Şu an Bunun ne anlama geldiğini bilmiyoruz. Ama seni yalnız bırakamayız. Seni eve bırakacak bir ajan görevlendiriyorum. | Open Subtitles | لا نعرف ما يعنيه ذلك ، ولكن الآن لا ينبغي أن تعودي بمفردكِ ، سأوكّل عميلاً ليأخذكِ إلى المنزل |
Neredeyse Şükran günü geldi ve Bunun ne anlama geldiğini hepimiz biliyoruz. | Open Subtitles | حسنا، انه تقريبا عيد الشكر، و نحن جميعا نعرف ما يعنيه ذلك. |
Bunun ne anlama geldiğini merak ediyorum. | Open Subtitles | أنا أتسائلُ ما الذي يعنيه هذا. |
Kış tarafında Bunun ne anlama geldiğini söyleyebilecek biri var. | Open Subtitles | هناك شخص في الغابة الشتوية يستطيع أن يخبرني معنى ذلك |
Milhouse, saati kırdık. Bunun ne anlama geldiğini biliyor musun? | Open Subtitles | لقد كسرنا الساعة , هل تعرف ما يعني هذا ؟ |
Pazartesi sabahı ve hepimiz Bunun ne anlama geldiğini biliyoruz. | Open Subtitles | انه صباح اليوم الاثنين، ونحن نعلم جميعا ماذا يعني ذلك |
Bunun ne anlama geldiğini bilmiyorum. | Open Subtitles | انا لا افهم ماذا يعني هذا.. |
Fakat şimdi Bunun ne anlama geldiğini biliyorum. | TED | ولكن يمكنني الآن أن أخبركم عن ما يعنيه ذلك. |
Bunun ne anlama geldiğini biliyorsun, sekreteriyle birkaç günlük sıkı çalışma. | Open Subtitles | أتعلمين ما يعنيه ذلك , انهما يومين من الأشغال الشاقة برفقة سكرتيرته |
Bunun ne anlama geldiğini bilmeli. Bu ne demek biliyor musun, Merry? | Open Subtitles | عليها أن تعرف ما يعنيه ذلك هل تعرفين، ميري؟ |
Bunun ne anlama geldigini bilmiyorum. Sünnet edecegiz. | Open Subtitles | لا أدري ما الذي يعنيه هذا سنقوم بختانه |
Ama Bunun ne anlama geldiğini bilmiyorum. | Open Subtitles | . فقط ما الذي يعنيه هذا ... ...... انا لا أعلم |
Sanırım ikimiz de Bunun ne anlama geldiğini biliyoruz. | Open Subtitles | أعتقد بأننا نعلم ما الذي يعنيه هذا |
Bunun ne anlama geldiğini biliyorsun. Mavi Gözlü Ejderim daha öncekinden daha büyük yok etme gücüne sahip. | Open Subtitles | الان انت تعرف معنى ذلك ان تنينى اصبحت له قوه اكبر مما سبق |
Sonra biri, sizin beraber yaşadığınızı... bana söylemek zorunda kaldığında... ve ikimiz de Bunun ne anlama geldiğini anlayınca, | Open Subtitles | و من ثم عندما يكون على شخص ما ان يخبرني انكما ستنقلان للعيش سوية و كلانا يعرف ما معنى ذلك |
Hayır, iddia edecektir ve Bunun ne anlama geldiğini biliyor musun? | Open Subtitles | قبل إعادة تكليفك كلا سيفعل وهل تعرف ما يعني هذا ؟ |
Şimdi, Bunun ne anlama geldiğini açıklamak istiyorum. | Open Subtitles | سينضمون في مغامرة جديدة و جريئة و الآن أود أن أشرح فقط ما يعني هذا |
En azından Bunun ne anlama geldiğini biraz daha iyi anlamamız gerekiyor. | TED | على الأقل علينا أن نفهم بوضوح ماذا يعني ذلك. |
Bunun ne anlama geldiğini bilmiyorum. | Open Subtitles | انا لا افهم ماذا يعني هذا.. |
Er ya da geç,onlar Bunun ne anlama geldiğini bilmek istiyor. | Open Subtitles | عاجلاً أم آجلاً سيرغبون في معرفة ما يعني ذلك |
Deneyeceğim bile değilim Bunun ne anlama geldiğini yorumlamak. | Open Subtitles | أنا لن أحاول حتى أن أتسائل عن ما يعنيه هذا |
Hepimiz Bunun ne anlama geldiğini biliyoruz çavuş. | Open Subtitles | أجل، جميعنا يعرف ما الذي يعنيه ذلك أيّها الرقيب. ماذا عن هذا؟ |
Bunun ne anlama geldiğini bilmiyorum ama sağlıklı bir şey olmadığı kesin. | Open Subtitles | لا أوقن إلامَ يشير ذلك تحديدًا، لكنّه قطعًا لا ينبئ بسلامة الصحّة. |