Artık tavşan deliğine indiğine göre, sana soracağım tek soru şu: | Open Subtitles | الآن ، أنت مُتواجد في حفرة لأرنب ، والسؤال الوحيد هو |
Benim tasarımım, sizi tavşan deliğine soktuğundan ötürü bir çok zorluklarıyla ve meydan okumalarıyla birlikte korkutucudur. | TED | إن تصميمي والذي يأخذكم إلى حفرة الأرنب محفوف بالعديد من التحديات والصعوبات في أرض الواقع |
Kendine iyi bir gösteriş mekanı bulamayınca, bu erkek, tehlikeli şekilde bir hava deliğine yakın duruyor. | Open Subtitles | غير قادر على تامين مكان عرض جيد لنفسه يقف هذا الذكر قريبا جدا من ثقب صخري |
Anahtar deliğine birkaç kürdan sıkıştırıp kırarım. | Open Subtitles | أقوم بإدخال أعواد أسنان في فتحة المفتاح ثم أكسرهم. |
Solucan deliğine bir parçacık hızlandırıcısı ile mi ateş ediyor? | Open Subtitles | اتقول انه يطلق معجّل الجزيئات في الثقب الدودي؟ |
Öyle parasızım ki onu buz deliğine ben bile sokabilirim. | Open Subtitles | أنا مفلس لدرجة استطيع رميه في الحفرة بنفسي. |
Hiçbir şey anlatmıyorsun. Kıçın tavşan deliğine mi sıkıştı? | Open Subtitles | انت لن تقول لى , لا شئ مؤخرتك كانت عالقة فى جحر الفأر؟ |
Bir yıllık kazancın seni bir sonraki fare deliğine yollayacak. Hadi! | Open Subtitles | بأجر العام يمكنك ان تحصل على مقعد لتسافر الى حفرة جرذان اخرى. |
O tavşan deliğine bir kez girdim zaten ve bakın ne diyeceğim? | Open Subtitles | دخلت ذات مرة من حفرة الأرنب. و لدي أخبار لكم. |
Bir de kafatasında kurşun deliğine benzer bir şey var. Ama çıkış yarası görünmüyor. | Open Subtitles | يوجد أيضاً ما يظهر على انه حفرة رصاصة في الجمجمة, و لكن لا يوجد جرح لمخرجها |
Aynı, tavşan deliğine girer gibi, sadece tersine. | Open Subtitles | كالدخول إلى حفرة الأرنـب لكن في الإتجاه المعاكس |
Solucan deliğine patlayıcı bir cihaz göndererek geçidi kapattık. | Open Subtitles | تمكنا من إغلاق البوابة بواسطة توجيه أداة تفجير عبر ثقب دودي |
[Lütfen boyunluğunuzu giriş duvarındaki] [anahtar deliğine yerleştiriniz.] | Open Subtitles | لتجاوز الجدار الأمني أدخل القلادة في ثقب المفتاح |
Çadırdaki kurşun deliğine bakınca ateş edenin 1.60-1.80 arası olduğunu söyleyebilirim. | Open Subtitles | من إرتفاع ثقب الرصاصة في الخيمة، أقول أنّ مُطلق النار كان ما بين 5.3 و6 أقدام. |
Hiç sana kıç deliğine konuşmayı öğreten adamın hikayesini anlattım mı? | Open Subtitles | هل سبق وأن أخبرتك عن الرجل الذي علم فتحة شرجه على الكلام؟ |
Burunu elde etmek için kopça filan açmazsın ve şimdiye dek hiçbir erkek bir kadının burun deliğine bakmayı denememiştir. | Open Subtitles | لا تفك أي شيء كي تصل إلى الأنف ولا رجل حاول قط النظر إلى فتحة أنف إمرأة |
Ufuk çizgisi seni çözer ve solucan deliğine gönderir. | Open Subtitles | أفق الحدث يجعلك غير أساسي ويرسلك عبر الثقب الدودي |
Şimdi de, annesinin yardımıyla su altında nasıl avlanacağını ve bu buzdan labirentte kendi deliğine giden yolu nasıl bulacağını öğrenmeli. | Open Subtitles | الآن، بمساعدة أمّه، عليه تعلم كيفية الصيد تحت الماء، والعثور على طريق العودة عبر المتاهة لبلوغ الثقب في الثلج. |
Ne yani, ordunun seni bu bok deliğine kendi karını öldürmeye gönderdiğini unuttuğunu mu sanıyorsun? | Open Subtitles | لقد نسي الجيش بسهولة أنهم كانوا يرسلونك لهذه الحفرة اللعينة لتقتل زوجتك؟ |
Baksana, tavşan deliğine düştük bir kere ve korkarım ki asla geri dönemeyeceğiz. | Open Subtitles | انا أقصد , نحن في أسفل جحر الأرنب وأنا أخشى بأننا لن نعود أبداً |
Güney Kutbunda taç deliğine girecek. | Open Subtitles | دخول الفتحة التاجية في ذروة القطب الجنوبي |
Ben o lüks, havalandırmalı ofisimde dururum, yakışıklı. Sen o minicik deliğine girebilirsin. | Open Subtitles | سألازم مكتبي الجميل والمكيّف أيّها الوسيم، ويمكنك الزحف إلى حفرتك الصغيرة الآن |
Ama eğer beklersen bir fare seni her zaman deliğine götürür. | Open Subtitles | إذا واجهته الٓان فلن يعطيك شيئاً لكن إذا انتظرت يقودك الجرذ إلى جحره دائماً |
Tavşan deliğine girmeden önce sana dostun olarak bir şey söylemeliyim. | Open Subtitles | قبل أن تنزل لحفرة الأرنب هذه، عليّ قول شيء لك كصديق، حسناً؟ |
Hayır, sen dön ve deliğine geri git yoksa gündoğduğunda yeni bir kefaretçi seçmemiz gerekecek. | Open Subtitles | لا، انت استدر وارجع لحفرتك وإلا سوف نختار آكل خطايا آخر مع شروق الشمس |
Bu cehennem deliğine nasıl damladın? | Open Subtitles | كيف أنتهي بك الآمر في هذة المغارة ؟ |
Neden geri gidip o boktan fare deliğine girip kendini öldürene kadar içmiyorsun? Beni Eli ye nasıl gönderebildin? | Open Subtitles | لذا لمَ لا تعود لجحرك القذر وتواصل الشرب لحد الموت؟ كيف لكَ أن ترسلني لمكان "إيلاي"؟ |