Ayrıca kimseden yardım alamayız... çünkü herif San Diego'da yaşıyor. | Open Subtitles | ولا يمكننا أن نطلب المساعدة لأنه يعيش في سان دييجو |
Ayrıca kimseden yardım alamayız... çünkü herif San Diego'da yaşıyor. | Open Subtitles | ولا يمكننا أن نطلب المساعدة لأنه يعيش في سان دييجو |
Annem İngiltere'de doğdu ve Nijerya'da yetişti, şu anda Gana'da yaşıyor. | TED | والدتي ولدت في إنجلترا وتربت في نيجيريا، حاليا تعيش في غانا. |
Shreveport, Louisiana'da yaşıyor. Oğlunun ve torunun eşliğinden zevk alarak. | Open Subtitles | لاتزال تعيش في شريفبورت لويزيانا وتستمتع بصحبة ابنها و حفيدها |
Benim de çocuğum var... Baltimore'da yaşıyor. Ne istersin, Lou? | Open Subtitles | نعم , حسنا , انا لدي ابن يعيش في بالتيمور |
Adı Simon Lynch. Chicago'da yaşıyor. Dokuz yaşında. | Open Subtitles | اسمه سيمون لينش وهو يعيش في شيكاغو عمره تسع سنوات |
Babanın adı Rudy Kolinsky Auburn'da yaşıyor. | Open Subtitles | اسم والدك هو رودي كولينسكي هو يعيش في أوبورن |
Ağabeyim Harry, karısı Estelle'le birlikte Roanoke Virginia'da yaşıyor. | Open Subtitles | أخي الأكبر هارى يعيش في رونوك بولاية فيرجينيا مع زوجته استيل |
O Amerika'da yaşıyor. Annem oraya taşınıyor ve ben de birlikte gidiyorum. | Open Subtitles | إنه يعيش في امريكا لذلك امي ستنتقل للعيش هناك وانا أيضاً |
Kuzenimi görmeye gitmiştim. Almanya'da yaşıyor. | Open Subtitles | لقد كنت أودع ابن عمي أنه يعيش في ألمانيا |
Ama bu kıza dönersek, genç hanım Sol Yaka'da yaşıyor. | Open Subtitles | لو عدنا لقضيتنا، الفتاة الشابة تعيش في الضفّة الغربيّة. |
Adı Bayan Amy Robbins. 2340 Francisco'da yaşıyor. | Open Subtitles | تدعى سيدة ايمي روبنز تعيش في 2340 فرانسيسكو |
Mater Suspiriorum, yani İniltilerin Anası, üçü arasında en yaşlısı, Freiburg'da yaşıyor. | Open Subtitles | ماطر سيسبريم أم التنهدات الأكبر سنا، تعيش في فرايبورغ |
Avrupa'da yaşıyor ama aslen Ortabatılı. | Open Subtitles | حسناّّ ، إنها تعيش في أوروبا ولكنها في الواقع من وسط الغرب |
O Los Angeles'da yaşıyor benim işim ise San Francisco'da. | Open Subtitles | -إنها تسكن في لوس أنجلوس وعملي في سان فرانسيسكو |
30lu yaşlarında kısa süreli evliliği var. Eski karısı Tacoma'da yaşıyor. | Open Subtitles | تزوج لفترة وجيزة فى سن الثلاثين زوجته السابقة تعيش فى تاكوما. |
O ve Annem şu anda Florida'da yaşıyor. Etrafta kolayca gezinemiyor. | Open Subtitles | بحال جيدة ، هو و أمي يعيشان في فلوريدا هو لا ينتقل في الأرجاء بسهولة ، حسبما أظن |
Kuzey Hollywood'da Radford'da yaşıyor, In-n-Out Burger'in oralarda... | Open Subtitles | يقطن في "شمال هوليوود" على شارع "ريدفورد" بالقرب من الـ "إن آند آوت برغر" |
(Banjo) (Müzik sonu) (Alkış ve tezahüratlar) Bu şarkının adı ''East Virginia''ydı. Clifton Hicks adında birinden öğrendim, kendisi Georgia'da yaşıyor. | TED | (بانجو) (تنتهي الموسيقى) (تصفيق وهتاف) كانت هذه أغنية تسمى "شرق فيرجينيا" تعلمتها من رجل اسمه كليفتون هيكس الذي عاش في جورجيا. |
Sam Parker, 38 yaşında. Karısı Helen ve iki çocuğu ile Connecticut'da yaşıyor. | Open Subtitles | يسكن في (كونيتيكت) مع زوجته (هيلين) وابنيه. |
Scott Horan, hâlâ Şikago'da yaşıyor. | Open Subtitles | سكوت Horan - ما زالَ يَعِيشُ في المدينةِ العاصفةِ. |
Hayır. İşte bu yüzden insanlarımızın aşağı yukarı çoğu şu an Tayvan'da yaşıyor. | TED | لهذا فإن الكثير من فريقنا تقريبًا يعيشون في تايوان في الوقت الحالي. |
Mikhail adında bir amcamız var. Amerika'da yaşıyor. | Open Subtitles | لدينا عمٌ يدعى (ميخائيل) إنهُ يعيشُ في أمريكا |
Etiyopya'da yaşıyor. | TED | هي تعيش في إثيوبيا. |
O lanet olası, sabah bana kendini acındırırken burada Taç Mahal'da yaşıyor. | Open Subtitles | الوغد يتظاهر بالفقر أمامي، ويعيش في قصر. |
Philadelphia'da yaşıyor ve FBI adına çalışıyor. | Open Subtitles | و يعيش في فيلاديفيا و يعمل للمكتب الفيدرالي |