Enerji giderlerindeki artışı düşünürsek, bizce bu program kendimizi korumamızı sağlayabilir. | Open Subtitles | نظراً لارتفاع تكاليف الطاقة، نعتقد أنّ هذا البرنامج سيجنّبنا التعرّض لذلك. |
Beni öldürmeye çalıştığı onca seferi düşünürsek bu ironik tabii. | Open Subtitles | الأمرُ المثير للسخرية، نظراً لعدد المرات اللتي حاولت قتلي بها .. |
Senin çalıştığın iş hattını düşünürsek, aynısını senin içinde söyleyebiliriz. | Open Subtitles | حسنأً , سأقول نفس الشيء عنك ِ بإعتبار نوع عملك |
Eğer son 20 yılda farklı isimle bir suç işlediyse ki nasıl biri olduğunu düşünürsek işlemiştir... bir yerden çıkar. | Open Subtitles | ان كان قد قام بأي جريمة خلال اخر 20 عاما تحت اسم مختلف و الذي بالنظر لطبيعته فغالبا قد فعل |
İçinde bulunduğumuz tehlikeyi düşünürsek, Bunları söylemek bana düşmez diye düşündüm. | Open Subtitles | باعتبار خطورة الأمر لم أشأ أن أكون أنا من يخبرهم بذلك |
Anlaşmanın Fransa'dan ayrılmadığını düşünürsek bu biraz zor olmaz mı? | Open Subtitles | سيكون ذلك من الصعب , نظرا لأن المعاهدة لم تغادر فرنسا |
Bence şu anki plastik kirliliği problemimizi düşünürsek bence kulağa oldukça faydalı geliyor. | TED | وأعتقد، نظرًا للنطاق الحالي لمشكلة التلوث البلاستيكي، أعتقد أنها تبدو ذات منفعةٍ كبيرة. |
Beni öldürmeye çalıştığı onca seferi düşünürsek bu ironik tabii. | Open Subtitles | الأمرُ المثير للسخرية، نظراً لعدد المرات اللتي حاولت قتلي بها .. |
En son konuştuğumuzda bana kendimi becermemi söylediğini düşünürsek seni gördüğüme şaşırdım. | Open Subtitles | أنا متفاجيء قليلاً برؤيتك نظراً لحديثنا الأخير أظنك قلت لي تباً لك |
Hazır bu adamlar gibi değilken, birkaç kere de Kuzeylilerin ve Konfederasyon birliklerinin mevzilerinden geçeceğimizi düşünürsek nereye gittiğimizi söylersin belki diye düşünmüştüm. | Open Subtitles | لكن نظراً لأنني على قيد الحياة فقد لاحظت فسوف نعبر اليانكي وخطوط التحالف عدة مرات أظن أنك قد تقول لي أين نتجه. |
Son zamanlarda başınızdan geçenleri düşünürsek yanlış alarmlara hazırlıklıyım, bu nedenle hiç çekinmeyin. | Open Subtitles | بإعتبار ما مررتِ بهِ مؤخراً، فإنّي أتوقّع بعضاً من الانذارات الكاذبة، فلا تخجلي. |
İkinizin ardınızda bıraktığınız kanlı izi düşünürsek izlemek çok zor olmadı. | Open Subtitles | ،ليس من الصعب تعقبكما بإعتبار الأثر الدموي الذي تركتماه أنتما الاثنان |
Masaj masasındaki delikten konuştuğunu düşünürsek az bir başarı değil. Merhaba. | Open Subtitles | لا أعمال بطولية , بإعتبار كونها وقتها تسحب مائدة المساج |
Fena değil, özellikle de adamın güvenlik konusunda cimrilik etmediğini düşünürsek. | Open Subtitles | دقيقة وثلاثة وخمسون ثانية ليس سيئاً , بالنظر إلى أن الرجل |
Kim olduğunuzu düşünürsek, kesinlikle bir teşrifatçınız olması gerektiğine eminim. | Open Subtitles | أنا واثق جدا انك يتوجب عليك بالنظر عن من تكونين |
Başımı top niyetine kullandıklarını düşünürsek evet. | Open Subtitles | اجل باعتبار انهم كانوا يلعبون الكره براسى |
Tek tanığının o olduğunu düşünürsek fazla seçeneğimiz olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | ألا ترى ليس امامنا اختيارات كثيرة باعتبار انها دليل غيابك الوحيد |
Hepiniz partiye giderken benim bu ekşimiş yak yağı gibi kokan çadırda kalacağımı düşünürsek, hiç alınmadım. | Open Subtitles | نظرا للحقيقة انكم ستذهبون كلكم لتلك الحفلة الليلة وانا سأبقى في هذه الخيمة برائحتها مثل زبد الثور الفاسد |
Zamanımızın kısıtlı olduğunu düşünürsek bu nasıl mümkün olabilir kizaten? | Open Subtitles | بالفعل، كيف يمكن ان يكون كذلك نظرًا لضيق الوقت لدينا. |
Patlama sonucu en büyük hasarı aracın yan tarafının aldığını düşünürsek... | Open Subtitles | أعنى,على اعتبار كميه الأضرار التى حدثت على جانبى الشاحنه من الانفجار |
Bence bu konuda endişelenmemiz lazım, özellikle de şu anki eğitim nüfusumuzda uykunun yerini düşünürsek. | TED | أعتقد أنَّ هذا يجب أن يكون مقلقًا، إذا أخذنا بعين الاعتبار ما يحدث للنوم في البرامج التَّعليميّة حاليًّا. |
17 tridentin hala kontrolümde olduğunu düşünürsek bu biraz abartı oluyor, değil mi? | Open Subtitles | هذا بعيد عن امنال أليس كذلك مع إعتبار أن 17 صاروخاً تحت تصرفي؟ |
Ama önemli değil. Bugüne dek kaç tanesinin harcandığını düşünürsek. | Open Subtitles | مهما يكن.لايهم بأعتبار الذين ماتوا بالفعل. |
Babasının eimizdeki en iyi Jedburgh komutanı olduğunu düşünürsek, şaşırtıcı değil. | Open Subtitles | لا مفاجأة هناك، معتبرا الده هو القائد جيدبيرغ أفضل ما لدينا. |
Olanları düşünürsek, içmeleri gayet olası derim. | Open Subtitles | يمكنني القول بأنّ ذلك غير مستبعد بحكم ما حدث |
Şu Bakire Meryem olayının tek seferlik bir şey olduğunu düşünürsek, ...değilim. | Open Subtitles | ..بإفتراض ان الحمل الإلهي كان مرة واحدة فقط فسأقول نعم, ليس من المحتمل |
Ve başka bir hap aldığını düşünürsek, merdivenleri kullanman daha iyi olur. | Open Subtitles | وبالأخذ في الإعتبار أنك أخذت قرص آخر عليك غالباً أن ترتقي السلالم |
Başka bir deyişle, şuradaki ilk bir kaç cümle, bunun bir üzüm bitkisi olduğunu düşünürsek: kök yap, dal yap, çiçek aç gibi şeyler. | TED | بعبارة أخرى ، الجملتين الأولى هنا لو افترضنا ان هذا الجينوم خاص بنبتة العنب اصنع هنا جذر ، وهنا فرع ، وكوّن هنا زهرة |