"demektir" - Traduction Turc en Arabe

    • فأنت
        
    • يعنى
        
    • فقد
        
    • فهو
        
    • فنحن
        
    • يعني
        
    • فأنتِ
        
    • معناه
        
    • تعنى
        
    • فهي
        
    • فإن
        
    • فإنك
        
    • فأنتَ
        
    • يعنيه
        
    • فأنتم
        
    Böylesine mühim bir şeyde beni yarı yolda bırakırsan, bir hiçsin demektir! Open Subtitles إذا يمكنك التراجع عن أمر بهذه الأهمية فأنت لا شيء على الإطلاق
    Hiçbir şey bilmiyorsunuz. Eğer bildiğinizi sanıyorsanız, tahmin ettiğim kadar akıllı değilsiniz demektir. Open Subtitles لا تعلمين شيئاً، لو كنت تظنين غير ذلك، فأنت لست بالذكاء الذي ظننته
    Fanucci 200 dediyse, 200 demektir, Vito. Ben onunla uzlaşırım. Open Subtitles ما دام طلب 200 دولار فهو يعنى ذلك يا فيتو
    Haksızsa, ölen kadına birkaç gün yetecek kadar ümit verdim demektir. Open Subtitles و إن كان مخطئاً فقد أعطيت امرأة تحتضر يومين من الأمل
    Aman Assef, bize para ödüyorsan biz senin köleniz demektir! Open Subtitles عاصف .. إذا كنت تدفع لنا إذا فنحن من خدامك
    Bu her atom aynı anda iki farklı yerde demektir, buda şu anlama gelir, küçük metal parçasının hepsi iki farklı yerde bulunur. TED وهذا يعني ان كل ذرة موجودة في مكانين مختلفين في وقت واحد وهذا يعني ان الجسيم المعدني موجود في مكانين في وقت واحد
    Çünkü aynı fikirde değilsen, bizi bilerek yanlış yönlendiriyorsun demektir. Open Subtitles بسبب إذا لم تكوني كذلك , فأنت تقومين عمداً بتضليلنا
    Kafanıza sıkacağım kurşun konusunda bir saniye bile tereddüt ediyorsanız... beni tanımıyorsunuz demektir. Open Subtitles ولو فكرت لثانية أني خائف من أطلاق النار على رأسك فأنت لا تعرفني
    Onun, en iyi 100 oyuncu listesine girersen hazırsın demektir. Open Subtitles لو وصلت لقائمته في أفضل مئة فأنت على أهبة الاستعداد
    Bu da demektir ki, alt beyin zarı boşluğuna doğru gidiyoruz. Open Subtitles و الذى يعنى اننا يمكن ان نتوجهه الى التجويف العنكبوتي الفرعي
    Bu durum vergi ve bono bono ve vergi demektir. Open Subtitles و هذا يعنى المزيد و المزيد من الضرائب و التبرعات
    Ama Bartowski'lerde Noel eggnog, pijamalar ve sahte bir şömine demektir. Open Subtitles ولكن الكريسماس لدينا يعنى انة غير اعتيادى انة يكون رائعا للغاية
    Haksızsa, ölen kadına birkaç gün yetecek kadar ümit verdim demektir. Open Subtitles و إن كان مخطئاً، فقد أعطيت امرأة تحتضر يومين من الأمل
    Şayet bana kazık attıktan sonra beni canlı bırakan Tuco'yu hiç tanımamış demektir. Open Subtitles أيا كان من صلبني وتركني بعدها أعيش فهو لا يعرف شيئاً عن توكو.
    Eğer düşündüğüm şeyse önümüzde çılgın bir uçuş var demektir. Open Subtitles إذا كان ما أفكر فيه صحيحاً فنحن في رحلة جهنمية
    Yani bu demektir ki tesadüfi sonuçlara farklı bir bakış açısıyla bakmalıyız. TED اذا هذا يعني انه علينا ان ننظر بصورة مغايرة للعواقب الغير مقصودة
    Eğer onu istemiyorsan, beni de istemiyorsun demektir. O benimle ilgileniyor. Open Subtitles ان كنتِ لا تريديها, فأنتِ لا تريديني أيضاً, إنها تعتني بي
    Tanrı veya tanrılar yoksa o zaman hiçbir şeyin anlamı yok demektir. Open Subtitles إن لم يكن هناك وجود للرب أو الآلهة سيفقد كل شيء معناه
    Şüphesiz ki büyük veri büyük iş demektir. TED مما لا شك فيه أن البيانات الكبيرة تعنى تجارة كبيرة
    Şunu bil ki bir kadın böyle ağlıyorsa, hiç eğlenmiyor demektir. Open Subtitles مستقبلاً، عندما تبكي امرأة هكذا، فهي لا تشعر بأي مرح.
    Çalışanlardan birinin sorunu varsa, şirketin bir sorunu var demektir. Open Subtitles وبذلك، إذا كان الموظف لديه مشكلة, فإن الشركة لديا مشكلة.
    Eğer bu sizseniz, gerçekten etkileyici şekilde iyi adapte olmuşsunuz demektir. TED ولو كنت انت كذلك ، فإنك متأقلم بصورة مدهشة
    Moe, beni sevmek için benim gibi olacaksan, gerçek beni görmüyorsun demektir. Open Subtitles موه اذا اردت أن تكون مثلي لتحبني اذاً فأنتَ لا تراني على حقيقتي
    Bu da demektir ki, servet sadece seçilmiş bireylerden oluşmuş bir grubun elinde toplanmakla kalmıyor, ayrıca Amerikan rüyası, bizim gibi artan bir çoğunluk için giderek ulaşılamaz hale geliyor. TED وما يعنيه ذلك هو أن الثروة لم تصبح تتركز فقط بصورة متزايدة في أيدي مجموعة مختارة من الأفراد، ولكن الحلم الأمريكي أصبح بعيد المنال على نحو متزايد لغالبية متزايدة منا.
    Ama gördüğünüz tek şey buysa o zaman beni görmüyorsunuz göremiyorsunuz demektir. Open Subtitles لكن إن كان هذا ما ترونه فأنتم لا ترونني لا تستطيعون رؤيتي

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus