Hatunuyla birlikte Maxwell Caddesi'nde bir lokanta açtı... ve Blue Lou'yu da yanına aldı. | Open Subtitles | فتح مطعم مع زوجته في شارع ماكسويل .. ِ و اخذ زوجته معه |
Christie Caddesi'nde iki kardeş kaçakları getiriyor. | Open Subtitles | أخوين في شارع كريستي يجلبون مهاجرين غير شرعيين |
- Sydney Caddesi'nde kızın babası varmış. | Open Subtitles | ثمة رجل في شارع سيدني يقول إنه والد الفتاة |
Oxford Caddesi'nde vitrinlere bakıyor, acaba param olsa ona ne hediye alırdım, diye düşünüyordum. | Open Subtitles | كنت أتسوق من النافذة فى شارع أوكسفورد أحلم بما سأشتريه لها لو أن معى نقودا |
Dert etme. Bir kaç hafta sonra Argyle Caddesi'nde yürüyor olacaksın. | Open Subtitles | "لا تقلق , سكتون ماشياً فى شارع "ارجلى بعد عدة أسابيع |
Gazetedeki şu resmi gördünüz mü hani adamın biri sırtında bir leoparla Liberty Caddesi'nde yürüyordu. | Open Subtitles | هل رأيتم الصورة في صفحة هذا الشخص يسير في جادة التحرر مع نمر على ظهره؟ |
Broadmarsh Caddesi'nde. Hockley Terrace yakınında, Radford Parade bölgesinde. | Open Subtitles | في شارع برودمارش المجاور لهوكلي تيريس في منطقة رادفورد باريد |
O Ucla Caddesi'nde ben de Lebanon, Indiana'da oturuyordum. | Open Subtitles | كانت هي في شارع إيكلويد وكنت أنا في ليبانون ، إنديانا |
Goulston Caddesi'nde gece, Bayan Eddowes'ın önlüğünde bulduğumuz mektup gibi. | Open Subtitles | كالموجودة في شارع غولستون في الليلة التي عثرنا فيها على مئزر الأنسة إيدويز |
Kuzey Eyalet Caddesi'nde, Elçilik Suitlerinden biri. | Open Subtitles | هذه الاجنحة لأجل السفراء في شارع المدينة الشمالي |
Silver Caddesi'nde karşılaşmış bile olabiliriz. | Open Subtitles | ربّما نحن نقوم بتدوير الماضي في شارع سلفر. |
Cortez Caddesi'nde Isabella mürekkebe düşene kadar pusu planlamışlar. 4'ün anlamı saat dört. | Open Subtitles | لا ، لقد خططو لعمل كمين ل إيزابيلا في شارع كورتيز |
Melrose Caddesi'nde iyi bir krep dükkanı biliyorum. | Open Subtitles | هناك منزل فطيرة لذيذة في شارع ميلروز. عندما نذهب إلى لوس انجليس دعينا نذهب هناك معا |
"Carl ve Joy Benson, kızları Beatrice'le 4 Temmuz kutlamaları için Mayford Caddesi'nde" | Open Subtitles | كارل وجوي بينسون مع ابنتهم بياتريس في شارع ماي فورد في الرابع من يوليو |
Hepsi "Cihatçılar tarafından tecavüze uğradıktan sonra Boylston Caddesi'nde uzuvlarının koparılması gereken aptal ve liberal bir kahpe" diyor. | Open Subtitles | أنني "عاهرة خرقاء غبية كان ينبغي أن تتقطع أوصالها في شارع "بويلستون" بعد أن يتم اغتصابها من جهادي أولا". |
Olay Yeri İnceleme'ye söyle, bir an önce bizimle Milton Caddesi'nde buluşsunlar. | Open Subtitles | ضع طلب لتحقيقات مسرح الجريمة لكي يلتقون بنا في شارع ميلتون في اقرب وقت |
Harley Caddesi'nde benimkinin altında kliniği olan bir kanser uzmanında görmüştüm. | Open Subtitles | الرجل الذي لديه عياده في شارع "هارلي". المتخصص بالسرطان. هناك رأيتك. |
Hayatımı yaşamaya, iyi bir insan olmaya çalışıyorum ama ben İstiklal Caddesi'nde heba olurken, zenginler zengin olmaya devam ediyor. | Open Subtitles | انظر إلي, أنا أحاول عيش حياتي فحسب, وأكون شخصًا صالحًا والثري يزداد ثراء بينما أنا أتحول إلى رماد في شارع بليكر |
Bazen 14'üncü Cadde'de, bazen Christopher Caddesi'nde. | Open Subtitles | احياناً فى الشارع رقم 14 احياناً فى شارع كريستوفر |
Reade Caddesi'nde almayı düşündüğüm bir mülk var. | Open Subtitles | هناك ملكية فى شارع رييد من المفترض ان احصل عليها |
Yaklaşık 45 dakika önce West Waters Caddesi'nde bir silah dükkanında 4 kişi vurularak öldürüldü. | Open Subtitles | منذ حوالى 45 دقيقة مضت 4 اشخاص اطلق النار عليهم حتى الموت فى محل مسدسات فى شارع ويست ويترز |
Merrick Caddesi'nde yeni bir tane daha açtık. | Open Subtitles | لقد إفتتحنا واحداً جديداً مؤخراً في جادة "ميرك" |