Hayır, park görevlisi değilim ama burası benim evim. burada yaşıyorum. | Open Subtitles | لا، لست حارس حديقة و لكن هذا بيتي، أنا أعيش هنا |
Tabii ki, tabii ki burada değilim, çünkü burada yaşıyorum. | Open Subtitles | أعني، بالطبع أنا لم أكن، من الواضح، لأنني أعيش هنا. |
Başka türlü yapamam. Ben burada yaşıyorum. | TED | لا يمكنني أن انكر هذا .. فأنا أعيش هنا .. |
Altı aydır burada yaşıyorum. Seninle daha önce karşılaşmamış olmamız ilginç. | Open Subtitles | أنا اعيش هنا منذ 6 أشهر من الغريب أنني لم التقي بك من قبل |
İnsanların arasına çıkmayı pek sevmiyorum bu yüzden burada yaşıyorum. | Open Subtitles | لا أنسجم كثيرا مع الناس عشت هنا العديد من السنوات |
- Aslına bakarsanız ben burada yaşıyorum. | Open Subtitles | ماذا تعني بأنّك تسكن هنا ؟ في الواقع، أنا أسكن هنا |
burada yaşıyorum çünkü başka bir yerde yaşayacak param yok. | Open Subtitles | أنا أعيش هنا لأنه ليس لدي مال لأعيش في مكان آخر |
20 yıldır burada yaşıyorum. | Open Subtitles | أعيش هنا منذ عشرين سنة، إذا منعتني من الدخول، |
Ama ben bu yüzden burada yaşıyorum ve sense sadece geçiyorsun. | Open Subtitles | ولكن هذا هو السبب الذى جعلنى أعيش هنا وأنت مجرد عابر سبيل |
demek istediğim birbirimizi çok sık görebileceğimizi sanmıyorum, ben burada yaşıyorum şimdi. | Open Subtitles | يعني أنا لا أعتقد أننا سنتعرض لرؤية الكثير لبعضنا البعض ، وأنا أعيش هنا الآن |
Artık burada yaşıyorum. Burası benim evim. Gitmelisin. | Open Subtitles | أنا أعيش هنا الآن , وهذا منزلي يجب أن ترحل |
6 haftadır burada yaşıyorum ama feribot olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | أعيش هنا منذ ستة أسابيع و لم أكن أعرف أن هناك قوارب |
Ayrıca ben de burada yaşıyorum. Halkımı düşünüyorum. | Open Subtitles | كما أنني أعيش هنا أيضا، وأعتني بأهل منطقتي |
Burasının tam olarak nasıl olduğunu biliyorum, çünkü ben burada yaşıyorum. | Open Subtitles | أعرف تماما طبيعة الحالة هنا لأننى أعيش هنا. |
Her neyse, her şey değişti, bu yüzden artık bir süreliğine burada yaşıyorum. | Open Subtitles | بأي حال كل المناظر أصبحت قديمة لذا أنا أعيش هنا لفترة |
burada yaşıyorum ama burası hakkında söyleyecek tek güzel şey bulamıyorum. | Open Subtitles | على الرغم من أنني أعيش هنا إلا أنني لا أجد شيئاً جيداً أستطيع قوله |
Hâlâ burada yaşıyorum. Dışarı çıkıyordum. Moe, en azından "Merhaba" dememi söyledi. | Open Subtitles | انا مازلت اعيش هنا ,ليس لى مفر لقد قال مو انى يجب على الاقل اقول مرحبا |
- burada yaşıyorum. - Tamam. Burada yaşıyor olamazsın. | Open Subtitles | حسناً لا يمكنك العيش هنا لأنى انا اعيش هنا |
On senedir burada yaşıyorum ve hiçbir şeyin karşı tarafına geçmedim. | Open Subtitles | لقد عشت هنا لعشر سنين و لم أكن أبدا فى الجانب الثانى لأى شئ |
Esasen sergi açılana kadar burada yaşıyorum. Harika. | Open Subtitles | إنّي أسكن هنا أساسيّاً حتى يُفتح المعرض. |
- Evet, burada yaşıyorum. - Evet, o kadarı doğru bence de. | Open Subtitles | .أجل، لأني أعيشُ هنا - .أجل، أعتقد أن ذلك الجزأ صادق - |
- burada yaşıyorum. Burası benim ülkem. | Open Subtitles | ـ اسكن هنا, هذه بلدي ـ أنت يهودية؟ |
Hayır, hayır, hiç kırılmadım. Uzun zamandır burada yaşıyorum. | Open Subtitles | لا، لا، لم يخب ظنّي فقد عشتُ هنا ردحاً طويلاً |
Ben aslen Galler'denim ama, şu an burada yaşıyorum. | Open Subtitles | حَسناً أَنا مِنْ ويلز أصلا ًلَكنِّي عايش هنا الآن |
- Ben burada yaşıyorum. | Open Subtitles | هذا حيث اعيش |
Evet, burada yaşıyorum. | Open Subtitles | نعم. أنا حيّ هنا. |
Hayır, kız. Bir kaç aydır burada yaşıyorum. | Open Subtitles | لا, إنها بنت, أنا أقيم هنا منذ بضعة شهور أيضاً |
"Merhaba, ben eski Nate'im ve ben de burada yaşıyorum." | Open Subtitles | "مرحباً, انا شخص مهندم, وأعيش هنا أيضاً" |
Ben tam burada yaşıyorum, onlarla, | Open Subtitles | هنا حيث أعيش معهم |
Hayır, Sally. burada yaşıyorum. | Open Subtitles | -كلا ، (سالي) ، أنا أعيش هُنا |
Ayrıca haberin olsun, ben burada yaşıyorum. İstediğimi yaparım. | Open Subtitles | وخمّن هذا , أنا أقطن هنا , ولدي حقّ بما أريد فعله |