bu yaratıkları Kuzey Amazonlarda yaşadıkları yerde, Akuyiro kabilesinin vatanında ziyaret edelim. | TED | لنزر مكان عيش هذه المخلوقات في شمال شرق الأمازون موطن قبيلة الأكوريو. |
Umuyorum ki önümüzdeki 10 sene içinde bu yaratıkları bulacağız, ve o zaman, elbette evrendeki yaşam üstüne tüm görüşümüz değişecektir. | TED | لذا, أتمنى أن نتمكن من إيجاد هذه المخلوقات في الـ10 سنين القادمة ثم, ستتغير نظرتنا عن الحياة في الكون بالطبع |
bu yaratıkları öldürmek için bir uzmana ihtiyacımız var. | Open Subtitles | نحتاج شخصا ما, خبيرا للقضاء على هذه المخلوقات |
Micheal'ın araştırmasını bırakmasının nedeni onun bile bu yaratıkları kontrol edememesiydi. | Open Subtitles | هى سبب ترك مايكل بحثه حتى هو لا يستطيع السيطرة على تلك المخلوقات |
Hanımefendiye, şayet bu yaratıkları beraber etüt edebilirsek onlarla hiç bir ortak noktam olmadığının ortaya çıkacağını söyledim. | Open Subtitles | أخبرت الفرسة لو بإمكاننا سوية دراسة هذه المخلوقات عندها سيصبح من الواضح أنه لا يوجد شيء مشترك بيني وبينهم |
bu yaratıkları daha önce hiç görmemiştim. | Open Subtitles | لم يسبق لي أن واجهت هذه المخلوقات من قبل |
Çatıdan yeraltı mezarlığına kadar her yeri arayıp bu yaratıkları buluyoruz ve Henry'nin tüm takip cihazlarının gizlenme özelliklerine karşı modifiye edilmesini istiyorum. | Open Subtitles | سوف نجد هذه المخلوقات وأريد أن يتم تعديل جميع أجهزة التتبع الخاصة بهنري هل تظنين أنهم ما زالوا هنا؟ |
bu yaratıkları öldüremezsiniz, ...ayrıca bunun vejeteryan olmakla bir ilgisi yok. | Open Subtitles | لا يمكنكم يا رفاق قتل هذه المخلوقات وهذا لا علاقه له بكونى نباتيه |
Reba, onlarca insanı öldüren bu yaratıkları neden korumamız gerektiğiyle ilgili bizi aydınlatır mısın? | Open Subtitles | ريبا هل تقومي بتنويرنا لماذا علينا حماية هذه المخلوقات التي قتلت الكثير من الناس؟ |
Gürültü bu yaratıkları çekiyor. Kafaya yapılan atışlar daha etkili oluyor ve onları daha çok çekiyor. | Open Subtitles | الأصوات جذب هذه المخلوقات عندما رصاصة واحدة في الرأس يؤثر |
Bakın, bu yaratıkları kendi zamanından koparıp sonra da istediğinizi yapamazsınız. | Open Subtitles | انظروا، لا يمكنك مجرد اخراج هذه المخلوقات من زمانها وتفعل ما تريده معها. |
bu yaratıkları durdurabilmemizin tek yolu onların kendi kanlarını kullanarak onlardan birine dönüşmekti. | Open Subtitles | الطريقة الوحيدة اللتي يمكننا بها ان نوقف بها هذه المخلوقات كان بأستخدام دمائهم لتحويل أبنائهم |
bu yaratıkları da bize geri gönderdiler. | Open Subtitles | ثم أرسلوا هذه المخلوقات الضوئية مجدداً إلينا |
En kısa sürede bu yaratıkları kendi evlerine götürelim. | Open Subtitles | حالما نعيد هذه المخلوقات لمواطنهم المناسبة |
Hayır, insanlara neden bu yaratıkları öldürmek yerine korumamız gerektiğini anlatıyorum. | Open Subtitles | دليل ﻹبادتها كلا، دليل لمساعدة الناس في فهم لما علينا حماية هذه المخلوقات |
bu yaratıkları korumak için mi savaşıyoruz? | Open Subtitles | هل نتقاتل من أجل حماية هذه المخلوقات ؟ |
bu yaratıkları yenmenin bir yolunu bulmalıyız. | Open Subtitles | يجب أن نجد طريقة نغلب بها هذه المخلوقات |
Ve Professor Sanders ve ben bu yaratıkları izole edilmiş bir alanda kıstırıp yakalamanız konusunda hemfikiriz. | Open Subtitles | اتفقت انا و البروفيسور ان عزل تلك المخلوقات فى مناطق صغيرة ليكون بمقدورنا اصطيادها و احتوائها |
bu yaratıkları dönüştürüp savaş meydanında serbest bırak ve virüs orman yangını gibi tüm dünyaya yayılsın. | Open Subtitles | أطلق تلك المخلوقات خلال أي معركة وسينتشر ذلك الفايروس في الأرض بسرعة كالحريق |
Yani insan biçiminde olan avcılar... bu yaratıkları avlanmaları için buraya mı getirdiler? | Open Subtitles | هم من أحضر تلك المخلوقات لاصطيادهم ؟ |
Emin değiliz, ama bu yaratıkları görebilme yetisini tetiklediğini düşünüyoruz. | Open Subtitles | نحن لسنا متأكدين لكن نظن ذلك أنه يعطي قدرة لرؤية تلك الكائنات |