Karnını ovalama için geliyor, çünkü bunun bana şans getireceğini düşünüyor. Parikrma'ya başladığım zaman dünyayı değiştirmek için büyük bir kibir besliyordum. | TED | يأتي لكي يفرك بطنه لأنه يؤمن بأنه سيمنحني الحظ عندما بدأت باريكرما لقد بدأت مع قدر كبير من الغطرسة ، لتغيير العالم |
Senin yerinde olsaydım hemen dünyayı değiştirmek için aceleci olmazdım. | Open Subtitles | ولو كنت مكانك لم أكن لأستعجل لتغيير العالم تماما بعد |
Çünkü okullar, çocukların aktif vatandaş olmaları ve dünyayı değiştirmek için gerekli olan becerileri öğrenmeleri için önemli yerlerdir. | TED | لأن المدارس أماكن مهمة للأطفال لكي يصبحوا مواطنين نشطين وتعلم المهارات والآليات التي يحتاجونها لتغيير العالم. |
Hayat dünyayı değiştirmek için çok zor. | TED | أستطيع فقط أن أقول، إن الحياة صعبة جداً لتغيير العالم. |
dünyayı değiştirmek için seçilmiş bir memur olman gerekmez Clark. | Open Subtitles | لست بحاجة لأن تكون منتخباً لتغير العالم "كلارك" |
Senin dünyayı değiştirmek için, benimse sadece kazanmak için politikaya atıldığımı söylemişti. | Open Subtitles | انك... دخلت السياسة لانك تريد تغير العالم |
dünyayı değiştirmek için araçlar herkesin elinde var. | TED | الأدوات اللازمة لتغيير العالم هي في أيدي الجميع. |
dünyayı değiştirmek için böyle 10 adam gerekmez. | Open Subtitles | لا تحتاج 10 رجال لتغيير العالم واحد يكفي لذلك |
dünyayı değiştirmek için ne yapmak gerektiği hakkında hiçbir fikrin yok! | Open Subtitles | ليس لديك اية فكره عما هو ضروري لتغيير العالم |
Bizim çalıştığımız kişiler, Du Bois, Dr. King, JFK... kelimeleri, dünyayı değiştirmek için kullandılar... ve kelime dağarcıklarını, mekanik bir şekilde kelime ezberleyerek kazanmadılar. | Open Subtitles | الناس الذين ندرسهم: دوبويس، ملك الدّكتور، جي إف كي، إستعمل هؤلاء الناس الكلمات لتغيير العالم. |
Roku'nun gidişi ve büyük kuyruklu yıldızın gelmesiyle... dünyayı değiştirmek için zamanlama mükemmeldi. | Open Subtitles | بموت روكو و قدوم المذنب الكبير كان الوقت مثالياً لتغيير العالم |
Ama hala dünyayı değiştirmek için mücadele ediyoruz, umudu hayal ediyoruz. | Open Subtitles | وعلى الرغم من هذا ، ما زلنا نكافح من أجل صنع الفرق لتغيير العالم ولنحلم بالأمل |
dünyayı değiştirmek için iki şey gerekir ve kaç kişinin güzel fikirleri olduğunu bilsen şaşarsın. | Open Subtitles | يحتاج شيئان لتغيير العالم و سوف تتفاجئ كم أن الناس يملكون افكار جيدة |
[TED ortaklığı ile Great Big Story] Anlatıcı: dünyayı değiştirmek için büyük bir fikirleri vardı. | TED | [قصة عظيمة بالشراكة مع TED] القاص: كانت لديهم فكرة عظيمة لتغيير العالم. |
[Great Big Story, TED ortaklığında] Anlatıcı: dünyayı değiştirmek için büyük bir fikirleri vardı. | TED | [قصة عظيمة وكبيرة بالشراكة مع TED] الراوي: لديهم فكرة عظيمة لتغيير العالم. |
[TED ortaklığı ile Great Big Story] Anlatıcı: dünyayı değiştirmek için büyük bir fikirleri vardı. | TED | [جريت بيج ستوري بالاشتراك مع TED] الراوي: كانت لديهم فكرة كبيرة لتغيير العالم. |
[TED ortaklığında Great Big Story] Anlatıcı: dünyayı değiştirmek için büyük bir fikirleri vardı. | TED | [قصة عظيمة بالشراكة مع TED] الراوي: لديهم فكرة عظيمة لتغيير العالم. |
hayırseverlik içereni. Yardım ve hayırseverlik konusuna nasıl bakmamız gerektiğinin dayatıldığından bahsetmek istiyorum... ve tabii kar amacı gütmeyen kuruluşlardan ki aslında sevdigimiz gayeleri ve dünyayı değiştirmek için duyduğumuz derin arzuyu baltalıyorlar. | TED | يتعلق بالاعمال الخيرية اريد ان اتحدث عن الاشياء التي عُلمنا ان نفكر بها عن الاعطاء و عن اعمال الخير و القطاع الغير ربحي هي في الحقيقة تقلل من اهمية القضية التي نحبها و توقنا لتغيير العالم |
dünyayı değiştirmek için böyle 10 adam gerekmez. | Open Subtitles | لا تحتاج 10 رجال لتغيير العالم |
Ben onlara dünyayı değiştirmek için öğrenilmesi gerekenler diyorum. | TED | أسميهم دروس لتغير العالم. |
Birlikte dünyayı değiştirmek için yardım edebiliriz. | TED | معاً نستطيع تغير العالم. |