Bu, Burada geçirdiğim her an bana işkence eden düşünceydi. | Open Subtitles | ذلك الفكر الذى يعاقبنى فى كل لحظة أقضيها هنا |
Burada geçirdiğim her dakika... oğlumun dışarıda geçirdiği bir başka dakika demek. | Open Subtitles | كل دقيقة أقضيها هنا هي دقيقة تمر على ولدي بالخارج |
Burada geçirdiğim her dakika... oğlumun dışarıda geçirdiği bir başka dakika demek. | Open Subtitles | كل دقيقة أقضيها هنا هي دقيقة تمر على ولدي بالخارج |
Burada geçirdiğim 4 yıl boyunca, Yöneticilik pozisyonuna çağ atlattım. | Open Subtitles | خلال الأربع السنوات التي قضيتها هنا تغيير جذري لمنصب المدير |
Tamam, Burada geçirdiğim iki senenin hesabını vereceksin. | Open Subtitles | حسناً، سوف تدفع ثمن السنتين التي قضيتها هنا |
Burada geçirdiğim her dakika... oğlumun dışarıda geçirdiği bir başka dakika demek. | Open Subtitles | كل دقيقة أقضيها هنا هي دقيقة تمر على ولدي بالخارج |
Burada geçirdiğim her saniye kimin kazandığını duyma riskim artıyor. | Open Subtitles | كل ثانية أقضيها هنا هي ثانية أخرى أخاطر فيها أن يخبرني أحد من ربح تخيل 3 كتب لا تعرف نهايتها |
Burada geçirdiğim her saniye, kızımın hayatı tehlikeye giriyor. | Open Subtitles | بكل ثانية أقضيها هنا فإن ابنتي في خطر |
Burada geçirdiğim her saniye bir işkence gibi. | Open Subtitles | كل دقيقة أقضيها هنا تصير عذاباً |
Bir işim var Ajan DiNozzo. Burada geçirdiğim her an para kaybediyorum. | Open Subtitles | أنا أدير عملي بنفسي أيها العميل (دينوزو) هذا يعني أنني أخسر مالا كل لحظة أقضيها هنا |
Kulağa garip gelebilir ama Burada geçirdiğim birkaç günden sonra nihayet gözüme uyku girebildi. | Open Subtitles | لكنّي تمكنتُ من النّوم أخيراً، بالليالي المُنصرمة التي قضيتها هنا. |
Açıkçası Burada geçirdiğim dört yıllık zaman zarfında operaya gitme şecaatine hiç nail olmadım. | Open Subtitles | بكل صراحة، أنا لم استجمع شجاعتي لأذهب للأوبرا خلال الأربع سنوات التي قضيتها هنا |
Burada geçirdiğim ilk geceme kadar, hayatım boyunca yaşadığım en büyük korkuydu. | Open Subtitles | حتى أول ليلة قضيتها هنا لم أكن خائفاً في حياتي كلها كما كنت خائفاً في ذلك اليوم |