"bunu yapmayın" - Traduction Turc en Arabe

    • لا تفعل هذا
        
    • لا تفعلوا هذا
        
    • لا تفعلي هذا
        
    • لاتفعل هذا
        
    • لا يَعمَلُ هذا
        
    • لا تفعلوا ذلك
        
    • لاتسمح له
        
    • لاتفعلي هذا
        
    • لا تفعلى هذا
        
    • لا تفعل ذلك
        
    • تقوموا بهذا
        
    Yüzbaşı, bunu yapmayın. Bizim için çalıştı, çocuğa kefil olurum. Yine mi siz? Open Subtitles سيادة النقيب، رجاء لا تفعل هذا يمكننى أن أؤكد براءة ذلك الولد
    Lütfen bunu yapmayın Bay Leery. Open Subtitles حسنا، من فضلك لا تفعل هذا لي هنا، والسيد مرتاب.
    Lütfen bunu yapmayın, lütfen bunu yapmayın. Open Subtitles من فضلك لا تفعل هذا ، من فضلك لا تفعل هذا.
    bunu yapmayın. Efendim, hedefi yakaladık, bir sivilmiş. Open Subtitles لا تفعلوا هذا سيدى لقد وجدنا الهدف ، إنه مجرد مدنى
    Bayan bunu yapmayın! Bunlar milyonlar değerinde. Open Subtitles لا تفعلي هذا يا سيدتي هذه الأشياء تساوي الآلاف
    Lütfen Teğmen'im, bana bunu yapmayın. Open Subtitles أرجوك لاتفعل هذا بي.
    - Lütfen bunu yapmayın. - Haberdar olmadığımı bilmelisiniz. Open Subtitles ـ رجاءً لا تفعل هذا ـ يجب عليك ان تعلم انه لم يكن لدي علم بالأمر
    Biliyorum ama onun için, Lily için onun hatırası için lütfen bunu yapmayın. Open Subtitles أعلم ذلك لكن لأجلها بذكراها أرجوك لا تفعل هذا
    Lütfen, efendim. bunu yapmayın. Open Subtitles لا يا سيدي , أرجوك لا تفعل هذا
    Tanrım. Lütfen bunu yapmayın. Lütfen, yapmayın! Open Subtitles ياإلهى, رجاءاً لا تفعل هذا من فضلك لا
    - Lütfen, Mr. Hudson bunu yapmayın. Open Subtitles - الرجاء، السيد هدسون لا تفعل هذا. - الخروج، والخروج.
    Yalvarırım, Lordum. bunu yapmayın. Değişen nedir? Open Subtitles اتوسل اليك، ايها اللورد، لا تفعل هذا.
    Tanrım! Lütfen bunu yapmayın. Eve döneceğim, bir daha yapmam. Open Subtitles لا يا إلهي أرجوكم لا تفعلوا هذا سأعود إلى منزلي و لن أفعل ذلك ثانية أرجوكم أقسم لكم
    Onlara doğru gidip, şöyle demek istiyorum, "Durun, bunu yapmayın." Open Subtitles انا اريد ان اظهر لهم واقول, "توقفوا لا تفعلوا هذا
    Farelere bunu yapmayın! Farelerin de hakları var. Open Subtitles لا تفعلوا هذا فى الفئران الفئران لديها حقوق أيضاً
    Savcılığa ne hikaye yutturmanızı istedilerse, kendi iyiliğiniz için bunu yapmayın. Open Subtitles أن تطعمي بها المدّعي العام لمصلحتكِ الخاصة لا تفعلي هذا
    Bayan Palmer, lütfen bunu yapmayın. Open Subtitles سيدة بالمر أرجوكِ لا تفعلي هذا بي
    bunu yapmayın efendim, lütfen. - Hayır Ram. Open Subtitles . لاتفعل هذا يا سيدي , من فضلك لا رام -
    - Bana bunu yapmayın Open Subtitles لا يَعمَلُ هذا لي. السّيدة هانسن.
    Hislerime zarar vermek beni kızdırır Ve bence bunu yapmayın Open Subtitles جرح مشاعرى يجعلنى أغضب وأقترح عليكم أن لا تفعلوا ذلك.
    - Lütfen, Sayın Yargıç. bunu yapmayın. Open Subtitles من فضلك ياحضرة القاضي، لاتسمح له.
    - Yalvarırım bu fikri aklınızdan çıkarın. - Bana bunu yapmayın. - Bayan Hanson, sizi uyarmalıyım. Open Subtitles لاتفعلي هذا معي - سيدة هاريسون -
    bunu yapmayın. Open Subtitles ألم أقل لك؟ أرجوك لا تفعلى هذا
    Birçok geçerli sebep yüzünden, sakın, sakın, sakın bunu yapmayın. TED لأسباب عظيمة، لا لا لا، لا تفعل ذلك
    Durun! bunu yapmayın. Vahşet çözüm değil. Open Subtitles توقفوا لا تقوموا بهذا العنف ليس حل

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus