Gülümse John. Bu gece dünyayı biraz daha güvenli bir yer haline getirdik. | Open Subtitles | لقد جعلنا العالم مكانًا أكثر أمنًا قليلًا لتونا |
Bu şehrin yaşamak için daha güvenli bir yer olması adına hepimiz yardımcı olmalıyız. | Open Subtitles | يجب علينا أن نتعاون لنجعل هذه المدينة مكانًا أكثر أمنًا للعيش |
Bu dünyayı sizin için daha iyi ve daha güvenli bir yer yapmak için oldukça sıkı çalışıyorum. | Open Subtitles | أعمل بجد لجعل هذا العالم مكان أفضل وأكثر أماناً لتعيشوا فيه |
Daha iyi hissettiğiniz zaman size daha güvenli bir yer bulacağız. | Open Subtitles | سنجد مكاناً أكثر أمناً عندما تتحسن حالتكما |
Ona Portland'ın çok daha güvenli bir yer olduğunu söylemiştim. | Open Subtitles | "وكنت أخبره بأن "بورتلاند هي مكان أأمن .. |
Gwen. Buradan daha güvenli bir yer olamaz. | Open Subtitles | (جوين)، لا يوجد مكان أكثر أمانًا من التل.لا تقلقي. |
Dünyanızı daha güzel, daha güvenli bir yer haline getirir. | Open Subtitles | يحسن عالمك وأكثر أماناً |
Hayatını dünyayı daha güvenli bir yer yapmaya adadı. | Open Subtitles | كرّس حياته لجعله مكاناً أكثر أمناً. |
Hayatını buranın daha güvenli bir yer olması için adadı. | Open Subtitles | كرّس حياته لجعله مكاناً أكثر أمناً. |
Korkuyorum. Tamam beni dinle. Buradan daha güvenli bir yer yok. | Open Subtitles | صهٍ، أنصتي إليّ، لا مكان أأمن من هنا. |
Buradan daha güvenli bir yer olamaz. | Open Subtitles | لا مكان أأمن من القسم الأداري |
Gringotts'dan daha güvenli bir yer yoktur. | Open Subtitles | ليس هناك مكان أأمن من بنك (جرينجوتس) |
Goncaya göz kulak ol dedi... ama Nim'in ağacından daha güvenli bir yer yok. | Open Subtitles | نعم, لقد طلب مني أن أراقب الزهرة (ولكن لا يوجد مكان أكثر أمانًا من شجرة (نيم |