Buranın dışında, boynunda sikik bir dövmesi olan sarkmış memeli birinden farkın yok. | Open Subtitles | خارج هذا المكان, انت مملة كقلم رصاص قديم بثدي مترهل ووشم على عنقه |
Buranın dışında yaşadığım gizemli hayatıma geri dönüyorum. | Open Subtitles | أنا خارجه لحياتي الغامضة التي اقودها خارج هذا المكان |
Buranın dışında yaşayabileceğim bir yer var mı bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أعرف إذا كان لديّ حياة خارج هذا المكان |
Buranın dışında herhangi bir yere. | Open Subtitles | أي مكان عدا هنا |
- Buranın dışında herhangi bir yere. | Open Subtitles | - إلى أي مكان عدا هنا - |
- Bunların hiçbiri geçek değil. Bu yüzden neden ruhlarımızı Buranın dışında hayal etmiyoruz? | Open Subtitles | فلماذا لا نحن نتخيل ارواحنا خارج هذا المكان ؟ |
Sadece Buranın dışında kendimi bulmaya çalışıyordum. | Open Subtitles | كنت أحاول فحسب إيجاد نفسي خارج هذا المكان |
Buranın dışında ölmeyi tercih ederim. | Open Subtitles | أود بالأحرى أن أموت خارج هذا المكان. |
Buranın dışında bir hayatı hak ediyorsun. | Open Subtitles | أنت تستحقين حياة خارج هذا المكان |
Nana her Kara Cuma'da Buranın dışında kamp kurardı. | Open Subtitles | (نان) اعتادت ان تخيم معي خارج هذا المكان كل جمعة سوداء |