"düşünebildiğim şey" - Traduction Turc en Arabe

    • ما أفكر به
        
    • ما فكرت به
        
    • ما كنت افكر
        
    • التفكير به هو
        
    sadece o vardı, ve bana bakıyordu. tek düşünebildiğim şey... Open Subtitles كانت هناك تنظر إلي وكل ما أفكر به هو
    Ve tek düşünebildiğim şey hiç pişmanlık duymadığımdı. Open Subtitles وكل ما أفكر به أني لم أندم أبداَ
    Tek düşünebildiğim şey; Zach ve Hannah'ın eve dönmesi. Open Subtitles كل ما أفكر به هو إعادتهم بسلام
    Çünkü tek düşünebildiğim şey elindeki siğillerdi. Arayan o olabilir. Open Subtitles لأن كل ما فكرت به ساعتها هي تلك الثآليل التي فوق يديه
    Nedense, o zaman tek düşünebildiğim şey, 4 yaşındayken yaşadığım 4 Temmuz'du. Open Subtitles لاسباب معينه كل ما كنت افكر فيه هو الاحتفال بالرابع من يوليو و انا صغير
    Umutla dolu gülen yüzlerinize bakarken tek düşünebildiğim şey şu ki; Open Subtitles , ولذا , كما أنظر في وجوهكم الممتلئة بالأمل كل مايمكنني التفكير به هو , أنتم تماما فشلتم
    Ama nedense, tek düşünebildiğim şey... Open Subtitles ولسببٍ ما, كل ما أفكر به هو...
    Chad, sana baktığımda tek düşünebildiğim şey "Kral" Open Subtitles ،))تشاد)) عندما أنظر إليك ...كل ما أفكر به هو "الملك"
    Çünkü tek düşünebildiğim şey elinde siğillerdi. Open Subtitles لأن كل ما فكرت به ساعتها هي تلك الثآليل التي فوق يديه
    Tek düşünebildiğim şey... Open Subtitles ولكن كل ما كنت افكر به كان انت
    Yapacak bir çok işimiz var, ve tek düşünebildiğim şey, sen ve ben ve... Open Subtitles لدينا الكثير من العمل للقيام به، وكلُّ ما أستطيع التفكير به هو أنا و... أنت...
    Justin'i duyduğumda tek düşünebildiğim şey sendin. Open Subtitles , (عندما سمعت بأمر (جاستن كل ما كان يمكنني التفكير به هو أنت
    Tek düşünebildiğim şey Muirfield, ama onların bu şekilde dikkatleri üzerime çekmek isteyeceklerini sanmıyorum. Open Subtitles الشئ الوحيد الذي يمكنني التفكير به (هو (ميرفيــلد لكن من المستحيل أن يلفتوا الانتباه كمثل ذلك

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus