Hatırladığım kadarıyla, bu silah, üst düzey bir iblis tarafından kendisi için çalışanlara veriliyordu. | Open Subtitles | وما أذكره، أنَّ هذا السلاح يُوزَّع من قِبَل شيطان ذو مستوى عالٍ على مَنْ يعملون لديه |
Üst düzey bir uyuşturucu satıcısının karşısına çıkıp iş bağlamaya kalkamazsın. | Open Subtitles | لايمكن لمشرد ان يصل لرجل ذو مستوى عالي ويبدا بعمل صفقات. واضح؟ |
Üst düzey bir adamsın. Birlikte çalışmak istiyorum. | Open Subtitles | أنتَ محترف ذو مستوى عالي أريد أن نعمل معا |
Gördüğünüz gibi komutanım, tesisimiz üst düzey bir yer. Temin ettiğimiz teçhizat da öyle. | Open Subtitles | كما ترى أيها القائد ، بأننا منشأة . من الدرجة الأولى ، في المعدات التي نقدمها |
İhtiyacın olan tek şey, üst düzey bir laboratuvara girip başka birinin genetik koduna ulaşmak. | Open Subtitles | كل ماتحتاجينه هو الوصول لمختبر من الدرجة الأولي والوصول للشفرة الجينية لأحدهم |
Orta düzey bir uyuşturucu satıcısını bir katile dönüştürdü. | Open Subtitles | لقد حوًل مروج مخدرات من الدرجة الثانية إلى قاتل. |
üst düzey bir devlet yetkilisini ağırladık, Silikon vadisindeki üst düzey yöneticilerle görüşmek için geldi. | TED | استضفنا مسؤول حكومي رفيع المستوى، وكان قد اتى ليجتمع بكبار التنفيذيين من انحاء وادي السيليكون. |
Sorunsuzca. Üst düzey bir hükümet yetkilisi görevindan ayrılıp özel çıkarlar için lobi yapmaya karar verdiğinde ve bağlantılarını yeni patronları için sermayeye dönüştürdüğünde. | TED | وبدون أدنى وجه تشابه، حين يقرر مسؤول حكومي رفيع أن يترك الحكومة لينضم إلى مجموعة ضغط ذات أهداف خاصة فيحول علاقاته إلى رأس مال لصالح رؤسائه الجدد. |
Orta düzey bir yapımcıyı kovmak, sorumluluktan kaçmak gibi bir şey. | Open Subtitles | اعتقد ان فصل منتج ذو مستوى متوسط يبدو و كأنه تخلي عن المسئولية |
O az güçlerle alt düzey bir iblis olduğunu. | Open Subtitles | إنه مشعوذ ذو مستوى ضعيف بقوى ضئيلة |
Ayrıca, Hilbert üst düzey bir matematikçidir. | Open Subtitles | يقاتلون في حرب حقيقية؟ بلاضافة, الى ان البيرت هو رياضيا من الدرجة الاولى |
Üst düzey bir hukuk fakültesinden mezun olmadığını biliyorum. | Open Subtitles | أنا أعلم أنها لم يذهب إلى... مدرسة القانون من الدرجة الاولى. |
Ben üst düzey bir sapığım. | Open Subtitles | أنا منحرفة من الدرجة الأولى |