Ben demek istiyorum ki yağımda federal ücreti almak istiyorum. | Open Subtitles | أعني أن هناك تحكم فدرالي بأسعار كل النفط الذي أملكه |
Hayır; demek istiyorum ki... sonuçta magma tabakası 5,000 derece civarında... | Open Subtitles | لا أنا أعني ما أقول هذه بيئة بركانية من 5,000 درجة. |
demek istiyorum ki, tahminimce o adamın kullandığı kaşığın bana gelme olasılığı 50'de bir gibi olmalı. | Open Subtitles | اعني .. اعتقد أن هنالك فرصة من خمسين فرصة أنني سأحظى بنفس الملعقة التي استخدمها |
demek istiyorum ki, dürüst olmak gerekirse bu tür şeyleri romantik bulmuyorum. | Open Subtitles | اعني , بصراحة , لا ؟ أجد ذلك شيئا رومانسي |
demek istiyorum ki, insanların bu işlerle başa çıkabilmeleri için binlerce yol var. | Open Subtitles | أقصد أن هناك ألف طريقة يستطيع الناس فيها أن يتعاملوا مع هذه الأشياء |
demek istiyorum ki sen ihtirası gerçek aşkla karıştıran ne ilk ne de son erkeksin. | Open Subtitles | كُل ما أحاول القول... أنت لست أول رجل يخلط... بين العاطفة والحب الحقيقي... |
demek istiyorum ki, cop tutmak ve onların fabrikalarından birinde çalışmak birşey ama ne tür bir gerizekalı onların nükleer patlatmasına yardım eder? | Open Subtitles | أعنّي, أقصى ما وصلوا إليه هو أجبارنا على حمل شارة أو العمل تحت خدمتهم لكن أيّ نوع مِن القادة اللعناء يساعدونهم على أطلاق قنبلة نووية ؟ |
Biliyorsun, eğer bu bana kalmış birşey olsaydı, sen burada bile olmayacaktın, ama demek istiyorum ki, bilirsin, birşeyler yanlış gitti. | Open Subtitles | أنت تعلم , لانه لو كان عائدا علي, لن تكون هنا حتى, ولكن, اه, أعني , تعلم بأن هذا ظهر خطأ |
demek istiyorum ki, yapacakları en küçük bir harekette... onların da çalışmaları yasaklanır. | Open Subtitles | أعني أنه في حالة قيامهم بأبسط تحرك سيتم منعهم هم أيضا من العمل |
demek istiyorum ki, Octo. Eğer çocuğu seviyorsan, ona yardım etmeyeceksin. | Open Subtitles | أعني ما أقوله يا أوكتو إذا كنت تحب الولد فلا تساعده |
demek istiyorum ki devlete ait telefon şirketleri için çalışan kamu görevlileri telefon isteyen insanlardan rüşvet talep etti. | TED | أعني بذلك، أن جهات الدولة في قطاعات تزويد خدمة الهواتف طلبوا رشاوى من السكان الذين أرادوا اقتناء هواتف. |
Yani demek istiyorum ki, sadece birşeye inanmak ve onu gerçekleştirmek. | Open Subtitles | لدرجة تكريس حياتك بالكامل له أعني بهذا الشيء عملهن مثلًا |
demek istiyorum ki, bu gece elinde kanlı kamayla ayakta dururken... | Open Subtitles | أعني الليلة حينما وقفت بذلك الخنجر المضجر بالدم |
demek istiyorum ki, birileri çöplüğünü eşeleyebilir. | Open Subtitles | اعني شخص ما يستطيع حفر جميع انواع الاشياء |
Yani demek istiyorum ki, senin tam olarak... senin zengin olmak istediğini duyamadım galiba. | Open Subtitles | اعني انت لاتبدو واثقا بانك تريد ان تكون ثريا |
demek istiyorum ki, bu özel bir seçim olmasaydı fikirlerini değiştirmek için zamanımız olurdu. | Open Subtitles | اعني ان كان هذا ليس انتخابا مميزا سنخظى بالوقت لنفكر فيه |
- Onu biliyorum ama demek istiyorum ki, ya olamazsan? | Open Subtitles | - لا, أعلم لكن, أنا أقصد, ماذا لو لم تفعلها؟ |
demek istiyorum ki, siz çocukların çabaladığınızı biliyorum, ama ben bu işin en iyisi tarafından işkence gördüm. | Open Subtitles | أقصد أني أعرف أنكم تحاولون .. لكن لكني تعذبت من قبل الأفضل منكم |
İşte zaten bu yüzden... Yani demek istiyorum ki... | Open Subtitles | ... السبب وراء ذلك ... أحاول القول |
İşte zaten bu yüzden... Yani demek istiyorum ki... | Open Subtitles | ... السبب وراء ذلك ... أحاول القول |
demek istiyorum ki, bilmeye hakkım vardı. | Open Subtitles | أعنّي. لدي الحق بالمعرفة |
demek istiyorum ki... gayet iyi nefes alıyorum. | Open Subtitles | أعنّي... . إنني أتنفس بشكل جيد |