek kişi benim. | Open Subtitles | لا يمكن هذا أنا الزائر الوحيد له |
Bence Bu mümkün, insanlar büyük ihtimalle işlenen bu suçları duyduklarında bu af saçmalığını yürürlükten kaldıracaklardır. | Open Subtitles | ومن الممكن ايضًا الناس سوف تغضب، وعندمايسمعونتفاصيلهذه الجرائم.. سوف يلغون ذلك العفو. |
Bu mümkün. Senden önce_BAR_semptomları gördü. | Open Subtitles | هذا جائز لان مظاهر المرض ظهرت عليها اولا |