Ve biz ülke genelinde yürüyoruz, harekete geçmek için sadece Kongre'yi beklemiyoruz; ki bu neredeyse deliliğin tanımı olurdu. | TED | ونحن نتحرك في جميع أنحاء البلاد، فنحن لا ننتظر فقط الكونجرس لكي يتصرف، سيكون هذا بمثابة ضرب من الجنون. |
deliliğin sadece başka bir bilinç hali olduğunu mu düşünüyorsun? | Open Subtitles | هل تعتقد أن الجنون هو ببساطة حالة أخرى من الوعي؟ |
Ve deliliğin bittiği yerde, şeytanın başladığını öğrenmek beni kaygılandırıyor. | Open Subtitles | ومع ذلك، أنا متلهف لمعرفة أين يقف الجنون ويبدأ الشر. |
İnsanlar dışarı çıkmaktan korkup eve kapandı. Herkes bu deliliğin bitmesini istiyordu. | Open Subtitles | بقى المواطنون فى منازلهم خائفين من الخروج، أرادوا أن ينتهى هذا الجنون |
Duyduğum ses değildi. Ses falan hiç olmadı, sadece senin deliliğin var. | Open Subtitles | ولكن ليس هناك ضوضاء ولم تكن أبداً إنه فقط جنونك , إنه |
Umarım böyle kendine başka birisi gibi konuşman deliliğin bir işaretidir. | Open Subtitles | إن تحدثك إلى نفسك على انها شخصان علامة من علامات الجنون |
deliliğin ne kadar güçlü oldugu hakkında hiçbir fikrin yok. | Open Subtitles | ليست لديك فكرة عن مدى القوة التي يكون عليها الجنون |
deliliğin ne kadar güçlü oldugu hakkında hiçbir fikrin yok. | Open Subtitles | ليست لديك فكرة عن مدى القوة التي يكون عليها الجنون |
deliliğin işareti, aynı şeyleri tekrarlayıp durmak ve onlardan farklı sonuçlar beklemek. | Open Subtitles | من الجنون تكرار فعل نفس الشئ مراراً وتكراراً أملاً بإيجاد نتيجة مختلفة |
Sen deliliğin en kötü türüsün çünkü etrafındaki herkesi deli ediyorsun. | Open Subtitles | انت اسواء انواع الجنون لانك تجعل كل من يكون بجوارك مجنون. |
Fakat bu deliliğin içinde sana gözkulak olacağım, canını sıkma. | Open Subtitles | ولكنني سأرعاك بين كل هذا الجنون لا تخافي من ذلك |
Senin aklen sağlıklı olduğunu söylüyorlar ama senin deliliğin en kötüsünden. | Open Subtitles | قالت الطبيبة أنك معافاة نفسيًا لكني أظن أن جنونك هو أسوأ ضروب الجنون |
Size söyledim, Bay Hoffstedder rüyalara inanmak deliliğin açığa vurumudur. | Open Subtitles | سبق وأخبرتك سيد،هوفستدر تصديق الأحلام هو الجنون بعينه |
Hakim buna asla izin vermez. deliliğin de ispatlanması çok zordur. | Open Subtitles | فالقاضية لن تسمح بهذا أبداً , الجنون هو أصعب شىء يمكن إثباته |
deliliğin ailemizde ırsi olduğunu söylerler. Bazıları bana bile çılgın der. | Open Subtitles | يقولون أن الجنون يسري في دم عائلتنا بل ان البعض يلقبني بالمجنون |
Ama belki de gerçek inanç deliliğin bir başka biçimidir. | Open Subtitles | إيمان حقيقي لربّما حقا شكل من أشكال الجنون. |
Bazen bu deliliğin bize doğru uzandığını hissetmez miyiz? | Open Subtitles | ألا نشعر فى بعض الأحيان أن هذا الجنون يصل إلينا ؟ |
Dindar davranışların deliliğin sınırında olması çok ilginç değil mi? | Open Subtitles | أمر شيق السلوك الديني قريب من الجنون لدرجة ألا نعرف الفارق |
Hikaye insanlığın en karanlık dönemi deliliğin ve cehaletin hüküm sürdüğü zamanlardan: | Open Subtitles | وقعت أحداثها في فترة مظلمة من فترات التاريخ حين كان الجنون والجهل يسيطران على الناس |
Şimdi, bu deliliğin bir yerinde konteyner 541'de. | Open Subtitles | الآن، في مكان ما في هذا الجنون توجد حاوية رقمها 541 |
Dünya deliliğin pençesine düşmüştü. | Open Subtitles | الأرض نفسها سَقطتْ ضحيّةً الجنونِ. |