Kardeşimi geri getirebileyim diye hayatını verdi ve benim bundan haberim bile yoktu. | Open Subtitles | ضحّت بحياتها لأسترد أخي، وإنّي حتّى لم أعلم بذلك. |
Eğer seni o tırmaladıysa bundan haberim olacak. | Open Subtitles | إذا قام بخدشك سوف أعلم بذلك |
Neden benim bundan haberim yok? | Open Subtitles | لِما لم أعلم بذلك ؟ |
Sağlıklıydı. Eğer güç kaynağım radyasyon sızdırıyor olsaydı, bundan haberim olurdu. | Open Subtitles | إن كان مصدر طاقتي يسرّب إشعاع، لعلمتُ بذلك... |
Kurtadamlar vampirleri avlıyor olsaydı, bundan haberim olurdu. | Open Subtitles | لو (المذؤوبين) يصطادون (مصاصين الدّماء)، لعلمتُ بذلك. |
bundan haberim yoktu. | Open Subtitles | لمْ أعلم بذلك |