"daha güzel bir" - Traduction Turc en Arabe

    • أجمل من
        
    • أعظم من
        
    • أكثر جمالا من
        
    • أكثر جمالاً
        
    • مكان أفضل
        
    • مكانٌ أفضل
        
    • اجمل من
        
    Şu son anlarımızı, herşeyden daha güzel... bir anı olarak saklamalıyız... ki bu hatıra bizi yaşatsın. Open Subtitles في لحظاتنا الأخيرة يجب أن نبقي ذكرى ذكرى جميلة أجمل من أي شيء آخر ذكرى تساعدنا على مواصلة العيش
    daha güzel bir hayat olamayacağını bir kolumda kızımı diğerinde de torunumu tuttuğum anda anladım. Open Subtitles لقد كانت تلك اللحظة التي كانت فيها ابنتي في ذراع وحفيدي في الذراع الآخر حيث أدركت أن الحياة لن تكون أجمل من هذا
    Arenada muzaffer bir şekilde durmaktan daha güzel bir şey yoktur. Open Subtitles لا يوجد شيء أعظم من أن تقف منتصراً في ساحة الحلبة
    Bundan daha güzel bir yatak odasında uyumuş muydun hiç? Open Subtitles هل نمتى فى غرفة نوم أكثر جمالا من هذه ؟
    Alınma ama senden daha güzel bir neden, Jack Winthrop. Open Subtitles بلا إهانة لكنه سبب أكثر جمالاً منك يا جاك وينثروب
    daha güzel bir yere ödeme yapacaktı ama başaramadı. Open Subtitles كان من المفترض أن يكون هذا في مكان أفضل لكن لم يفلح الأمر
    Dünyayı daha güzel bir yere dönüştürmek için başkanla takılman gerekmiyor mu? Open Subtitles ألا ينبغي عليك التواصل المباشر مع الرئيس و جعل العالم مكانٌ أفضل ؟
    3,5 metre bayan. Bundan daha güzel bir ağaç bulamazsınız. Open Subtitles اثنا عشر قدماً سيدتي لن تجدي شجرة اجمل من هذه
    Sosis yarışmasını kazanmanız için daha güzel bir gün olmazdı heralde. Open Subtitles أوا تعلمين, لن تستطيعي إختيار يوم أجمل من هذا للفوز بإمداد عام كامل من النقانق
    Güzel bir kızdan daha güzel bir şey yoktur, değil mi? Open Subtitles ليس هناك من شيء أجمل من إمرأة جميلة أليس كذلك؟
    Bu dünyada cildi daha güzel bir kadın varsa onunla tanışmak isterdim. Open Subtitles إن كانت هناك امرأة أخرى في هذا العالم لديها بشرة أجمل من بشرتي، فأنا أرغب بمقابلتها
    Karayiplerde daha güzel bir sahil yok. Open Subtitles لا يوجد شواطئ أجمل من تلك التي فى الكاريبي
    Çıplak bir kadının kollarını uzatmasından daha güzel bir manzara yok. Open Subtitles لا يوجد منظر أجمل من امرأة عارية ذراعيها ممدودين
    Aşık olmaktan daha güzel bir şey var mı gerçekten? Open Subtitles اعني هل هناك أي شئ أعظم من الوقوع في الحب؟
    Dünya çocuklarına, nükleer felaket terörüyle yaşamamaktan daha güzel bir hediye verilebilir mi? Open Subtitles أي هدية أعظم من هذه نقدمها لأطفال العالم ؟ لم يعودو مضطرين للعيش برعب المحرقة النووية
    Buna da şükret çünkü hep beraber olmaktan daha güzel bir şey yoktur. Open Subtitles تماسك لأن ليس هناك ما هو أكثر جمالا من أن نكون معاً.
    Hep beraber olmaktan daha güzel bir şey yoktur. Open Subtitles ليس هناك ما هو أكثر جمالا من أن نكون معا.
    Eğer öleceksem, bundan daha güzel bir sebep dilemezdim. Open Subtitles ،إذا كان عليَّ أن أموت فلن أتمنى سبباً أكثر جمالاً
    Ama birbirimize tutunursak dünyada daha güzel bir şey yoktur. Open Subtitles و لكننا إذا ساعدنا بعضنا البعض و استمرينا لا يوجد شيء أكثر جمالاً في العالم
    Aynı fiyata daha güzel bir yer bulursam almamı sen söylemiştin! Open Subtitles أنت قلت لو أني وجدت مكان أفضل بنفس السعر، يجب أن آخذه
    Evet, acizane yargımı kullandım ama bazen felaket etkilerle sonuçlansa da bunlar dünyayı daha güzel bir hale dönüştürmek için yapılmıştı. Open Subtitles أجل، لقد استخدمت قرار ضعيف ولكن رغم الآثار الكارثية أحياناً.. فقط كان هذا لجعل العالم مكان أفضل..
    Dünyayı daha güzel bir yere dönüştürmek için başkanla takılman gerekmiyor mu? Open Subtitles ألا ينبغي عليك التواصل المباشر مع الرئيس و جعل العالم مكانٌ أفضل ؟
    daha güzel bir akşam isteyemezdik, değil mi? Open Subtitles لا أظن اننا يمكننا الحصول على ليلة اجمل من هذه

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus