Dinle, birkaç kez çıkmaktan daha fazlası vardı. | Open Subtitles | استمعي . لقد كان أكثر من مجرد مواعيد. نحن كنا.. |
- Şansım yaver gitti. Aslında, şanstan biraz daha fazlası vardı. | Open Subtitles | ...لقد كنت محظوظ، فعلياًً لقد كان أكثر من مجرد كونه حظ |
İnan bana daha fazlası vardı. Yani,çocuğun kafasını koparıyordu. | Open Subtitles | بل كان أكثر من ذلك لقد كادت أن تقتلع رأسه. |
Popo dokunuşundan çok daha fazlası vardı. | Open Subtitles | حسناً كان أكثر من مجرد لمس مؤخرتك |
Sesi vardı. Ama daha fazlası vardı. | Open Subtitles | عرفت من صوته لكنّ كان هناك أكثر من ذلك |
daha fazlası vardı. Yani... Sen de fark etmedin mi? | Open Subtitles | كان هناك أكثر من ذلك ألم تلاحظ ذلك ؟ |
İnsanlığın sonundan çok daha fazlası vardı. | Open Subtitles | لأن هذا كان أكثر من نهاية الإنسانية |
- Pekâlâ, bundan daha fazlası vardı. | Open Subtitles | حسنا ، لقد كان أكثر من هذا السبب. |
Bundan daha fazlası vardı. | Open Subtitles | كان أكثر من ذلك |
Bundan daha fazlası vardı. | Open Subtitles | كان أكثر من ذلك |
Sana diyorum, daha fazlası vardı. | Open Subtitles | أنا أخبرك لقد كان أكثر من هذا |
- Bundan çok daha fazlası vardı. | Open Subtitles | بل كان أكثر من ذلك بكثير. |
Yâkub, benim için çok özeldi ama bundan daha fazlası vardı. | Open Subtitles | (يعقوب) كان مُميّزاً جداً بالنسبة لي ولكن الأمر كان أكثر من هذا |
Graznyole'dan çok daha fazlası vardı. | Open Subtitles | لقد كان أكثر من مجرد جريزينول |