O para da senin kadar kirli, değil mi? | Open Subtitles | هذه النقود وسخة مثلك تماماً, أليست كذلك؟ |
Bu da Ebu Matari. Onun da senin kadar bir oğlu var. Kufa'da. | Open Subtitles | وهذا طارق، طفل صغير مثلك تماماً |
Margo da senin kadar Ermeni'ydi ve başımın etini yerdi. | Open Subtitles | (مارغو) كانت إرمينية مثلك تماماً ولم تكن تتوقف عن الحديث |
Yeni bir başlangıç ona da senin kadar yarayacak gibi. | Open Subtitles | يبدو أنه بحاجة الي بداية جديدة بقدرك أنت ايضاً |
Keşke ilk üç karım da senin kadar anlayışlı olsalardı. | Open Subtitles | أتمنى لو كانت زوجاتي الثلاث السابقات متفهمات بقدرك. |
- Tabii. Onun olduğu kesin. O da senin kadar çirkin. | Open Subtitles | هي , بالتأكيد لأنها بشعة . مثلك تماماً |
O da senin kadar boka batmış ve bir o kadar da harika birisi. | Open Subtitles | إنها حائرة مثلك تماماً ورائعة كذلك |
Bu doğru Jack. O da senin kadar aptal. | Open Subtitles | (هذا صحيح يا (جاك إنه غبي مثلك تماماً |
Keşke ilk üç karım da senin kadar anlayışlı olsalardı. | Open Subtitles | أتمنى لو كانت زوجاتي الثلاث السابقات متفهمات بقدرك. |
O da senin kadar onun kurbanı. | Open Subtitles | انها ضحية بقدرك |
Belki o da senin kadar önyargılı. | Open Subtitles | ربما هي متحيزة بقدرك |
Cam, o da senin kadar çuvalladı. | Open Subtitles | كام,كان فاشلا بقدرك |