Evet, kuru buzun içinde yolladılar. | Open Subtitles | شحنوا هذا في الثلج الرطب حسناً, أنه عُلق في الجمارك لبضعه ساعات |
Sonra donmuş, günlerce buzun içinde kalmış. | Open Subtitles | وبعد ذلك تجمدت، لقد كانت في الثلج لأيام عديدة |
Siz ikiniz bugün buzun içinde... bir şey fark etmediniz mi? | Open Subtitles | انتم لم تكتشفوا شئ000 في الثلج اليوم؟ |
İşte o zaman tamam dedim.. Bir şekilde, hikaye, buzun içinde.. | Open Subtitles | و ذلك حينما برغم ذلك، حسنا ، الحكاية هي في الجليد. |
100 yılın üzerinde buzun içinde donmuş durumda ve şimdi tomurcuklanmaya başlıyor. | TED | لقد بقيت متجمدة في الجليد طيلة 100 سنة، و بدأت في التبرعم الآن. |
Eğer parmakları buzun içinde tutarsam, birkaç hafta dayanabilirler. | Open Subtitles | حسنا إذا وضعنا الأصابع فى الثلج قد تدوم حية لمدة اسبوعين |
Önemli olan cesetlerin buzun içinde değil, altında donmuş olması. | Open Subtitles | مفتاحنا أن الجثث لم تكن مثلجه داخل الثلج لكن بأسفلهم |
Hayır, bunları yerin altında, buzun içinde buldum. | Open Subtitles | لا .. لقد كانوا بالأسفل في الثلج |
buzun içinde bir şey var. | Open Subtitles | هناك شيء في الثلج. |
Evet, Shackleton keşfinin bir parçasıydı. İki yıl boyunca buzun içinde kalmışlardı. | Open Subtitles | أجل، لقد كانت جزء من بعثة (شاكلتون) لقد كانوا محاصرين في الثلج لعامين.. |
Eskiden olduğu kadar yakışıklı değil ama bir mumyaya göre gerçekten iyi durumda çünkü donmuş bir buzun içinde keşfedildi. | TED | حسنًا، ليس وسيمًا كما اعتاد أن يكون، ولكنه في الحقيقة في أحسن مظهر كمومياء لأنه أُكتُشِف متجمدًا في الجليد. |
Hava buzun içinde hapsolur, buzu şeklini alınca "ortam" adını alır. | Open Subtitles | الهواء المحبوس في الجليد, أراح المناخ عندما تم تشكيل الجليد. |
Cehennemin dokuzuncu halkası, yani sonsuza dek buzun içinde donmak, kendilerine iyilik yapanlara ihanet edenler için ayrılmıştır. | Open Subtitles | الدائرة التاسعة للجحيم، التجمّد في الجليد للأبد هو مكان محجوز لأولئك الذين غدروا بمن أحسن إليهم. |
Şimdi de buzun içinde saklanacak bir yer vahşi doğanın, kuzey ışıklarının âşıkları için buzulun bizzat içine oyulmuş bir otel inşa ediyoruz. | Open Subtitles | والآن نقوم ببناء مخبأ في الجليد فندق محفور بداخل الجبل الجليدي نفسه حيث محبي البرية |
Şimdi de buzun içinde saklanacak bir yer vahşi doğanın, kuzey ışıklarının âşıkları için buzulun bizzat içine oyulmuş bir otel inşa ediyoruz. | Open Subtitles | والآن نقوم ببناء مخبأ في الجليد نحن نقوم ببناء فندق محفور في الجبل الجليدي نفسه حيث محبي البرية |
Yani bir şeyler bulana kadar onları buzun içinde tutacaksın öyle mi? | Open Subtitles | أذن هل ستبقيهم فى الثلج فقط حتى تخمن شىء ما؟ |
Bunca zamandır Luthor'un seni buzun içinde tuttuğundan haberim yoktu. | Open Subtitles | ليس لديك أدنى فكرة عن أن "لوثر" قام بتجميدك فى الثلج كُل هذه المُدة. |
Bu kurt 5000 yıldır buzun içinde sıkışıp kalmış. | Open Subtitles | كان هذا الذئب محاصر داخل الثلج لما يقارب الـ 5000 عام |