Sadece fakirlikten kurtulmasını sağlamamış, ayrıca dış dünyayla irtibat kurmasına vesile olmuştur. | Open Subtitles | ليس فقط عمل يخرجه من الفقر لكنه أيضاً نقله ليتصل بالعالم الخارجي |
Dış dünyayla olan tek bağ çok yüksekte olan küçük bir pencere. | TED | كانت الصلة الوحيدة بالعالم الخارجي هي شباك صغير في مكان أعلى من أن يُرى. |
Ve fiziksel dünyayla olan bağlantımın ne kadar da çabuk değiştiği beni çok şaşırttı. | TED | والذي كان مفاجئا بالنسبة لي هو كيف تغيرت بسرعة علاقتي بالعالم المادي. |
İnsan algısının bir parçası olarak, çevremizdeki dünyayla etkileşime girmekte özgürleşmek. | TED | كجزء من الإدراك البشري، تحرر لنا للتفاعل مع العالم المحيط بنا. |
Yuvadan ayrıIdığında, gerçek dünyayla yüzleşmek için hazır olmanı istiyorum. | Open Subtitles | عندما تتركين العش، أريدك لتكوني على أستعداد لمواجهة العالم الخارجي |
Şaman inancında toprağın ruhani dünyayla iletişime yardımcı olan sihirli özelliklere sahip olduğu telkin edilir. | Open Subtitles | في إعتقادهم إنّ الأرض ممتزجه بالملكيات السحرية الذي يساعدهم بالاتصال بعالم الارواح. |
çünkü bu sadece Amerika ile ilgili değil, bu dünyayla da ilgili. | TED | الأمر ليس متعلقا فقط بأميريكا. الأمر متعلق بالعالم كله، أيضا. |
Böyle yolculuk ederken, insanın dünyayla ilişkisi kesiliyor. | Open Subtitles | السفر بهذه الطريقة يفقدك التواصل مع ما يدور حولك بالعالم |
Dış dünyayla tek bağlantıları bir adam. | Open Subtitles | الإتصال الوحيد بالعالم الخارجي هو رجل واحد |
Dış dünyayla artık hiçbir işi kalmamıştı. | Open Subtitles | لم يكن له علاقة بالعالم الخارجي إطلاقاً. |
Bir yoldaş istiyorsun. Dış dünyayla bağlantı kuracak birini istiyorsun. O benim. | Open Subtitles | أنت تريد رفيق يربطك بالعالم الخارجى و أنا ذلك الدليل |
Bir yoldaş istiyorsun. Dış dünyayla bağlantı kuracak birini istiyorsun. O benim. | Open Subtitles | أنت تريد رفيق يربطك بالعالم الخارجى و أنا ذلك الدليل |
Dış dünyayla bağlantımız tamamen koptu. | Open Subtitles | كلياً وعَزلَ بالكامل مِنْ أيّ إتصال بالعالم الخارجي. |
Hiç arkadaşı yok ve dış dünyayla teması çok az. | Open Subtitles | ليس لديه أصدقاء و لا يتصل كثيراً بالعالم الخارجي |
Dış dünyayla tek bağlantısı, kızı Natalie aracılığıyla. | Open Subtitles | اتصاله فقط بالعالم الخارجي خلال أبنته ناتالي |
...matematik notunu yükseltene kadar dış dünyayla bağlantısı yok. | Open Subtitles | ممنوعة من التلفاز ومن التلفون ولن تتصل بالعالم الخارجي حتى ترفع درجات الرياضيات |
Ancak sonunda karımın ve kızımın yanına dönüp bulgularımı dünyayla paylaşma zamanı gelmişti. | Open Subtitles | ولكن في نهاية المطاف حان الوقت لأعود لزوجتي ولإبنتي، وأشارك إكتشافي مع العالم |
Söylentiye göre neredeyse halka açılıp inşa ettikleri ne varsa tüm dünyayla paylaşacaklarmış. | Open Subtitles | الشائعةتقول.. كانوا على وشك أن يظهروا للعلن. ويشاطروا ما بنوه مع العالم كله. |
Senin öncelikli amacın Workspace 18'de yaptığın yeniliği dünyayla paylaşmaktı. | Open Subtitles | أولوّيتك كانت في المختبر رقم18 ومشاركة هذا الابتكار مع العالم |
Platipusta bu garip karışımın bulunmasının sebebi hayvanın 160 milyon yıl önceki bir dünyayla bağlantılı olmasıdır. | Open Subtitles | هذه الخلطة الغريبة " موجودة في " منقار البط لأنه مرتبط بعالم عمره 160 مليون عام |
dünyayla irtibata geçerek bir sonraki adımımızın ne olduğunu öğrenmen gerek. | Open Subtitles | أنت بحاجة إلى الاتصال بالأرض ومعرفة ما هو مسار العمل المقبل ينبغي أن يكون |
Sanki bu dünyayla öteki dünya arasında yaşıyor gibiydi. | Open Subtitles | ويبدو لي بأنها تعيش بين هذا العالم والعالم الأخر |
Bu da onun sihrinin bu dünyayla onun dünyasi arasinda hareket edebilecek kadar güçlü oldugu anlamina gelir. | Open Subtitles | وهذا يعني أنّ سحره قويّ كفاية للانتقال بين ذلك العالَم وعالَمنا |