"deki gibi" - Traduction Turc en Arabe

    • كما في
        
    • مثل فيلم
        
    • مثلما في
        
    • كما بفيلم
        
    • كما فى
        
    • كفيلم
        
    • كمسلسل
        
    Eğer şimdi bana silahını TV'deki gibi, yalnız iki parmağınla verebilsen, Open Subtitles الان، هل لك ان تسلمني سلاحك باصبعين فقط كما في التلفزيون
    Bana My Fair Lady'deki gibi düzgün konusmayi da ögretecek misin? Open Subtitles هل ستعلمني كيف أتحدث جيدًا كما في فيلم (ماي فير ليدي)؟
    Büyük kıvrılan bir merdiveni var, tıpkı 'Rüzgar Gibi Geçti'deki gibi. Open Subtitles و هناك سلم ملتوي مثل فيلم ذهب مع الريح
    - "The Shining" deki gibi. Open Subtitles مثل فيلم "The Shining" هل هذا كل مافي الامر؟
    Tahta... "Küçük Ev"deki gibi mi? Open Subtitles صفحة جديدة مثلما في " البيت الصغير"؟
    Bayagi sasirdim ama evet, My Fair Lady'deki gibi. Open Subtitles حسنًا، أنت مليءٌ بالمفاجآت نعم، كما بفيلم (ماي فير ليدي)
    Gözlerini hedefle, bölüm 22'deki gibi! Open Subtitles اضرب عينيه كما فى حلقه 22
    İnsansı Varlıklar II'deki gibi, uzaylı bir zombisin. Open Subtitles أنت مجرّد دخيل منوّم 'كفيلم "هومانياكس 2
    Ya, "Testere"deki gibi bir manyaksa ve birbirimizi öldürmek zorundaysak? Open Subtitles أعني، ماذا لو أننا في مخبأ مريض نفسي، وعلينا أن نقتل بعضنا البعض، كما في فيلم "ساو = المنشار"؟
    Bir çakım var. Rocky'deki gibi kesebilirim. Open Subtitles لدي سكين أستطيع أن أفتحها كما في روكي
    Bana My Fair Lady'deki gibi düzgün konuşmayı da öğretecek misin? Open Subtitles هل ستعلمني كيف أتحدث جيدًا كما في فيلم (ماي فير ليدي)؟
    "Vice City" deki gibi 1.kişi saldırgan. Open Subtitles مطلق الرصاص الأول , كما في لعبة "فايس سيتي"ـ
    Hiç, bir kurşun yarasını açıp Zero Dark Thirty'deki gibi çıkardın mı? Open Subtitles لم يسبق وأخرجت الرصاصة كما في" 30 دقيقة بعد منتصف الليل"
    TV'deki gibi sert değilsin. Open Subtitles أنت لا تتصرّف كما في التلفاز
    Tıpkı Karate Kid'deki gibi vücudunun bir kısmı büyürken diğer kısmı küçülecek. Open Subtitles "مثل فيلم "فتى الكارتيه جزء من جسمك يتراقص بينما الجزء الاخر يتمايل ، حسنا ؟
    Burada yaşamayı sürdürsek ve onlar çiftliği ele geçirmeye çalışırsa "Yaralı Yüz"deki gibi çatışsak? Open Subtitles ماذا لو إستمررنا بالعيش هنا و أن حاولوا الإستيلاء على المزرعة نبدأ بتبادل لإطلاق النار مثل فيلم "سكارفيس"
    "Hayâlet" deki gibi. Demi Moore'un nişanlısı ölüyordu. Ya da "50 İlk Öpücük" meselâ, Drew Barrymore kaza geçiriyordu. Open Subtitles مثل فيلم "شبح" ، (ديمي مور) كان خطيبها مقتول أو في فيلم "أول 50 موعد" ، (درو باريمور) كان لديها إصابة بالرأس
    Berlin'deki gibi... Anladın mı? Open Subtitles مثلما في (برلين) تماماً ، هل تفهمني؟
    Sadece Berlin'deki gibi. Open Subtitles مثلما في (برلين) تماماً
    Bayağı şaşırdım ama evet, My Fair Lady'deki gibi. Open Subtitles حسنًا، أنت مليءٌ بالمفاجآت نعم، كما بفيلم (ماي فير ليدي)
    Napoli'deki gibi. Open Subtitles "كما فى "نابولى
    Terminatör'deki gibi yani, John Connor, Babası olabilsin diye Kyle Reece'i zamanda geri gönderiyor. Open Subtitles كفيلم (تيرمنيتر) عندما أعاد (جون كونور) (ريس باك) بالزمن ليكون والده
    "The Wire"deki gibi yapmalıyız. Open Subtitles ''يجب أن نتصرّف كمسلسل ''ذا واير.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus